Aşk hakikaten önce başa geliyor. Yani kalpte değil, başta ve beyinde başlıyor. Kalbe deli gibi atmasını beyin söylüyor. Tansiyonumuz artıyor, avuçlarımız terliyor…
Peki ama neden‘o’?
Neden bir başkasına değil de ona aşık oluyoruz?
Aşk, ne kadar deli bozuk bir duygu olsa da, aşık olunca gönül ferman dinlemese de,
önce beş duyumuzun onayını alıyor. Nasıl mı?
Gözümüzün onaylaması gerek önce. Yakışıklı ya da güzel bulmasak da olur. Ama gözümüze çirkin gelmemeli. Çirkin bulduğumuza aşık olamıyoruz.
Kokusunun bizi çekmesi gerek. Ten kokusu insanların birbirleriyle kuracakları bağı doğrudan etkiliyor. Ne demişler? ‘Hayvanlar koklaşa koklaşa, insanlar konuşa konuşa anlaşır.’ Ancak konuşmak ve hatta öpüşmek, koklaşmanın evrimleşmiş şeklidir. Karşımızdaki yabancıyla anlaşıp anlaşamayacağımızı anlamak için önce koklaşmamız ve kokusunu sevmemiz gerek.
Ses yarışması yapmıyoruz ama ses tonunu itici bulduğumuz birine aşık olamıyoruz. Düşünsenize, sesine tahammül edemediğiniz birinden duyacağınız aşk sözcükleri sizi ne kadar duygulandırabilir?
Öpüşmek, koklaşmanın evrimleşmiş halidir demiştik. Gördük, duyduk, kokladık, tamam. Tadını itici mi bulduk, ıh ıh! Olmadı!
Ve son olarak da dokunmak. Aşk, hormonları coşturan bir duygu. Araştırmalara göre aşık olan kişinin kanında mutluluk hormonu, cinsel istek hormonu artıyor. Hormonlar coşunca da, aşık olduğunuz kişiye dokunmak, dokunulmak istiyorsunuz.
Ve bu beş duyunun en azından çoğunun onayladığı kişiye aşık olmamız daha kolay. Elbette aşık olmak için beş duyunun onaylaması yeterli değil. Sonrasında devreye mantık giriyor. Hayatlarımız paralel mi, huyu huyuma, suyu suyuma denk mi bakıyoruz. Ama, beş duyumuzun onaylamadığı biriyle her şey denk de olsa, huylarımız da tutsa, hatta annesi bile bize bayılsa da, yok olmuyor, olmuyor. En fazla sevgi oluyor, mantık evliliği oluyor. Ama aşk olmuyor işte.
Aşk, hayatta en çok tartışılan duygu. Bazen mantığı yok, sebebi yok, hatta gereği yok ama yine de aşık olabiliyoruz. Beş duyumuzu cezbeden kişi karşımıza çıktığında, akıl baştan gidebiliyor.
Aşk dünyanın en güzel duygusu. Ama yine de aman siz siz olun, aşık olunca aklı tatile yollamayın. Akıl olmayınca, aşk yaşanamıyor.