Güneşin son perdesi: 5 moda markasıyla plaj modasını konuştuk
Markanızın hikayesi nasıl başladı?
Fikrin doğduğu yer Berlin’di. İkimiz de vintage ve antika parçalara
çok ilgi duyuyoruz. Küçüklüğümüzden beri annemizle gezdiğimiz bit
pazarları bu ilgiyi oldukça besledi ve sevgimizin de ince işçilikle
yapılan, orijinal parçalara duyduğumuz heyecanla ilgili olduğunu
keşfettik. Yaka’nın kuruluşuna kadar kendi aramızda çeşitli
fikirler konuşuyorduk; meğerse bu içimizde büyüyen, kendi dünyamıza
paralel bir şeyler üretme açlığıymış. Pandeminin başında ortak bir
dünya yaratmak amacıyla Yaka Studio’yu kurduk. Çıkış noktamız bir
gömlek yaratmaktı. Uzun zamandır vintage gömlek tutkumuz var ve bu
parçaları günümüzdeki gömleklerden ayıran, benzeri olmayan
tasarımları ve kaliteli bir işçilikle özenle üretilmiş olmaları.
Her biri zamansız parçalar ve bir hikaye anlatıyor. Biz de bu bakış
açısıyla yola çıktık ve dünyadan çok beğendiğimiz illüstratörlerle
çalışarak hikayesi olan gömlekler, yani ‘giyilebilir sanat
parçaları’ yaratmak istedik. Böylece ilk koleksiyonumuz ‘Women’
doğdu. Bu koleksiyonda Avustralya, İspanya, Türkiye, İtalya ve
Slovenya’dan beş farklı sanatçıyla kendi hayatımızdan bazı iç
görüleri temel alarak farklı dünyalar yarattık. Ayrıca bizi
heyecanlandıran bir başka konu da antika ve vintage takılar. Yaka
Treasures koleksiyonunda çeşitli ülkelerden topladığımız antika
parçaların yanı sıra Nilüfer’in Kapalıçarşı’da bir ustayla birlikte
çalışarak ürettiği parçaları da bulmak mümkün.
Markanızla ilgili en büyük hayaliniz nedir?
Gelecek koleksiyonlarda çalışmaktan heyecan duyacağımız bazı
sanatçılar var ve onlarla ortak dünyalar yaratmak hayalimiz.
Tasarımlarınızda nelerden ilham
alıyorsunuz?
Seyahatler, kitaplar, sanatın her alanı ve doğanın kendisi.
Bu yaza damga vuran trendler neler?
Pandemiyle birlikte evlerimizde rahatlık, konfor aradığımız bir
dönem geçirdik. Bu yaz biraz daha ruhlarımızı, bedenlerimizi,
yaratıcılığımızı özgürleştirdiğimiz bir dönem. Şık ve iddialı
olabilecek parlak renkler, cut out’lar, micro formlar, set’ler ve
tabii ki de göz kamaştıran desenler!
Sizce en iyi plaj görünümünün sırrı nedir?
Bizim için plaj demek, tüm senenin ardından huzur ve pozitif enerji
yüklemesi demek. Bu nedenle en iyi plaj görünümü, kendimizi iyi
hissetmekten geçiyor. Renkler ve desenlerle gelen yüksek enerji,
doğal bir kumaşla gelen rahatlık, bikini ve mayomuzla
kombinleyebileceğimiz şık kesimler. 2022 ilkbahar/yaz kapsül
koleksiyonumuzda, aklımızdaki bu plaj görünümünü yaratmak istedik.
Bu koleksiyonda, İtalyan sanatçı Clorophilla ile iş birliğimizden
doğan ‘(I’m) the Pearl Lady’ deseniyle çalıştık.
Tasarımlarınızda ‘olmazsa olmaz’ dediğiniz bir özellik
var mı?
Tasarımlarımızın zamansız olmasına önem veriyoruz. Çünkü Yaka’nın
nesilden nesile aktarılabileceği fikri bizi çok heyecanlandırıyor.
Bir desen markası olarak bizim olmazsa olmazımız çizimlerimizdeki
özgünlük ve bu çizimlerle birleşecek zamansız modeller. Ek olarak,
fikirlerimizi hayata geçirirken etik üretim anlayışıyla hareket
etmeye çok önem veriyoruz.
Markanızı üç kelimeyle nasıl tanımlarsınız?
Hayal gücü, cesaret ve özgünlük.
Bir ‘Yaka Studio kadını’ sizce nasıl
olmalı?
Biz Yaka kadınını hayal ettiğimizde; gözümüzde kendini özgürce
ifade etmeye, yaratıcılığa, az ve öz tüketime önem veren bir kadın
canlanıyor.
Tasarımlarınıza nereden ulaşabiliriz?
Tasarımlarımıza web sitemiz yakastudio.co’dan
ulaşabilirsiniz. Ayrıca, birlikte çalıştığımız platformların
dijital ve fiziksel mağazalarında da tasarımlarımızı
bulabilirsiniz.