Genleriniz Kaderiniz Değildir

Mutlu musunuz? Yaşam aslında çok basit... Çünkü tüm insanların amacı aynı: Mutlu olmak, mutlu hissetmek...

Geçen hafta okurlarımla buluşan, 7 yıllık çalışmalarımın neticesinde ortaya çıkan yeni kitabım Genleriniz Kaderiniz Değildir’in giriş bölümü aynen böyle başlıyor.

Günlük Rutinlerin mucizevi dönüşüm gücünü bilimsel alt yapılarıyla anlattığım ve bu dönüşümü adım adım uygulamalarla basit bir şekilde paylaştığım kitabımın giriş bölümünü Eleleblog okuyucuları ile paylaşmak istedim. Şu an itibari ile ülkemizin her noktasındaki kitapçılarda satışta olan yeni kitabıma buyrun hep birlikte bir giriş yapalım!

Peki nasıl mutlu olunur, mutlu olmanın genel kriterleri var mıdır?
Elbette vardır. Mutluluğun temel prensipleri tüm insanlar için geçerlidir: Sevmek, sevilmek ve güvende hissetmek.
Bu üç kelime ile özetlediğim temel maddeleri açmaya başladığımızda kişilere göre değişken ihtiyaçlar ortaya çıkmaya başlıyor; Özellikle Güvende Hissetmek maddesi farklı zihinlere göre oldukça değişken olabiliyor.

Bilinçaltımızda güven hissini yaratan ana gerekliliklerin başlıcaları öncelikle bir barınağımızın yani evimizin bulunması, sağlığımızın iyi olması,  minimumda zaruri ihtiyaçlarımızı karşılayabileceğimiz düzenli bir gelirimizin olması, gün boyunca bizi mutlu eden, tatmin olmamızı sağlayan ve besleyen bir meşguliyetimizin bulunması, her durumda sorgusuzca güvenebileceğimiz bir aile üyesi, hayat arkadaşı veya dostumuzun olması vb.

Varlığı 5000 yıl öncesine dayandığı bilinen evrensel yasaları anlatan Vedik ilimlere dönüp bu konuda ne söylediğine baktığımızda ise şunu görüyoruz. Mutlu olmanın ilk şartı Yaşam Amacını (dharma) bulmakta yatıyor.

Bu dünyaya geliş amacını keşfedip, günlük meşguliyetlerini bu doğrultuda yönlendirebilen kişi sürdürülebilir bir mutluluk ve tatmin hissi ile birlikte yaşar. Ben buna yüzde yüz katılıyorum. Ne zaman ki şiddetlenen anksiyetem sebebiyle sakinleştirici ilaçları kullanmayı reddederek, hayatıma zihnimi dinginleştirici meditasyon ve yoga ilmine dayalı burun nefesi egzersizlerini ekledim, ne zaman ki ayurvedik yaşam tarzına göre günlük rutinlerimi düzenlemeye ve ayurvedik beslenme temel ilkelerine göre mutfağımda değişiklikler yapmaya başladım, ondan sonra hem zihinsel faaliyetlerim, hem bedenimdeki tüm fizyolojik işleyişlerim, hem de tüm ilişkilerim beni hiç rahatsız etmeden, tam aksine keyif ve huzur veren bir hızda dönüşmeye başladı;

• Kronik huzursuz ve dolayısıyla kronik mutsuz olan zihnim sakinleşmeye başladıkça daha önce farkına varmamış olduğum yaşamda sahip olduğum mutluluk verici birçok şeyi fark etmeye başladım.

• Entelektüel zihnimin ilk zamanlarda algılayamadığı, anlam veremediği genel bir mutluluk ve tatmin hisleri oluşmaya  ve bu hal sürekli kalmaya başladı.

• Kendimi bildim bileli çektiğim kronik peklik sorunum nihai çözümü kavuştu.

• Daha güçlü bir empati yeteneği kazanmaya ve dolayısıyla ilişkilerim iyileşip, gelişmeye başladı.

• Bedenimin iyilik hali için, günlük fiziksel hareket etmemin zorunlu olduğunu idrak ettim ve sorunsuzca artık bunu keyifle uygulamaya başladım.

• Yaşam amacımı bulmaya yönelik eylem ve aktivitelerimi kolaylıkla düzenlemeye başladım.

veeee
• Analitik zihnimle birlikte yüreğimin sesine de en az o kadar bilinçli bir şekilde kulak verebilmeye başladım.

Küçük gibi görünen ama benim için sıra dışı olan bu değişimlerle, hayatı sanki yeni baştan tanıyordum. Bu yeni oluşumlarla yaşamım çok daha keyifli, neşeli, sağlıklı ve mutlu edici bir hale dönüşmüştü.

Bugün geri dönüp baktığımda çok net olarak anlıyorum ki mutluluk, öncelikle insanın kendini tanıması, bilmesi ve keşfetmesinden geçiyor.
Neden mi?
Çünkü gerçek varlığını bilmeye, öz benliğini anlamaya ve keşfetmeye başlayan kişi,
• Önce bedenine iyi bakması gerektiğini idrak ediyor.
ve
• Bu farkındalık egzersizleri sayesinde zamanla zihinsel dinginlik ve huzur halinin hiçbir dış etkene bağlı olmadığını anlıyor. Kişi zihninin ve düşüncelerinin ötesindeki mutlak sessizlik alanına her an girebilme potansiyelinin doğum hakkı olduğunu hatırlıyor.

Tüm bu dönüşüm süreci kişide bütünsel sağlık ve mutluluk halini otomatik olarak yaratarak, artırmaya başlıyor.

Peki, daha mutlu ve daha sağlıklı olmak için bu dönüşüm sürecini başlatarak, ilerlemenin en kolay, en sağlıklı, en garanti yolu nedir, bilmek ister misiniz? 

Bu sorunun cevabı tereddütsüz Günlük Rutinlerdir!

Mutluluğun sırrı kendiniz için günlük olarak yaptığınız seçimlerde ve Günlük Rutinlerinizde saklıdır.

Günlük rutinler, bizi ve hayatımızı dönüştüren en birincil etkiye sahiptirler ve onlar, yaşamımızdaki en önemli seçimlerimizin temelini oluştururlar.

Hadi gelin beraberce bu heyecanlı ve keyifli dönüşüm sürecinizi başlatıp, bu yaşamdaki en iyi versiyonunuzu keşfedelim!

“Genleriniz Kaderiniz Değildir / Hayatınızı Değiştirecek Günlük Rutinler” kitabından alıntıdır.

Ebru Şinik ile İyi Ol, Mutlu Ol!
Bütünsel Sağlık ve Ayurveda Uzmanı

www.ebrusinik.com

Tüm yazılarını göster