Ev yapımı güzellik

Bedenimiz protein, yağ, karbonhidrat, vitaminler ve minerallerden oluşuyor. Doğal olarak bedeni onun yapı taşları ile beslemek de en iyi sonucu veriyor. Yani doğru bakımın adresi mutfağınız...

Yazı: Aycan Aşkım Sarıoğlu/Pozitif Dergisi


Hollanda’da doğal kozmetik ve güzellik üzerine eğitim alan ve halihazırda bir güzellik salonu işleten doğal kozmetik, güzellik ve cilt koçu Döndü Yılmaz Mens yüzde yüz doğal malzemeler kullanarak güzelleşmenin mümkün olduğunu söylüyor. Cildi bütün kimyasal içerikli kozmetik kremlerden arındırmak gerektiğini belirten Mens, hemen herkesin mutfağında bulunabilecek malzemelerle nasıl güzelleşebileceğimizi anlattı. İşte ev ve el yapımı küçük sırlar...

Cilt bakımında neden sadece doğal ürün kullanmalıyız?

Doğal ürün, adı üstünde cilt yapımıza uygun ürün demek. Ayrıca doğal ürün derinin işlevine destek verir, derinin doğal görevini yapmasını ve böylelikle de beslenmesini sağlar. Kan dolaşımını desteklediği için cildin gerçekten nefes almasına yardımcı olur. Bedene yaşam enerjisi aşılar, hormon sistemini ayarlar ve dengede tutar. Ayrıca doğal ürün demek çevre dostu ürün demek. Bu da zaten başlı başına harikulade değil mi? Ayrıca yine kullandığınız ürünün hayvanlarda denenmediğinden de emin olmuş oluyorsunuz. Yanlış kozmetiğin birçok bilinmeyen hastalığa yol açabileceği artık bilinen bir gerçek. Oysa doğal ürün kullandığınızda otomatikman bunlardan da korunuyorsunuz çünkü biliyorsunuz ki içinde ne bir sentetik ne de bir yapay madde var. Uzun süre kullanılsa bile sağlığı bozmuyor. Bedenimizi oluşturan yapı taşlarını şöyle bir hatırlayalım; proteinler, yağlar, karbonhidratlar, vitaminler ve mineraller. Hal böyleyken bu yapı taşlarından oluşan bir makine düşünelim. Bunu nasıl beslersiniz? Doğal olarak bedenin yapı taşlarına benzer maddelerle beslemek en akılcı olan değil mi? Tamamen mantık bu. Motor yağı, petrol, alüminyum, vazelin, paraben, parafin gibi zararlı, koku ve renk veren kimyasallar yerine doğal yollarla beslemek en doğrusu değil mi?

Cildimizi en çok ne yaşlandırıyor?

Cildi en çok yaşlandıranlar, ilk bakışta keyif verici görünenler; güneş, sigara ve şeker. Ama ilk sırayı ben yine de güneşe vereceğim. Sonra şeker ve sigara ikinciliği paylaşıyorlar. Ultraviyole ışınları cildimizde güneş lekeleri dediğimiz renk değişimlerine sebep oluyor. Kılcal damarların ortaya çıkmasına yol açıyor. Ayrıca cildin sağlıklı ve canlı olmasını sağlayan kolajen dokunun hasar görmesine sebep oluyor. Bu da cildi yaşlandırıyor. Yine şeker cildin destekleyici dokusu üzerinde olumsuz rol oynuyor. Şeker molekülleri cilt ve saçtaki kolajen liflerde biriktikçe cildin elastik dokusu bozuluyor. Keza sigaranın da gözenekleri kapattığı, bu nedenle cildin hava almasını yavaşlattığını ve dolaşım sistemini bozmakla kalmayıp, cildin renk dokusuna da zarar verdiğini biliyoruz. Bu kadar zararlıyı saydıktan sonra en faydalıyı da sayalım. Elbette su... Suyu gerektiği kadar içmezsek cildimizin nemini kaybetmesine neden oluruz. Nemini kaybeden bir ciltte ise bildiğiniz gibi kurumalar, kırılmalar ve dolayısıyla kırışıklıklar oluşur. Yalnız dikkat; aşırı su tüketimi de böbrekleri yorabilir.

Mevsimlere göre cilt bakımları da farklılık gösteriyor mu?

Buna yanıtım, ‘evet’ olacak. Özellikle mevsim geçişlerine daha çok dikkat etmeliyiz. Mevsim geçişlerinde cilt tipinize, cilt probleminize, cildin ihtiyacına, yaşınıza, bulunduğunuz sosyal koşullara bağlı olarak bakım önerileri sunmak daha etkili olur kanımca. Her mevsimde cildin ihtiyacı olan bakım da farklılık gösterir, ürünler de. Aralık-ocak-şubat aylarında kış bakımı yapılırken, temmuz-ağustos yaz bakımı, eylül-ekim-kasımda sonbahar bakımı yapılmalı. Elbette mart-nisan-mayıs ve haziranda bahar bakımı olmalı. Doğal bakım yaparken bu mevsimlerde yetişen doğal sebze ve meyvelerden yararlanmalıyız. Her mevsimin getirmiş olduğu özellikleri, değişimi göz önünde bulundurursak uygulanacak bakım ve ürün seçmek

CİLT BAKIMI DÜZEN VE DİSİPLİN İSTİYOR

Sağlıklı, güvenilir ve cilde çok önemli yararlar sağlayan bakımın amacı cildi canlandırmak, hücre yenilemek, nemlendirmek, cildin yapısını korumak ve beslemek olmalı. Bakımı doğru ve sağlıklı hale getirmek için kesin iki kuralı unutmamalıyız: Öncelikle cilt tipine uygun ürünlerle bakım yapmak ve bu bakımı da uygun bir zaman ve sırayla gerçekleştirmek.

1. Adım: Cilt temizliği

Cildin kendini yenilemesi ve biyolojik görevlerini sağlıklı bir biçimde sürdürebilmesi için ilk adım temizlik ile başlıyor. Cilt üzerinde birikmiş yağ, ter, ölü hücreler, cilde yapışmış egzoz, tozlar gibi dış çevresel faktörler ve makyaj artıklarından cildi arındırmak gerekiyor. Cildi temizlemede kullanılan ürünlerin hiçbir anlamı olmuyor. İstediğiniz kadar pahalı ve iyi ürün kullanın, durum değişmiyor.

2. Adım: Losyon

Temizleme işlemi tamamlanmış bir cilt üzerinde, temizleyici atıkların kalmaması için mutlaka losyonla temizlemek gerekiyor. Losyonun serinletici, rahatlatıcı, gözenekleri sıkıştırıcı ve pH tabakasını yenileyici özellikleri bulunuyor. pH dengesinin önemini biliyorsunuz. pH dengesi bozulan bir ciltte bozulmalar başlıyor. Temizleme ürünleri ile temizlenen cildin de pH dengesi bozuluyor ve losyonla dengelemek gerekiyor. Losyon cildi yeniliyor, gözenekleri sıkıştırıyor ve canlılık veriyor.

3. Adım: Nemlendirici

Losyonla temizleme işlemi tamamlandıktan sonra mutlaka nemlendirici sürmek gerekiyor. Yenileyici, besleyici, hücre yenileyici, onarıcı, koruyucu, güçlendirici, tazelik ve canlılık veren nemlendiriciyi sürerken boyun ve dekolte bölgesini de unutmayın. Kreminizi çene, yanak, burun, alın, boyun ve dekolte olarak paylaştırın. Nemlendiricinizi bu bölgelere dairesel hareketlerle yedirerek sürün.

4. Adım: Peeling

Peeling, cildin ölü hücrelerden arındırılmasıdır ve normal temizleme yöntemleri yetersiz kaldığında devreye girer. Peeling’in cilt tipine göre kullanım yöntemi ve sırası değişir. Kimi ciltler için peeling haftada bir gerekirken, kimi için on beş günde bir, kimilerinde ayda bir yeterli oluyor. Peeling mevsimi eylül ayında başlıyor ve nisan sonunda bitiyor. Yaz aylarında peeling’e ara verilmesi gerekiyor çünkü güneş ışığının kuvvetli olması peeling yapılmış ciltte güneş lekeleri oluşmasına neden olabiliyor. Sakın sivilceli ve akneli bölgelere peeling uygulaması yapmayın çünkü peeling bunların köklerini aktive ediyor. Bu da sivilcelerin yayılmasına ve artmasına sebep oluyor. Çok kuru ya da dermatit problemi olan ciltler peeling uygulamalarını 15 günde bir yapmalılar. Peeling sonrası mutlaka yoğun nemlendirme özelliği olan ürünler kullanılmalı.

HANGİ CİLDE HANGİ BAKIM YAPILMALI?

Yorgun cilt: Tazelik, canlılık, parlaklık katacak ürünleri tercih edin. Temizleyici, losyon, krem ya da özel yağlar, peeling ve maskeler kullanın.

Stresli cilt: Sakinleştirici, canlandırıcı ürünleri tercih edin. Temizleyici, losyon, krem veya özel yağlar, peeling ve maskeler kullanın.

Yağlı cilt: Temizleyici, arındırıcı ürünleri tercih edin. Temizleyici, losyon, krem ya da özel yağlar, peeling ve maskeler kullanın.

Sarkık cilt: Cildi toparlayan, sıkılaştıran ürünleri tercih edin.

DÖNDÜ YILMAZ MENS KİMDİR?

Döndü Yılmaz Mens, Hollanda’da ‘Doğal Kozmetik Güzellik ve Cilt’ eğitimi aldı. 2003 yılında halen faal olan kendi salonu “PuurNatur”u kurdu. HBO yüksek okulunda iki yıllık cilt ve deri eğitimini tamamladı. İhtisasını ‘cilt hastalıkları ve doğal kozmetik’ üzerine yaptı. Allrond Güzellik Uzmanlığı Okulu’ndan mezun oldu, bir yandan da kozmetik firmalarıyla atölyelere katıldı. Plastik cerrah, dermatolog ve ev doktorlarıyla birlikte çalışan Mens, Amsterdam’da yayınlanan Türk dergisi Kadın’da doğal bakım üzerine köşe yazıları yazıyor.

Pınar Altuğ ve Yağmur Atacan'ın kızları Su 15 yaşına girdi! Eşi ve kızlarıyla Mauritius'a giden Sinem Kobal'dan yeni kareler İşte Öyle Bir Geçer Zaman ki'nin Osman'ı Emir Berke Zincidi 90'lı yılların yakışıklısıydı... İşte Kaan Girgin'in son hali... 'Kızılcık Şerbeti'nden yeni 2. fragman: Daha önce tanışmış mıydık Demet Şener: Sevgilime gönülden bağlıyım, evlilik şart değil