Günümüzün cesur girişimcileri anneler
‘Anne oldum hayattan koptum’ demek yerine, ‘Annelik de bir zanaattır’ diyenler, işe güce veda etmek yerine yeni hayatlarını fırsata dönüştürüyor. Nasıl mı?
“Annelik girişimci ruhumu ateşledi”
Uzun yıllar reklamcılık yapan Neslihan Deniz Akat, şimdi KindyROO şubesi sahibi. “Oğlumla yıllar önce KindyROO programına katılmıştık. Şu an ilkokul sıralarında olan oğlum üzerinde, küçükken sunduğumuz gelişim fırsatlarının yarattığı olumlu etkiyi görmek, bunu birebir deneyimlemek kariyerime yeni bir yön verdi” diyor.
Annelik öncesi iş yaşamınızdan kısaca bahseder misiniz?
Üniversite yıllarımdan beri kesintisiz çalışıyorum. Uzun yıllar reklam ve pazarlama iletişimi alanında çalıştım. Reklam ajansları, müzik festivali organizasyonu, dijital iletişim gibi alanlardan sonra 2012 yılında kendi işimi yapmaya karar verdim. Özellikle çocuklarla iç içe bir dünyada olmak istedim ve KindyROO ailesine katıldım. KindyROO özetle, Avustralya merkezli, 0-6 yaş çocuklar ve ebeveynleri için hazırlanmış bir gelişim programını sürdüren merkezler... Ailerimizle bu deneyimi paylaşmak, bebeklerini büyütme süreçlerinin parçası olmak, onların dünyayı keşfetmelerine tanık olmak inanılmaz bir duygu.
Anne olmak iş hayatına bakışınızı nasıl etkiledi?
Anne olmak hangi alanda çalışırsanız çalışın zaten bakış açınızda köklü bir değişiklik yaratıyor. Hele ki stresli bir işiniz varsa daha sabırlı olmayı öğretiyor.
Sizi bu yeniliğe yönelten neydi?
35 yaşında çalışma hayatımın bu bölümünü kapatıp yepyeni bir döneme başlamak ile ilgili bir sözüm vardı kendime. Öncelikle bu sözümü gerçekleştirmek adına ilk adımlarımı attım ve gerçekleştirmek için maddi manevi tüm şartları zorladım. Tabii ki oğlumun daha yakınında olmak, evimize ve onun okuluna yakın, daha konforlu bir hayat tesis etmek de hayalimdi.
Anne olmak hayatınızda başka neleri değiştirdi?
Anne olmak bir dönüm noktasıydı benim için. Hayatımı istediğim gibi yaşama cesareti verdi. Oğlum şu an 11 yaşında ve her gün hayatımı zenginleşirmeye devam ediyor. Ayrıca girişimci ruhumu da ateşledi!
“Bulamadığım doğal ürünleri üretmeye başladım”
İki çocuk annesi Işık Kırgız, İTÜ Çevre Mühendisliği mezunu. Anne olmadan önce gıda, kozmetik ve deterjan üretimi yapan şirketlerde pazarlama müdürlüğü yapan Işık Kırgız, ikinci bebeğinin prematüre doğması ile onu kimyasal deterjanların zararlarından koruyabilmek için Mom’s Green ve Baby’s Green markalarını kurmuş.
Çocuk öncesindeki iş yaşamınızdan kısaca bahseder misiniz?
Çevre Mühendisliği mezunuyum. İTÜ’de İşletme yüksek lisansı yaptım ve 1999 yılından itibaren gıda, kozmetik ve deterjan üretimi yapan yerli ve yabancı şirketlerde pazarlama müdürlüğü görevinde bulundum.
Sizi organik temizleyici üretmeye yönelten neydi?
Bebeğimin prematüre doğması ile ona zarar vermeyecek organik ürünler arayışım başladı. Ememediği için sütümü sağıp, biberon ile veriyordum. Öncelikle biberonu ne ile yıkayacağımı araştırdım, daha sonra yoğun bakım sürecinde kokusuz ve organik temizleyiciler gerekti. Ancak maalesef güvenebileceğim organik sertifikalı, yüzde 100 bitkisel temizleyiciler bulamadım. Bizim gibi birçok bebeğin ve annenin zararsız ürünlere ihtiyacı olduğunu düşünerek yüzde 100 bitkisel içerikli temizleyiciler üretmeye karar verdim. Bunun için Mom’s Green ve Baby’s Green markalarını kurdum ve yesilanneyim.blogspot.com adresinden anneleri bilgilendirici yazılar yazmaya başladım.
Şu anda neler yapıyorsunuz?
Üç yıldır ürünlerimizi yesilanne.com üzerinden annelerimiz ile buluşturuyoruz. Müşterilerimize hem organik hem de gerçekten temizleyen, işe yarayan ürünler sunmak prensibindeyiz. 2016 Nisan’ında bebek ve yetişkin şampuanı, saç kremi, vücut kremi gibi organik cilt bakım ürünlerimizin lansmanını yaptık.
Çalışan anne olmanın avantajları ve dezavantajları sizce neler?
En büyük avantajı öncelikle annenin kendi başarısı ile tatmin olmuş, mutlu bir anne olması bence. Çalışan kadınların çocuklarına disiplinli, başarılı bir anne olarak iyi bir rol model olduğumu düşünüyorum. Bu şirketi kurarken de kızımı düşündüm, gelecekte onun yönetmesini düşleyerek kurdum. Dezavantajları, eğer ev ve iş dengesini iyi ayarlayamıyorsanız ve çocuklarınız ile ilgilenemiyorsanız başlıyor.
Yazı: Burçin Öztinaz
İlgi alanlarımız, yaşadıklarımız, tecrübelerimiz hayatımıza yön veriyor. Bu anlamda anne olduktan sonra kariyerini annelerin ve bebeklerin, çocukların ihtiyaçlarına göre değiştiren kadınların sayısı gittikçe artıyor. Farklı alanlarda yeni kariyer seçenekleri yaratan annelere girişimcilik öykülerini sorduk.
“Sevdalısı olduğum ürünleri bir platformda topladım”
“Meraklı bir anneyim! Alışverişe, gezmeye, yeniliklere, teknolojiye yani aklınıza gelen her şeye meraklı” diyen Burcu Bayraktar Beştaş, 15 senedir halkla ilişkiler sektöründe. Kızı Eliz’e hamile kaldığından beri ise onu çok heyecanlandıran bir projesi daha var: Keyif Bebesi.
Anne olduktan sonra kariyerinizde ne gibi yenilikler oldu?
Keyif Bebesi Eliz’in hayatımıza gireceğini öğrendiğim dönemde şekillenmeye başladı. Yaklaşık beş yıldır yazdığım ‘Keyif İnsanı’ isminde bir blog’um vardı. Hem başıma gelenleri hem de oltama takılan yeni haberleri paylaşıyordum. O dönemde bir gün çocuğum olursa diye keyifbebesi.com domain’ini de almıştım. Hamilelik döneminde yaşadıklarım, araştırmalarım, alışverişlerim hakkında yazdığım yazılar burada okuyucu ile buluştu. Mini Mağaza konsepti keyifbebesi.com.tr ise ikinci adım oldu. Burada da benim farklı, işlevsel ve ilginç ürünler sevdalısı olmam en büyük etkendi. Eliz’in doğumundan sonra birçok ürününü genelde Amerika’dan getirtmemin olayı ateşlemesi ile harekete geçtik. O zaman Skip Hop, Boon, Halo, Badger, aden + anais, Cuski gibi dünyanın en sevilen markaları daha Türkiye’ye gelmemişti. Ben de bunlar dahil tüm bu tarz ürünleri yurt dışından getirdim. Ancak biraz araştırınca bu çok sevdiğim markaların çoğunun Eliz’in doğumunu takiben Türkiye’ye yeni giriş yaptığını fark ettim. Dolayısıyla ‘bu ürünlerin toplandığı bir platformun anneler için şahane bir kolaylık olacağı’ fikriyle marka anlaşmalarını yapmaya başladım. Eylül 2015’te yedi marka ile başladığım bu yolculukta şu an 85’in üzerinde marka, 3 binin üzerinde ürün ile devam ediyoruz.
Sizi bu girişime yönelten neydi?
Dediğim gibi ben aradıklarımı düzgün bir sunum ile bulamadım. Hatta çoğu markayı Türkiye’de bulamadım. Olanların da biri için mağazaya bak, diğerini online’dan al gibi sıkıntılar yaşadım. Mesela şu an hamile olsam hamile çatlak yağından emzirme tişörtüne ve hatta doğal içerikli şampuan ve bakım ürünlerine kadar her şeyimi Keyif Bebesi’nden alabilirdim. Ayrıca Eliz’in de aklınıza gelebilecek tüm ihtiyaçlarını karşılayabilirdim. Ben inovatif ve pratik her ürünü severim. O yüzden bu anlamda tüm ürünleri sitede bir araya getirdim.
Şu anda neler yapıyorsunuz?
Şu an Keyif Bebesi çok güzel bir büyüme grafiği ile hayatına devam ediyor. Diğer taraftan gerçekten çok özenerek derlediğim araştırma yazılarım başta olmak üzere deneyim, röportaj ve yeni haberlerle blog’u canlı tutuyorum. Bir de artık Eliz ile çekmeye başladığımız videolarla Youtube kanalımızdayız. Youtube’a özel çekmeye başladığım deneme ve kullanım videolarıyla da tüm ürünleri daha da detaylı paylaşıyorum.
“Sadece çocuk bakmak benim tarzım değil”
3 yaşındaki Aren’in annesi Seldem Oskay, 30 yaşında girişimci bir anne.“Aslında piyano ve çello öğretmeniyim. 2013 yılında oğlum Aren’in doğumundan sonra kişiye özel hikaye kitapları ve illüstrasyonları yapmaya başladım. Ayrıca yeni markam olan Ta Daa’nın oyun halısı ve çantası olan ürünlerini üretip satışını yapıyorum” diyerek özetliyor kariyerinde yaşadığı değişimi.
Anne olduktan sonra çalışma hayatınızda nasıl bir değişiklik oldu?
Oğluma kendim bakmak istememle sevdiğim işimden ayrıldım ve çok daha öncelere dayanan çizim merakım gün yüzüne çıktı. Aren uyurken hikayeler yazıp çizimler yapmaya başladım. İki yıl boyunca @birkucucukhikaye isimli sayfamda kişiye özel hikayeler tasarladım. Çalışma hayatının temposuna alışmış birisi olarak bir şeyler üretmeden sadece çocuk bakmanın pek benim tarzım olmadığını fark ettim ve yeni fikirler geliştirmeye devam ettim.
Şu anda neler yapıyorsunuz?
Aren büyüyüp oyun vakitlerimiz çoğaldıkça, çizimlere daha kısıtlı bir vakit ayırmak durumunda kaldım ve Ta Daa isimli yepyeni bir marka kurdum. Ta Daa oyuncakları yanımızda dilediğimiz her yere taşımamızı ve rahatça oynamamızı sağlayan bir çanta ve aynı zamanda oyun halısı. Türkiye’de ilk ve iç tasarımı ile dünyada tek olan bir ürün. Aynı zamanda Lego çılgınlarının hayatını kurtaran bir çanta. İncelemek isteyenler Instagram’da @tadaakids sayfasına göz atabilirler.
Bebek alışverişi konusunda annelere tavsiyeleriniz neler?
Hayat tarzı olarak her zaman minimalist yaşamayı felsefe edinmiş bir kadın olarak gerçekten gerekli olan ürünleri ve sağlığa zararsız organik ürünleri tercih etmelerini tavsiye ediyorum. Fazla eşya, giysi, oyuncak hayatımızda boşuna yer kaplamasın. En büyük ihtiyaç bol bol ilgi, en güzel besin anne sütü, en harika oyun hayal gücümüz!
Anne olmak hayatınızda neleri değiştirdi?
Sanırım birçok şeyi. Daha sabırlı ve daha anlayışlı bir insan olmayı, bir çocuğun en büyük şansının ailesi olduğunu öğrendim. Anne olmadan önce ne kadar boş vaktim olduğunu ve anne olduktan sonra zamanı en verimli şekilde kullanmayı öğrendim.
“Enerjisi tükenmiş bir anne olmak istemedim”
Dokuz yaşında bir kızı ve 6 yaşında bir oğlu olan Bahar Alataş Çelik, anne olduktan sonra anneliği doya doya yaşamak için kariyerine ara verenlerden. Şu an da ise Even Fashion Hamile Giyim’in e-ticaret yöneticiliğini yapıyor.
Annelik öncesi çalışma temponuz nasıldı?
Daha yoğun bir çalışma tempom vardı. Doğan Dergi Grubu’nda güzellik ve moda editörlüğü yaptım. Üniversitede aldığım eğitimle ilgili olarak, dergiciliğin yanı sıra bazı hafta sonları Psikiyatr Serdar Serdaroğlu’nun yanında çocuklarla terapi yaptım kısa bir süre. 10 sene süren çalışma hayatından sonra kızıma hamileliğimde işe ara verdim. İmkanlarım el verdiği için, anneliği doya doya yaşamak istedim ve hemen çalışma hayatına dönmedim. Sonrasında da kendi işimi yaparsam daha özgür ve daha mutlu olacağımı hissettim.
Hamile giyimi konusuna yönelmeniz nasıl oldu?
Aile şirketimiz olan Even Fashion hamile giyimde, işin mutfağı olan üretim kısmından başlayarak her gün birkaç saat çalışmaya başladım. Kafamda aslında hep kendi işimi yapma fikri vardı. Bunun için çocuklar olmadan önce, bir sene boyunca hafta sonları stilistlik, modelistlik eğitimi almıştım. Kariyer planlamamı çocuklar olmadan önce yapmaya başlamıştım ve annelik sonrasında da bunu hayata geçirebildim. Enerjisi bitmiş tükenmiş anne olmak istemiyorum her şeyden önce. Yeterince birlikte vakit geçirdiğiniz zaman, çocuklar da daha anlayışlı, daha sorumlu büyüyorlar. Onlar da kendi üzerlerine düşen görevi yapmayı öğreniyorlar.
Şu anda neler yapıyorsunuz?
Aile şirketimiz Desen Giyim Sanayi 30 sene önce kadın hazır giyim üzerine kurulmuş bir tekstil firması. Son 15 senedir hamile giyim toptan satışı yapıyor. Ben işin hem üretim kısmındayım hem de ortağım Nurcan Avcı ile birlikte son üç senedir e-ticaret kısmı ile ilgileniyorum. ‘Tarzından Vazgeçme’ sloganıyla hamilelik döneminde herkesin kendi tarzına yönelik bir şeyler bulabileceği bir hamile markası yarattık.
Çalışan anne olmanın avantajları ve dezajantajları sizce neler?
Bana göre hayatta denge çok önemli. İşimin kölesi olmadan, çocuklarımın vaktinden çalmadan, yetecek kadar bir kazancımın olduğu, keyifle yaptığım bir işin bana göre dezavantaj olabilecek hiçbir yanı olamaz. Böyle bir iş seçimin hem benim hem de çocuklarımın yaşamında avantaj yaratacağı çok açık.
Enerjisi bitmiş tükenmiş anne olmak istemiyorum. Yeterince birlikte vakit geçirdiğiniz zaman, çocuklar da daha anlayışlı, daha sorumlu büyüyorlar. Onlar da kendi üzerlerine düşen görevi yapmayı öğreniyorlar.