Güzelliğiniz anneliğinizden
Bir cana can katan bedeniniz çok büyük bir değişim geçirdi. Öncelikle onun kusurlarına değil mucizelerine odaklanın ve istiyorsanız anneye ve bebeğe zarar vermeyecek küçük dokunuşlara göz atın.
Yazı: Nilgün Yıldız Konakcı
Dokuz ay boyunca belki yediğinize içtiğinize çok da dikkat etmediniz. Sonuçta hamilelik, bir kadının “taçsız prenseslik” dönemi; ‘gak’ dediniz su, ‘guk’ dediniz yemek geldi. Her şey ne de güzel. Ama maalesef bunun da sonu geldi; neyse ki dünyalar güzeli bir bebekle... Bu nedenle ilk aylar aldığınız kilolar çok umurunuzda olmayabilir fakat zaman geçtikçe ve hamilelik öncesi giysileriniz dolapta sadece bir süs olarak kaldıkça gerçekler su yüzüne çıkmaya başlayacak: Eskisi gibi olmak istiyorsunuz! Peki bu durumda ne yapacaksınız? Emzirirken sizi formunuza hangi yöntemler döndürebilir? İşte bazı ipuçları...
EMZİRMEK EN DOĞAL YOL
Emzirme dönemi de hamilelik gibi hayatınızda başınıza sayılı gelecek dönemlerden... Bu dönemi hem kendiniz hem de bebeğiniz için en sağlıklı ve en güzel şekilde geçirmeye çalışmalısınız. Diyetisyen Betül Karakuş, “Emzirme döneminde hızlı kilo vermeye çalışmak anne sütünün yetersiz kalmasına neden olabiliyor, bu sebeple lütfen hızlı kilo kaybettiren diyetlerden kaçının. Amacınız düzenli ve dengeli bir beslenme programıyla hem sütünüzü artırmak hem de sağlıklı bir şekilde zayıflamak olmalı. Bu dönemde özel bir zayıflama diyeti yapmanıza gerek yok. Vücudunuzun süt salınımı için harcadığı kaloriler doğal yollardan kilo vermenizi sağlayacaktır. Bebeğinizi düzenli olarak emzirmek gün içinde yaklaşık 300-500 kalori daha fazla yakmanızı sağlayacaktır, bu da doğum sonrası kilolarınızdan, stresine girmeden, ayda yaklaşık 1-2 kilo kaybetmenize yardımcı olacaktır” diyor.
Emziren anneye örnek menü
Her gün 3 litre sıvı ile birlikte
Kahvaltı
1 yumurta
1 -2 dilim peynir
1 tatlı kaşığı reçel veya pekmez
1-2 dilim ekmek
1 bardak süt
Ara öğün
1 orta boy meyve
3-4 adet ceviz
Öğle yemeği
1 kase süt artıran sebze çorbası
1 tabak etli sebze yemeği
3 kaşık bulgur pilavı veya 1 dilim ekmek
1 kase yoğurt veya cacık veya ayran
Süt artıran hoşaf
Ara öğün
1 bardak süt ve iki adet süt artıran kurabiye veya 1 tost ve ayran veya 1 porsiyon meyve, 1 kase yoğurt, 5-6 badem, 2 yemek kaşığı yulaf ezmesi, tarçın
Akşam
1 kase süt artıran sebze çorbası
3-4 adet köfte veya aynı miktarda et veya balık
1 porsiyon zeytinyağlı sebze yemeği veya haşlanmış sebze
Bol yeşillikli salata
1 dilim ekmek veya 3 yemek kaşığı bulgur
Süt artıran hoşaf
Ara öğün
1 -2 porsiyon meyve
10-15 badem veya fındık
***Bu menü, sağlıklı bireyler için örnek olarak planlanmıştır. Miktarlar kişinin ihtiyaçlarına göre değişiklik gösterebilir. Eğer herhangi bir rahatsızlığınız varsa lütfen hekiminize ve beslenme uzmanınıza danışmadan uygulamayınız.
SÜT ARTIRAN SEBZE ÇORBASI
Malzemeler
• 3-4 avuç ıspanak (yaklaşık 250 g)
• 1/2 demet dereotu
• 1-2 adet havuç
• 1 adet kereviz ve sapı
• 1 adet soğan
• 5-6 diş sarımsak
• 3 yemek kaşığı bulgur
• 3 yemek kaşığı zeytinyağı
• Kimyon tohumu
• 1 fındık kadar zencefil
• Karabiber
Hazırlanışı
Bütün malzemeler iyice yıkadıktan sonra zeytinyağı ile kavurun. Daha sonra su ilave ederek pişirin. Baharatını ve bulguru ekleyin. Sebzeler iyice piştikten sonra ocaktan alın ve blender’dan geçirin. Dilerseniz limon sıkarak tüketebilirsiniz.
SÜT ARTIRAN YULAFLI KURABİYE
Malzemeler
• 2 adet yumurta
• 1.5 kase yulaf ezmesi (150 gr)
• 1 adet muz
• 15-20 adet badem
• 1 kase kuru kayısı, incir, hurma karışımı
• 2 yemek kaşığı pekmez
• 1 paket vanilya
• 1 çay bardağı light yoğurt
• 1/2 çay bardağı sıvı yağ
• 1/2 paket kabartma tozu
• 1 çay bardağı kepekli un
Hazırlanışı
Yumurta ve pekmezi iyice çırptıktan sonra üzerine sıvı yağ ve yoğurt ilave edin. Daha sonra ezilmiş muz, kırılmış bademler, yulaf ve kuru meyve karışımını ekleyin. Son olarak un, vanilya ve kabartma tozuyla elde edilen karışımı kaşıklarla alıp yağlı kağıt serili fırın tepsisine koyun. 180 derecede üzeri pembeleşinceye kadar pişirin. Yaklaşık 20 adet kurabiye elde edebilirsiniz.
DOĞUM SONRASI ESTETİK DOKUNUŞLAR
Dile kolay, yaklaşık dokuz aydır bedeniniz günden güne değişti, ardından doğumla birlikte bambaşka bir sürece girdi. Aynaya baktığınızda, “Bu benim bedenim mi?” demeniz çok normal. Merak etmeyin, yalnız değilsiniz, neredeyse her anne bu süreci deneyimliyor. Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahı Prof Dr. Reha Yavuzer, “Bu süreçte sadece kilo alımı değil, karnın belirgin olarak genişlemesi, kimi zaman çatlakların meydana gelmesi, derinin gerilmesi ve hormonların etkisiyle eklem ve bağlarda gevşemeler meydana geliyor. Tüm bu değişiklikler özellikle meme ve karın dokusunda belirgin değişikliklere neden oluyor. Meme dokusunda büyüme ve sarkma, karın dokusunda karın kaslarının ayrılması ve sarkma sıkça karşımıza çıkıyor. Bu deformasyonlar ikinci doğum ile beraber daha da artıyor. Her ne kadar çatlak gelişimi dediğimiz zaman hemen akla hamilelik gelse de her hamilelikte görmüyoruz. İlk hamileliğinizde görmeseniz de ikinci kez hamile kalındığında çatlakların görülme oranı belirgin olarak artıyor” diyor.
ÇATLAKLARA LAZER
Prof. Dr. Yavuzer, “Çatlaklarınız için mucizevi bir yöntem maalesef yok ama hemen ümitsizliğe kapılmayın çünkü azaltmak mümkün. Retinoik asitli kremler özellikle çatlakların daha kırmızı renkli olduğu erken dönemde kullanıldıklarında faydalı oluyor. Doğumsal bozukluklara neden olabildiği için retinoik asitin hamilelerde kullanılması önerilmiyor. Silikon jel de kısıtlı bir fayda sağlamakla beraber çatlaklarda kullanılabiliyor. Lazer tedavisi çatlak tedavisindeki en etkin yöntem. Fraksiyonel karbondioksit ve ablatif erbium lazerler en sık tercih edilen yöntemler arasında yer alıyor. Seanslar halinde uygulanan bu tedavide başarı diğer yöntemlerden çok daha iyi” diyor.
ANNELİK DÜZELTİCİ ESTETİK
Prof. Dr. Yavuzer, doğum sonrasında yapılan işlemlere ‘mommy makeover’ yani annelik düzeltici estetiği denildiğini belirtiyor. Doğum sonrasında meme dikleştirme, karın germe ve liposuction işlemleri en çok başvurulan yöntemler arasında yer alıyor. Meme ameliyatlarında bazen meme dokusu azaldığı için silikon meme operasyonu bazen de hamilelikte büyüyen dokunun küçülmemesi nedeniyle meme küçültme operasyonu yapılıyor. Karın bölgesindeki deformasyon, sarkıklık ve yağ fazlalığı ise mini veya tam karın germe ve ultrasonik veya lazer liposuction ile düzeltiliyor.
SIKILAŞMAK İÇİN ULTRASON
Ameliyatlar dışında gevşeyen kolajen dokuyu sıkılaştırmak amacıyla yüksek frekanslı odaklı ultrason enerjisi Ulthera, bu amaçla tercih edilen cihazlar arasında yer alıyor. Cilt altı tabakalara verdiği ultrason enerjisi ile derin dokularda sıkılaşma ve istenildiğinde yağ tabakasında incelme sağlıyor. İki veya üç seanslık uygulama sonrasında aylar içerisinde sonuçlar kendini gösteriyor. Günlük yaşantıyı aksatmadan rahatlıkla anne adayının emzirme periyodunda dahi yaptırabileceği bir uygulama olduğunu söyleyen Prof Dr. Yavuzer, “Şayet kiloların tümü verildi ve sadece hafif bir deri gevşemesi söz konusu ise yağ tabakasına etki etmeyen geniş spektrumlu ışık BBL, tercih edilebiliyor. Bu uygulamada da verilen enerji kolajen üretim uyarısı ve sıkılaşmayı sağlamayı amaçlıyor. Ağrısız 6-10 seans ve 10 gün aralarla emzirme döneminde dahi uygulanabiliyor. Eğer çok ciddi bir toparlanmaya ihtiyaç yoksa ve gevşemenin önünü kesmek istiyorsanız radyofrekans, infrared ve vakumun beraberce kullanıldığı Vellashape gibi teknolojiler tercih edilebiliyor. Birinci doğumu yaptınız ve karnınızda sarkma veya gevşeme yok ve ikinci doğum için hazırlanmak istiyorsanız tüm vücutta kolajen üretimini arttıran kolajen kabini ile fotodinamik tedavi sizin için uygun” diyor.
EMZİRİRKEN AMELİYAT YOK
Emzirme döneminde hiçbir estetik ameliyat uygulanmıyor. Emzirme bittikten en az bir ay sonrasına kadar ameliyat için beklemek ve vücudun tekrar normal hormonal dengesine dönmesine müsaade etmek gerekiyor. Annenin hamilelikte aldığı kiloların büyük bir kısmı hala duruyorsa ameliyat kararının ertelenmesi öneriliyor. Emzirme döneminde kilolar için neler yapılabilir sorusuna Prof. Dr. Yavuzer, “Soğuk lipoliz yönteminde ameliyatsız olarak bölgesel yağlarınızdan kurtulabilirsiniz. Coolsculpting veya Cooltech gibi cihazlar ile yağ dokusu vakumlanarak -4 ile -11 dereceye kadar soğutularak kalıcı olarak yok edilebiliyor. Günlük yaşantıyı aksatmadan yapılabilecek bu işlemlerde sonuçlar birinci aydan itibaren kendini göstermeye başlıyor” diyor.
YORGUN ANNELERE ÖZEL
Anneliğin tadını çıkardığınız günlerde yoğun bir tempo ve uykusuz geceler, yüzünüzün ışığının solmasına ve yorgun bir görüntüye neden olabiliyor. Kendinizi şımartmak, derinizin ihtiyacı olan temizliği ve nemi sağlayabilmek için doğum sonrasında en kısa sürede profesyonel cilt bakımlarına dönebilirsiniz. Vakumlu ve püskürtmeli sistemler ile (hydrafacial, silkpeel gibi) yapılacak bakımlar derinizin ışıltısını tekrar kazanmanızda yardımcı olacaktır. Ancak bu sistemlerde kullanılacak solüsyonlar büyük önem taşıyor. Her solüsyon hamileler ve emziren anneler için uygun olmayabiliyor. Örneğin retinoik asit içerikli solüsyonlar hamilelikte ve emzirme döneminde kesinlikle kullanılmamalı. Diğer solüsyonlar içinse yoğunluğu daha düşük asit içermeyen, nem vermeye yönelik kombinasyonlar tercih edilmeli.
Süt arturan hoşaf
Malzemeler
• 1.5 litre su
• 1 kuru incir
• 3 kuru kayısı
• 3 kuru erik
• 5-6 tane karanfil
• Taze nane yaprakları
• 3-4 çubuk tarçın
• 1 limon
Hazırlanışı
Kuru meyveleri 4-5 parçaya bölerek, karanfil ve nane eklendikten sonra 1.5 litre su ile kaynatın. 1 limon suyunu sıkın. İsteğe bağlı olarak 1 yemek kaşığı bal ekleyebilirsiniz. Sıcak veya soğuk olarak tüketebilirsiniz.
ANNELER EN ÇOK HANGİ İŞLEMİ TERCİH EDİYOR?
• Meme küçültme: En erken doğumdan altı ay sonra veya emzirme tamamlandıktan en az üç ay sonra.
• Meme dikleştirme veya büyütme: En erken doğumdan altı ay sonra veya emzirme tamamlandıktan en az bir ay sonra.
• Karın germe: En erken doğumdan altı ay sonra veya emzirme tamamlandıktan en az bir ay sonra. (Belirgin sarkıklığı olmayan kadınlarda mini karın germe operasyonu tercih ediliyor.)
• Liposuction: En erken doğumdan altı ay sonra veya emzirme tamamlandıktan en az bir ay sonra.
DERİ ÇATLAKLARI HERKESİN DERDİ
• Hamilelikte çatlak gelişim oranı yüzde 70. Yani yalnız değilsiniz, her 100 hamileden 70’inde çatlak oluşuyor.
• İkinci hamileliklerde çatlak görülme oranı yüzde 90’a çıkıyor.
• Hamilelik çatlakları sıklıkla 25’inci haftadan sonra ortaya çıkıyor.
• Genç anne adaylarında çatlak gelişimi ileri yaş hamilelere göre daha fazla oluyor.
• Doğumu takiben 6-9 ay içerisinde çatlakların rengi soluyor ve daha az dikkati çeker hale geliyor.
EMZİRİRKEN...
Lazer uygulanır mı?
Prof. Dr. Yavuzer, emzirme döneminde lazer tedavilerin yapılabileceğini ancak hala hormonal döngü normale dönmediği için bu dönemde lazer sonrası oluşabilecek lekelenme riskinin daha yüksek olduğunu söylüyor. Bu nedenle ya lazer işlemini emzirme sonrasına bırakmak ya da lazer uygulaması yapılıyorsa çok dikkatli güneş koruyucu kullanmak gerekiyor.
Botoks yapılabilir mi?
Hamilelikte botoks uygulaması yapılmıyor. Bu emzirme periyodu için de geçerli.