Hamilelikte diyabet
Anne adaylarının en büyük kabuslarından biri hamilelik döneminde diyabetle savaşmak. Bu tatsız şeker hem annenin hayatını hem de ilerleyen yaşlarda bebeğin sağlığını olumsuz etkiliyor.
TEDAVİDEN KORKMAYIN
Gerçekle yüzleştiniz! Hamileliğiniz döneminde diyabetle savaşacaksınız. Siz buna hazırsınız peki ya bebeğiniz? Elbette bu hastalığın ona da pek çok etkisi olabiliyor. O yüzden bu dönemde çok dikkatli ve hassas davranmalısınız. Op. Dr. Suat Süphan, overt diyabetli annelerin bebeklerinde ciddi doğumsal anormallik görülme ihtimalinin yüzde 6-12 arasında olduğunu söylüyor ve uyarıyor: “Diyabetik gebeliklerde; annede hipertansiyon, açıklanamayan düşükler, sık tekrarlayan idrar yolu ve vajinal enfeksiyon, iri bebek ve buna bağlı olarak artmış zor doğum ve artmış sezaryen oranları, bebeğin su miktarında artış, anne karnında gelişme geriliği, erken doğum, doğum sonrası sarılık görülme ihtimalleri artıyor.” Bu yüzden doktorunuzun tavsiyelerini mutlaka yerine getirerek, diyabetin bebeğinize verebileceği zararları minimuma indirmeniz gerekiyor. Bu dönemde yüzde 50-55 karbonhidrat, yüzde 30 yağ, yüzde 20 proteinden oluşan bir diyet uygulamalısınız.
İNSÜLİN TEDAVİSİ
Diyet tedavisindeki amaç; aşırı kilo alımının engellenmesi ve insüline karşı meydana gelen doku direncini kırmak. Ayrıca ağır olmayan egzersizler ve yürüyüşler ile ortalama dört hafta içinde kan glukoz düzeyinde anlamlı düşüşler kaydedilebiliyor. Diyabetin en önemli tedavisi ise insülin! Gebeliğe bağlı diyabette, diyet ve egzersiz ile kan şekeri kontrol altına alınamıyorsa insülin tedavisine başlanması gerekiyor. Diyet ve egzersiz ile açlık kan şekeri değeri 105 mg/dl, tokluk kan şekeri değeri de 120 mg/ dl’nin altında tutulamıyorsa insüline geçilmeli. İnsülin gereken hastalar hastaneye yatırılarak kan şekeri dengelenmesi yapılıyor. İnsülin büyük moleküler ağırlığa sahip olduğundan plasenta bariyerini geçemiyor, dolayısıyla bebeği etkilemiyor. Ağızdan alınan diyabet ilaçları bebekte ciddi anomalilere neden olabileceğinden gebelik döneminde tercih edilmeli.
DOĞUM ANINIZI DA ETKİLEYEBİLİR!
Diyabetli bir annenin bebeği normal kiloda sağlıklı bir şekilde doğabilir. Normal gelişen bir bebek için sezaryen zorunluluğu yok, diyabetli anne normal doğum yapabiliyor. Fakat sıklıkla karşılaşılan şeker kontrolsüzlüğü; bebeğin irileşmesine, böbrek kalp omurga anomalilerine sebep olabiliyor, gebelik tansiyonunu çıkartabiliyor. Bebeğin dört kilodan fazla olması, şiddetli preeklamsi gelişmesi ve fetal strese girmesi gibi durumlarda sezaryen gerekebiliyor. Eğer diyabet sadece gebeliğe bağlıysa, doğum sonrasında şeker seviyesi büyük oranda normale dönüyor. Ancak mutlaka doğum sonrası 6-8’inci haftada 75 gr glukoz taraması ile değerlendirilmesi gerekiyor. Bu testin sonucu normal çıksa bile, aralıklarla açlık kan şekerine bakılması gerekiyor. Ayrıca obezite gibi bir durum söz konusuysa mutlaka bir diyetisyene başvurulmalı.
BUNLARA DİKKAT!
Gebelik döneminde kan şekeri dengelenmesinde anahtar nokta; vücudun ihtiyaç duyduğu karbonhidrat miktarını doğru hesaplamak, öğünlere doğru bölmek ve kan şekeri dengeleyiciler ile birlikte almak.
• Pirinç pilavı yerine bulgur pilavı tercih edin. Bulgur pilavı dahi olsa salata ile birlikte yiyin, bu şekerin kana karışım hızını yavaşlatıyor.
• Gebelik diyabeti olan anneler meyveyi hayatından çıkartmamalı ama mutlaka yanında süt, yoğurt, ceviz, fındık, badem gibi bir dengeleyici ile birlikte, günde 2-3 porsiyon yemeli. • Ara öğünlerde yediğiniz grisini ve galetaları peynir ile birlikte tüketin.
• Gebelik döneminde yeterli protein ve yağ tüketilse bile yeterli olmayan karbonhidrat alımı bebeğin beyin gelişimi üzerinde olumsuz etkilere sahip. Uzak durulması gereken gıdalar ve içecekler içeriğinde basit şeker bulunduranlar. Reçel, bal, pekmez, çay şekeri, marmelat, çikolata, meyve suyu uzak durulması gerekenler. Bunlar kan şekerini aniden yükseltebileceği gibi ani bir düşüşe de neden olabiliyor.
DİYABETLE SAVAŞAN HAMİLELERE ÖZEL!Yazı: Sinem Gürleyük
Bulutların üzerinde geçen hamilelik dönemi… Gelsin tatlılar, gitsin tuzlular… Derken bu tatlı rüya bir anda kabusa dönüşebiliyor. Çünkü anne adayları gebelikte diyabetle tanışıyor. küçük önlemlerle bu sorunu atlatan anne adayları olduğu gibi insülin iğneleri ve katı diyetlerle uğraşmak zorunda kalan anne adayları da olabiliyor. Peki hamilelikte diyabet nasıl ortaya çıkıyor? Şeker hastalığı (Diabetes mellitus-Dm) insülinin mutlak veya göreceli yokluğuna bağlı bir metabolizma bozukluğu. Özellikle gebeliğin ikinci yarısında plasentadan salgılanan hormonların etkisiyle insülin hormonuna karşı hücrelerin duyarlılığı azalıyor ve bu durum insülin direncine ve dolayısıyla hiperglisemiye yol açıyor. Diyabetik olmayan gebelerde insülin direncindeki bu artış, insülin üretimindeki artış ile kolaylıkla karşılanabiliyor. Fakat sınırlı ya da hiç insülin rezervi olmayan diyabetik gebelerde, insülin direnci gebelik ilerledikçe artıyor ve kan şekerinin giderek yükselmesine yol açıyor. uzmanlar gebelikte görülen diyabeti iki sınıfa ayırıyor. ilki gebelikten önce de şeker hastalığı olan hastalar, ikincisi ise şeker hastalığı gebeliği sırasında ortaya çıkanlar. Medical Park Bahçelievler Hastanesi Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Suat Süphan Erşahin, karşılaştıkları hastaların çoğunun daha önceden şeker hastalığı olmayan, özellikle gebeliğin ikinci yarısı ile birlikte bu sorunla karşı karşıya kalan, gestasyonel diyabe olarak adlandırılan tipte, şeker kontrol mekanizmaları bozulmuş hastalar olduğunu söylüyor.
NE YAPMALI?
Eğer daha önceden şeker hastalığınız bulunmuyorsa, ancak ailenizde şeker hastalığı varsa zaman kaybetmeden bir uzmana görünün. Çünkü gebelerde erken haftalarda başvurdukları takdirde açlık kan şekeri değerlendirmelerini yapmak, daha önceden şeker hastalığı olduğunu bilmeyen birinci gruptaki hastaları yakalayabilmek açısından önemli. Açlık Kan Şekeri (AKŞ) 126 mg/dl’nin üzerinde veya herhangi bir zamanda bakılan kan şekeri 200 mg/dl’nin üzerinde olan hastalar overt diyabet olarak kabul ediliyor. Op. Dr. Suat Süphan, 24-28’inci haftalardaki tüm hamile kadınların; 50 gram glukoz ile diyabet taramasından geçmesi gerektiğini vurguluyor. Ancak gebelerin risk grubunda olup olmadıklarına bakılarak bu tarihlerin öne çekilebileceğini de sözlerine ekliyor. Bu durumdaki hastalarda ilk dönemde bir problem çıkmasa bile 24-28 haftalarda testin tekrarlanması gerekiyor. eğer gebelikten önce şekeriniz yoksa hamileliğinizin ilk 3-5’inci ayları arasında açlık veya tokluk kan şekeri düzeyiniz yüksekse bu gerçek bir diyabet de olabilir. yani başka bir anlatımla diyabetiniz gebelikten önce başlamış olabilir.
TESTİN BEBEĞE ZARARI YOK!
Şeker yükleme testi anne adaylarının mutlaka yaptırması gereken bir test. testin bebek için herhangi bir zararı yok. yapılan test sayesinde annede ortaya çıkabilecek diyabetin erken tedavisi sağlanarak bebeğe ve anneye olan zarar minimuma indirilebiliyor.
KİMLER RİSK GRUBUNDA?
• Birinci derece akrabalarında diyabet bulunanlar
• Daha önceden gestasyonel diyabet tanısı almış olanlar
• Daha önceden gizli şekeri tespit edilmiş olanlar
• 25 yaşından büyükler
• Gebelikten önce kilolu olanlar
• Daha önce dört kilogramın üstünde bebek doğuranlar
• Düşük yapanlar
• Daha önceden sorunlu doğum yapanlar
Gerçekle yüzleştiniz! Hamileliğiniz döneminde diyabetle savaşacaksınız. Siz buna hazırsınız peki ya bebeğiniz? Elbette bu hastalığın ona da pek çok etkisi olabiliyor. O yüzden bu dönemde çok dikkatli ve hassas davranmalısınız. Op. Dr. Suat Süphan, overt diyabetli annelerin bebeklerinde ciddi doğumsal anormallik görülme ihtimalinin yüzde 6-12 arasında olduğunu söylüyor ve uyarıyor: “Diyabetik gebeliklerde; annede hipertansiyon, açıklanamayan düşükler, sık tekrarlayan idrar yolu ve vajinal enfeksiyon, iri bebek ve buna bağlı olarak artmış zor doğum ve artmış sezaryen oranları, bebeğin su miktarında artış, anne karnında gelişme geriliği, erken doğum, doğum sonrası sarılık görülme ihtimalleri artıyor.” Bu yüzden doktorunuzun tavsiyelerini mutlaka yerine getirerek, diyabetin bebeğinize verebileceği zararları minimuma indirmeniz gerekiyor. Bu dönemde yüzde 50-55 karbonhidrat, yüzde 30 yağ, yüzde 20 proteinden oluşan bir diyet uygulamalısınız.
İNSÜLİN TEDAVİSİ
Diyet tedavisindeki amaç; aşırı kilo alımının engellenmesi ve insüline karşı meydana gelen doku direncini kırmak. Ayrıca ağır olmayan egzersizler ve yürüyüşler ile ortalama dört hafta içinde kan glukoz düzeyinde anlamlı düşüşler kaydedilebiliyor. Diyabetin en önemli tedavisi ise insülin! Gebeliğe bağlı diyabette, diyet ve egzersiz ile kan şekeri kontrol altına alınamıyorsa insülin tedavisine başlanması gerekiyor. Diyet ve egzersiz ile açlık kan şekeri değeri 105 mg/dl, tokluk kan şekeri değeri de 120 mg/ dl’nin altında tutulamıyorsa insüline geçilmeli. İnsülin gereken hastalar hastaneye yatırılarak kan şekeri dengelenmesi yapılıyor. İnsülin büyük moleküler ağırlığa sahip olduğundan plasenta bariyerini geçemiyor, dolayısıyla bebeği etkilemiyor. Ağızdan alınan diyabet ilaçları bebekte ciddi anomalilere neden olabileceğinden gebelik döneminde tercih edilmeli.
DOĞUM ANINIZI DA ETKİLEYEBİLİR!
Diyabetli bir annenin bebeği normal kiloda sağlıklı bir şekilde doğabilir. Normal gelişen bir bebek için sezaryen zorunluluğu yok, diyabetli anne normal doğum yapabiliyor. Fakat sıklıkla karşılaşılan şeker kontrolsüzlüğü; bebeğin irileşmesine, böbrek kalp omurga anomalilerine sebep olabiliyor, gebelik tansiyonunu çıkartabiliyor. Bebeğin dört kilodan fazla olması, şiddetli preeklamsi gelişmesi ve fetal strese girmesi gibi durumlarda sezaryen gerekebiliyor. Eğer diyabet sadece gebeliğe bağlıysa, doğum sonrasında şeker seviyesi büyük oranda normale dönüyor. Ancak mutlaka doğum sonrası 6-8’inci haftada 75 gr glukoz taraması ile değerlendirilmesi gerekiyor. Bu testin sonucu normal çıksa bile, aralıklarla açlık kan şekerine bakılması gerekiyor. Ayrıca obezite gibi bir durum söz konusuysa mutlaka bir diyetisyene başvurulmalı.
BUNLARA DİKKAT!
Gebelik döneminde kan şekeri dengelenmesinde anahtar nokta; vücudun ihtiyaç duyduğu karbonhidrat miktarını doğru hesaplamak, öğünlere doğru bölmek ve kan şekeri dengeleyiciler ile birlikte almak.
• Pirinç pilavı yerine bulgur pilavı tercih edin. Bulgur pilavı dahi olsa salata ile birlikte yiyin, bu şekerin kana karışım hızını yavaşlatıyor.
• Gebelik diyabeti olan anneler meyveyi hayatından çıkartmamalı ama mutlaka yanında süt, yoğurt, ceviz, fındık, badem gibi bir dengeleyici ile birlikte, günde 2-3 porsiyon yemeli. • Ara öğünlerde yediğiniz grisini ve galetaları peynir ile birlikte tüketin.
• Gebelik döneminde yeterli protein ve yağ tüketilse bile yeterli olmayan karbonhidrat alımı bebeğin beyin gelişimi üzerinde olumsuz etkilere sahip. Uzak durulması gereken gıdalar ve içecekler içeriğinde basit şeker bulunduranlar. Reçel, bal, pekmez, çay şekeri, marmelat, çikolata, meyve suyu uzak durulması gerekenler. Bunlar kan şekerini aniden yükseltebileceği gibi ani bir düşüşe de neden olabiliyor.
DİYABETLE SAVAŞAN HAMİLELERE ÖZEL!Yazı: Sinem Gürleyük
Bulutların üzerinde geçen hamilelik dönemi… Gelsin tatlılar, gitsin tuzlular… Derken bu tatlı rüya bir anda kabusa dönüşebiliyor. Çünkü anne adayları gebelikte diyabetle tanışıyor. küçük önlemlerle bu sorunu atlatan anne adayları olduğu gibi insülin iğneleri ve katı diyetlerle uğraşmak zorunda kalan anne adayları da olabiliyor. Peki hamilelikte diyabet nasıl ortaya çıkıyor? Şeker hastalığı (Diabetes mellitus-Dm) insülinin mutlak veya göreceli yokluğuna bağlı bir metabolizma bozukluğu. Özellikle gebeliğin ikinci yarısında plasentadan salgılanan hormonların etkisiyle insülin hormonuna karşı hücrelerin duyarlılığı azalıyor ve bu durum insülin direncine ve dolayısıyla hiperglisemiye yol açıyor. Diyabetik olmayan gebelerde insülin direncindeki bu artış, insülin üretimindeki artış ile kolaylıkla karşılanabiliyor. Fakat sınırlı ya da hiç insülin rezervi olmayan diyabetik gebelerde, insülin direnci gebelik ilerledikçe artıyor ve kan şekerinin giderek yükselmesine yol açıyor. uzmanlar gebelikte görülen diyabeti iki sınıfa ayırıyor. ilki gebelikten önce de şeker hastalığı olan hastalar, ikincisi ise şeker hastalığı gebeliği sırasında ortaya çıkanlar. Medical Park Bahçelievler Hastanesi Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Suat Süphan Erşahin, karşılaştıkları hastaların çoğunun daha önceden şeker hastalığı olmayan, özellikle gebeliğin ikinci yarısı ile birlikte bu sorunla karşı karşıya kalan, gestasyonel diyabe olarak adlandırılan tipte, şeker kontrol mekanizmaları bozulmuş hastalar olduğunu söylüyor.
NE YAPMALI?
Eğer daha önceden şeker hastalığınız bulunmuyorsa, ancak ailenizde şeker hastalığı varsa zaman kaybetmeden bir uzmana görünün. Çünkü gebelerde erken haftalarda başvurdukları takdirde açlık kan şekeri değerlendirmelerini yapmak, daha önceden şeker hastalığı olduğunu bilmeyen birinci gruptaki hastaları yakalayabilmek açısından önemli. Açlık Kan Şekeri (AKŞ) 126 mg/dl’nin üzerinde veya herhangi bir zamanda bakılan kan şekeri 200 mg/dl’nin üzerinde olan hastalar overt diyabet olarak kabul ediliyor. Op. Dr. Suat Süphan, 24-28’inci haftalardaki tüm hamile kadınların; 50 gram glukoz ile diyabet taramasından geçmesi gerektiğini vurguluyor. Ancak gebelerin risk grubunda olup olmadıklarına bakılarak bu tarihlerin öne çekilebileceğini de sözlerine ekliyor. Bu durumdaki hastalarda ilk dönemde bir problem çıkmasa bile 24-28 haftalarda testin tekrarlanması gerekiyor. eğer gebelikten önce şekeriniz yoksa hamileliğinizin ilk 3-5’inci ayları arasında açlık veya tokluk kan şekeri düzeyiniz yüksekse bu gerçek bir diyabet de olabilir. yani başka bir anlatımla diyabetiniz gebelikten önce başlamış olabilir.
TESTİN BEBEĞE ZARARI YOK!
Şeker yükleme testi anne adaylarının mutlaka yaptırması gereken bir test. testin bebek için herhangi bir zararı yok. yapılan test sayesinde annede ortaya çıkabilecek diyabetin erken tedavisi sağlanarak bebeğe ve anneye olan zarar minimuma indirilebiliyor.
KİMLER RİSK GRUBUNDA?
• Birinci derece akrabalarında diyabet bulunanlar
• Daha önceden gestasyonel diyabet tanısı almış olanlar
• Daha önceden gizli şekeri tespit edilmiş olanlar
• 25 yaşından büyükler
• Gebelikten önce kilolu olanlar
• Daha önce dört kilogramın üstünde bebek doğuranlar
• Düşük yapanlar
• Daha önceden sorunlu doğum yapanlar