Giresun Sendromu nedir, belirtileri neler? Giresun Sendromu nasıl tedavi edilir?
Giresun Sendromu, ilk kez Giresun'daki bir hastada görülmüştü ve sonrasında tıp literatürüne geçti. Peki Giresun Sendromu nedir, belirtileri neler? Giresun Sendromu nasıl tedavi edilir? Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Oya Yönal Giresun Sendromuna dair merak edilenleri anlattı.
İlk kez Giresun'da ortaya çıkması dolayısıyla Giresun Sendromu adını alan bu hastalıkta hastanın vücudundaki tüm organlar doğuştan yer değiştirmiş ve bir ‘ayna’ görüntüsünü almıştır. Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Oya Yönal, Giresun Sendromu nedenleri, hangi sorunlara yol açtığı, teşhisi ve tedavisine dair merak edilenleri anlattı.
İçindekiler
- Giresun Sendromu Nedir?
- Giresun Sendromu Nerede Ortaya Çıktı?
- Giresun Sendromu hangi sorunlara yol açabilir?
- Giresun Sendromu neden olur?
- Giresun Sendromu nasıl teşhis edilir?
- Giresun Sendromu tedavisi nasıl yapılır ?
Giresun Sendromu Nedir?
Giresun Sendromu, dünyada ilk kez Türkiye’de görülen bir hastalıktır. Oldukça nadir olan bu hastalık, Giresun’da bir hastada görülmüştür ve tıp literatürüne Giresun Sendromu adıyla geçmiştir.
Giresun Sendromu’nda hastanın vücudundaki tüm organlar doğuştan yer değiştirmiş ve bir ‘ayna’ görüntüsünü almıştır. Yer değiştirmeye bağlı olarak siroz ve kalp yetmezliği gelişir. Organların ters yerleşimine bağlı durumlar nadiren görülür. Bir başka nadir hastalık olan situs inversus ile arasındaki fark siroz oluşumundan gelir. Ayrıca Giresun Sendromu, situs inversustan farklı olarak tüm organların yer değiştirmesi durumudur. Situs inversusta ise bazı organların yer değiştirmesi söz konusudur. Bu organlar içerisinde kalp, karaciğer ve mide yer alır. Örnek vermek gerekirse, sol göğüs kafesinde bulunan kalp, situs inversuslu kişilerde sağ tarafta yer alabilir.
Giresun sendromunda özellikle kalp ve karaciğerin yer değiştirmesi sonucunda kalp yetmezliği ve buna bağlı siroz gelişimi ortaya çıkmıştır ve ölümcül risklere neden olabilir.
Giresun Sendromu Nerede Ortaya Çıktı?
Giresun Sendromu, dünyada ilk kez Türkiye’de görülen bir hastalıktır .Hastalığın tanısının Giresunda konulması nedeni ile Giresun sendromu olarak adlandırılmıştır.
Giresun Sendromu hangi sorunlara yol açabilir?
Giresun Sendromu hastalarının vücutları normal kapasite çalışamaz ve yürümekte güçlük çeker. Kalp yetmezliği ve karaciğer sirozu gelişimine bağlı semptomlar görülüyor. En önemli belirtileri nefes darlığı, karında sıvı toplanması ve halsizliktir.
Giresun Sendromu’nda ortaya çıkabilecek belirtiler şu şekilde sıralanabilir:
- Nefes darlığı
- Karında sıvı toplanması ve asit birikimi
- Halsizlik
- Enerji kaybı
- Karında şişlik hissi
Giresun Sendromu neden olur?
Giresun Sendromu’nun nedeni henüz bilinmemektedir. Ancak situs inversus durumunda olduğu gibi genetik mutasyonun neden olabileceği düşünülmektedir. Giresun Sendromu, situs inversustan farklı olarak tüm organların yer değiştirmesi durumudur. Özellikle kalp ve karaciğerin yer değiştirmesi sonucunda kalp yetmezliği ve buna bağlı siroz gelişimi ortaya çıkmıştır.
Giresun Sendromu nasıl teşhis edilir?
Giresun Sendromu vakasında hasta ilk olarak nefes darlığı, karında sıvı toplanması ve halsizlik şikayeti ile hastaneye başvurmuş, yapılan görüntülüme yöntemlerinde tüm organların yer değiştirdiği görülmüş.
Situs inversus hastalığında olduğu gibi Giresun Sendromu hastalığında da röntgen, ultrason, BT taraması ve manyetik rezonans (MR) gibi görüntüleme teknikleri kullanılarak tanı konulabilir.
Giresun Sendromu tedavisi nasıl yapılır ?
Giresun Sendromu hastaları uzun yıllar bu durumun farkına varmadan yaşar. Hastaların yaşı ilerledikçe sağlık problemleri ortaya çıkmaya başlar. Giresun Sendromu yeni ortaya çıkan bir hastalıktır ve tedavi süreci situs inversus ile benzerlik taşıyabilir. Organları yer değiştirmiş hastanın kendine özgü anatomisinin farkına varıldıktan sonra ortaya çıkan veya çıkabilecek hastalıklar değerlendirilebilir.
Giresun Sendromu’nun yol açtığı sağlık problemleri arasında karaciğer fonksiyonlarında bozukluk ya da kalp yetmezliği gelir. Siroz nedeniyle karaciğer fonksiyonlarında bozulma meydana gelir. Siroz tedavisinde sıvı birikimini önleyen tuzsuz beslenme, diuretik tedavi ve karaciğeri destekleyen ilaçlar kullanılır ve gerektiğinde karaciğer nakli söz konusu olabilir.
Eğer kalp yetmezliği meydana gelirse de kalp fonksiyonlarını desteklemeye yönelik ilaç tedavisi, düşük sodyumlu beslenme şekli gibi tedavi yöntemlerinden yararlanılır.
Hasta düzenli olarak gastroenterolog ve kardiyolog tarafından takip edilmelidir.