Mazereti bırak çalışmaya bak
Türkiye’nin en kapsamlı kişisel gelişim dergisi Pozitif, ikinci sayısında 11 kitabı 70 dile çevrilen Robin Sharma’nın önerilerine yer verdi.
Teknoloji bizi durduruyor
Online seminerler veriyor, kayıtlı kullanıcılarına düzenli bültenler gönderiyor ancak Robin Sharma teknolojinin ve internetin sınırsız kullanıldığında başarıya ve başarılı bir lider olmaya engel olduğunu da söylemeden geçemiyor. Yaşadığımız çağı “dramatik dikkatsizlik çağı” olarak niteleyen Sharma, “Hiçbir şey yapmamakla meşgulüz. Gerçek iş yerine sahte işler yapıyoruz çünkü sosyal ağlarda yaratıcı iş üretemiyoruz, sadece meşgulmüş gibi görünüyoruz. Yapmanız gereken tek şey ise günde bir saat akıllı telefonunuzu kapatmak! Her gün bir saat teknolojisiz yaşamayı deneyin. Her gün çalışmaya başladığınız ilk 90 dakikayı, en verimli bu süreyi e-postalarınızı okuyarak değil yaratıcı faaliyetlerle değerlendirin” diyor.
Kendimizle yüzleştik
“En büyük mazeretleriniz nelerdir?” diyerek katılımcıları kendileri ile yüzleşmeye çağıran Sharma, mazeret üreterek ve başkalarını suçlayarak liderlik gücümüzü bu alanlara aktarıp boşa harcadığımızı vurguluyor. “Küresel ekonomiden şikayet etmek yerine kendi ekonominizi yaratın. O kadar iyi olun ki küresel ekonomi sizi göz ardı edemesin. Oysa çoğu insan piyasayı suçlamayı tercih ediyor, çok azı ise dünyaca tanınıyor. Vasat kalanlar kendilerini vasatlığa adayanlar oluyor. Kendini zanaata adayanlar liderlik unvanını hak ediyor ” diyen Robin Sharma devam ediyor: “Dünya artık düşünmez oldu. Siz bir durup düşünün; mazeretleriniz nedir? Zamansızlık mı? Uçak seyahatlerinde iş adamları görüyorum, yedi saat boyunca yiyip içiyorlar, akıllı cihazlarında oyun oynuyorlar ve bitkin düşüp uyuyorlar. Oysa o yedi saati öğrenmekle, projeleri değerlendirmekle, vizyonlarını gözden geçirmekle harcayabilirler. Zamanlarını dijital dedikodu ile harcayanlar da var. Birkaç saatlerini sosyal ağlarda bu şekilde harcıyorlar. Şimdi farkına varmıyorlar ancak 80 yaşına geldiklerinde bunun için gözyaşı dökecekler.”
Bir katılımcının “Kötü bir patronum var” mazereti üzerine Sharma şunları söylüyor: “Patronunuzla anlaşamıyorsunuz diye güzel yapacağınız işten vazgeçmeyin. Patronu unutup, işe odaklanıp daha iyi performans gösterin. ‘Ama’lar ile kendi kendinizi sabote etmeyin. Kendi kendinize engel olmayın. Lider olmanız için rahatsız olmanız gerekiyor. Bu fırsatı değerlendirin. Yol alırken acı çekebilirsiniz ama seçim sizin; ya bütün gün bilgisayar oyunu oynayacaksınız ya da iz bırakan bir lider olacaksınız.”
Mazeretsizlik diyeti
Bu önerileri günlük hayata nasıl adapte edeceğiniz diye soranlar içinde Sharma’nın cevabı var: “Bir davranışın alışkanlık haline gelmesi için onu her gün yapın. Haftada bir iki gün ‘şikayet-mazeret’ diyeti yapın. Ya da on gün boyunca mazeretsiz yaşayın. Sonra bunu birlikte çalıştığınız kişilere de öğretin. Çünkü liderlik bir unvan değil, yaşam ve çalışma tarzıdır.”
Liderliğin başkalarına hizmet etmek olduğunu vurguluyan Sharma, herkesin önce kendi işinin hizmetkarı olduğunu ve rakipleri uyurken ‘Bugün müşterilerime on kat daha fazla hizmet edeceğim’ diyenin başarılı bir lider olabileceğini söylüyor.
Yazı: Yaprak Çetinkaya
Onu, Ferrasini Satan Bilge adlı kitabı ile tanıdık. Ardından “Sen Ölünce Kim Ağlar”, “Aile Bilgeliği”, “Ermiş, Sörfçü ve Patron” ve “Liderlik Bilgeliği” ve daha niceleri geldi. Şimdi de “Unvansız Lider” kitabının dünya turnesini sürdürüyor. Geçtiğimiz aylarda İstanbul’a da uğrayan Robin Sharma’nın yaklaşık üç saat süren seminerinde Pozitif Dergisi de vardı.
Ferrasini Satan Bilge’nin Türkiye’de ilk defa gerçekleştirilen ve sadece belirli sayıda kişinin yararlanabildiği “Büyük Bir Organizasyon Kurmak için Liderlik Vasıfları Kazanma Dersleri” başlıklı seminerinden satırbaşlarını Pozitif Dergisi okuyucuları için derledik.
Robin Sharma seminere “Dünya öğrenenlere aittir” sözleri ile iş hayatında uyur gezer gibi çalışanları, başarıya alışınca öğrenmeyi unutanları şöyle bir silkeleyerek başladı. Ve ardından liderliğin odada kimse yokken, kimse sizi izlemezken ne yaptığınızla ilgili olduğunu söyleyerek bu kavramı yeniden sorgulamamızı sağladı. “Herkes bir gün ölecek. O gün evinizin ya da ofisinizin büyüklüğü ya da başkalarının sizin hakkınızda söyledikleri hiç önemli olmayacak. Ama o güne kadar kaç kişiye dokunduğunuz, kaç kişiye liderlik yapabildiğiniz çok önemli. Eğer bu dünyadan kimseye bir şey öğretmeden gittiyseniz liderlik yapamamışsınız demektir” diyen Sharma liderliği konuşmaktan ibaret sanma yanılgısına da değindi ve ekledi: “Liderler aciliyet içinde işlere sarılır ve çözüm geliştirir. Mağdurlar ise mazeret üretir.” Bir düşünün siz hangisisiniz?
Hem zihniniz hem bedeniniz fit olsun
Gayet fit ve sağlıklı görünen Robin Sharma, hedeflerine ulaşmak isteyenlere düzenli olarak egzersiz yapmalarını da öneriyor. Her sabah yapılacak egzersizin hormon salınımlarını düzenleyerek beynin strese vereceği yanıtları kolaylaştıracağını belirten Sharma, “Yüzün. Yürüyün. Ofiste merdiven çıkın. Sandalyenizden kalkıp duvara dayanarak 10 dakikalık bir egzersiz yapın. Yorgun hissettiğiniz an hareket edin. Yataktan kalkar kalkmaz su için, gün içinde 3 litre su içmeyi önemseyin” diyor.
İYİ BİR İLETİŞİM İÇİN BASİT ÖNERİLER
• İçten gülümseyin.
• “Lütfen” ve “Teşekkür ederim” deyin.
• Sözlerinizi tutun.
• Dinleyin ve o anda olun.
• Sempatik olun.
• Egonuz az, insancıllığınız şişkin olsun.
• Her yere vaktinde gidin.
• İnsanların gözünün içine bakın ve isimleriyle hitap edin.
DİĞERLERİNE ÖNCÜLÜK EDEBİLMEK İÇİN
• Bugünü bir daha yaşamayacaksınız, müteşekkir olun.
• Gerçek servetin sağlık olduğunu unutmayın.
• Başarılı ama yalnız olmayın.
• Yeni bir yaşam tarzı oluşturun.
• Hayat kısa, işe yarayın.
ETKİLEYİCİ BİR LİDER OLMANIN KURALLARI
• Sadece çalışmak için değil, korkmak için de para alıyorsunuz.
• Güvenli şekilde dünün işini tekrar etmek yerine tehlikeli de olsa yeni işler yapın. Korkmayın çünkü başarısız olmadan yaratıcı olunmuyor. Başarısız olunca kendinizi kutlayın çünkü bu sizi başarıya götürecek.
• Herkes lider olabilir.
• Eski liderlik modelleri geçmişte kaldı. Liderlik unvan değil, yaklaşımdır. Titriniz olabilir de olmayabilir de… Önemli olan liderlik dürtülerinizin gelişmesi… Bunu sağlarsanız piyasada çok iyi konumlara sahip olabilirsiniz.
• Her iş değerlidir.
• Yaptığınız işten sıkıldığınızda her gün işe gitmek için 2-3 saat yol gidenleri ya da bir gece önce milyarlarca çocuğun geceyi aç geçirdiğini düşünün. Elinizdekini kaybedince değerini anlayacağınızı unutmayın.
• Liderler yetiştirin.
• Çalışanlarınızı eğitin, onlara koçluk yapın. E-postalarına düzenli bültenler gönderin, seminerlere katılmalarına öncülük edin. Eğitimin gücünü hiç unutmayın. Motive olmuş insanları işe alın.
• Esin, ilham, etki yaratın.
• İnsanlara esin kaynağı olun, onları etkileyin. Konuşmak kolaydır ama uygulamanız önemlidir. Yaptıklarınızla ilham verin.
UNVANSIZ LİDERLERDEN 7 TAKTİK
• Her ne yapıyorsanız işinizi o kadar iyi yapın ki insanlar gözlerini sizden alamasın.
• Minimalist olun. Hayatınızın amacını, tutkularınızı basitleştirin. Küçük hedeflerle ilerleyin. Bugün beş küçük hedefiniz olsun, 12 ayın sonunda 1825 hedefe ulaşmış olun.
• Eleştirileri göz ardı edin, alaycıları görmezden gelin.
• Dikkatinizin dağılmasını engellemek için düzenli olarak teknoloji detoksu yapın.
• İnsanları tanıştığınız andan daha iyi bir durumda terk edin, onlara ilham verin.
• Başarının sizi baştan çıkarmasını önleyin.
• Müşterilerinize beklentilerinin 10 katını vererek onları şaşırtın.
ROBİN SHARMA’DAN ÖNERİLER
• Erken kalkın.
• Dünyanın en iyi liderleri erken kalkıyor; okuyor, koşuyor ya da dua ediyor. Dikkatinizi dağıtacak unsurların en az olduğu 05.00-08.00 arasını değerlendirin. İradenizi kullanarak her gün saat 05.00’te kalkamaya başlayın ve bunu alışkanlığı geliştirin. Böylece bir haftada yaptıklarınızı bir saatte yaptığınızı görüp şaşıracaksınız.
• Gerçek iş yapın.
• Çalışmaya başladığınız andan itibaren ilk 90 dakikanızı gerçek işe ayırın. Internet sitelerinde gezinmeye veya e-posta kontrol etmeye değil…
• Programlı çalışın.
• Gün içinde ne yapacağınızı saatleri ile yazın. Vaktinizi blolara ayırın ve günün sonunda ne kadar çok iş yaptığınıza bir bakın.
• Mazeret üretmeyin.
• En kötü organizasyonun içinde bile mükemmel olun, herkes negatifken siz pozitifseniz bu bir başarıdır.
• Enerjiniz yüksek olsun.
• Enerjisini yüksek olan kişilerin yenilikçi zihniyetleri olduğunu unutmayın. “Yeter” demeyip daha iyisi yapmak için çalışmaya devam edin.
• Pozitif enerji yayın.
• Homurdanmak yerine gülümseyin. Bunu sahtecilik olarak değil, içinizden gelerek yapın.
• Mola verin.
• 90 dakika çalışıp 10 dakika mola verin. Haftada bir gün tatil yaparak yenilenin. Bir gün ofis yerine bir kafeteryadan çalışın.
Pozitif okuyun pozitif kalın!
Türkiye’nin en kapsamlı kişisel gelişim dergisi Pozitif’in ikinci sayısı çıktı. Sinan Yağmur Mevlana’nın hayatını, Robin Sharma liderlik ruhunu, Nil Gün dokunmanın etkisini, Aret Vartanyan inanmanın gücünü anlattı. Pin kodu kaderin şifresi mi? Ego serbest bırakılabilir mi? Stresin panzehiri meditasyon mu? Bu soruların yanıtları ve çok daha fazlası Pozitif’in yeni sayısında. Beden sağlığı kadar ruh ve zihin sağlığına önem verenlerin dergisi Pozitif; hayata bakış açınızı yönlendirecek, sezgilerinizi güçlendirecek, farkındalığınızı artırmanızı sağlayacak.
Pozitif’in okurlarına bir de hediyesi var: Orijinal Yoga Sistemi kitapçığı... Kaçırmayın, tükenmeden alın...
Online seminerler veriyor, kayıtlı kullanıcılarına düzenli bültenler gönderiyor ancak Robin Sharma teknolojinin ve internetin sınırsız kullanıldığında başarıya ve başarılı bir lider olmaya engel olduğunu da söylemeden geçemiyor. Yaşadığımız çağı “dramatik dikkatsizlik çağı” olarak niteleyen Sharma, “Hiçbir şey yapmamakla meşgulüz. Gerçek iş yerine sahte işler yapıyoruz çünkü sosyal ağlarda yaratıcı iş üretemiyoruz, sadece meşgulmüş gibi görünüyoruz. Yapmanız gereken tek şey ise günde bir saat akıllı telefonunuzu kapatmak! Her gün bir saat teknolojisiz yaşamayı deneyin. Her gün çalışmaya başladığınız ilk 90 dakikayı, en verimli bu süreyi e-postalarınızı okuyarak değil yaratıcı faaliyetlerle değerlendirin” diyor.
Kendimizle yüzleştik
“En büyük mazeretleriniz nelerdir?” diyerek katılımcıları kendileri ile yüzleşmeye çağıran Sharma, mazeret üreterek ve başkalarını suçlayarak liderlik gücümüzü bu alanlara aktarıp boşa harcadığımızı vurguluyor. “Küresel ekonomiden şikayet etmek yerine kendi ekonominizi yaratın. O kadar iyi olun ki küresel ekonomi sizi göz ardı edemesin. Oysa çoğu insan piyasayı suçlamayı tercih ediyor, çok azı ise dünyaca tanınıyor. Vasat kalanlar kendilerini vasatlığa adayanlar oluyor. Kendini zanaata adayanlar liderlik unvanını hak ediyor ” diyen Robin Sharma devam ediyor: “Dünya artık düşünmez oldu. Siz bir durup düşünün; mazeretleriniz nedir? Zamansızlık mı? Uçak seyahatlerinde iş adamları görüyorum, yedi saat boyunca yiyip içiyorlar, akıllı cihazlarında oyun oynuyorlar ve bitkin düşüp uyuyorlar. Oysa o yedi saati öğrenmekle, projeleri değerlendirmekle, vizyonlarını gözden geçirmekle harcayabilirler. Zamanlarını dijital dedikodu ile harcayanlar da var. Birkaç saatlerini sosyal ağlarda bu şekilde harcıyorlar. Şimdi farkına varmıyorlar ancak 80 yaşına geldiklerinde bunun için gözyaşı dökecekler.”
Bir katılımcının “Kötü bir patronum var” mazereti üzerine Sharma şunları söylüyor: “Patronunuzla anlaşamıyorsunuz diye güzel yapacağınız işten vazgeçmeyin. Patronu unutup, işe odaklanıp daha iyi performans gösterin. ‘Ama’lar ile kendi kendinizi sabote etmeyin. Kendi kendinize engel olmayın. Lider olmanız için rahatsız olmanız gerekiyor. Bu fırsatı değerlendirin. Yol alırken acı çekebilirsiniz ama seçim sizin; ya bütün gün bilgisayar oyunu oynayacaksınız ya da iz bırakan bir lider olacaksınız.”
Mazeretsizlik diyeti
Bu önerileri günlük hayata nasıl adapte edeceğiniz diye soranlar içinde Sharma’nın cevabı var: “Bir davranışın alışkanlık haline gelmesi için onu her gün yapın. Haftada bir iki gün ‘şikayet-mazeret’ diyeti yapın. Ya da on gün boyunca mazeretsiz yaşayın. Sonra bunu birlikte çalıştığınız kişilere de öğretin. Çünkü liderlik bir unvan değil, yaşam ve çalışma tarzıdır.”
Liderliğin başkalarına hizmet etmek olduğunu vurguluyan Sharma, herkesin önce kendi işinin hizmetkarı olduğunu ve rakipleri uyurken ‘Bugün müşterilerime on kat daha fazla hizmet edeceğim’ diyenin başarılı bir lider olabileceğini söylüyor.
Yazı: Yaprak Çetinkaya
Onu, Ferrasini Satan Bilge adlı kitabı ile tanıdık. Ardından “Sen Ölünce Kim Ağlar”, “Aile Bilgeliği”, “Ermiş, Sörfçü ve Patron” ve “Liderlik Bilgeliği” ve daha niceleri geldi. Şimdi de “Unvansız Lider” kitabının dünya turnesini sürdürüyor. Geçtiğimiz aylarda İstanbul’a da uğrayan Robin Sharma’nın yaklaşık üç saat süren seminerinde Pozitif Dergisi de vardı.
Ferrasini Satan Bilge’nin Türkiye’de ilk defa gerçekleştirilen ve sadece belirli sayıda kişinin yararlanabildiği “Büyük Bir Organizasyon Kurmak için Liderlik Vasıfları Kazanma Dersleri” başlıklı seminerinden satırbaşlarını Pozitif Dergisi okuyucuları için derledik.
Robin Sharma seminere “Dünya öğrenenlere aittir” sözleri ile iş hayatında uyur gezer gibi çalışanları, başarıya alışınca öğrenmeyi unutanları şöyle bir silkeleyerek başladı. Ve ardından liderliğin odada kimse yokken, kimse sizi izlemezken ne yaptığınızla ilgili olduğunu söyleyerek bu kavramı yeniden sorgulamamızı sağladı. “Herkes bir gün ölecek. O gün evinizin ya da ofisinizin büyüklüğü ya da başkalarının sizin hakkınızda söyledikleri hiç önemli olmayacak. Ama o güne kadar kaç kişiye dokunduğunuz, kaç kişiye liderlik yapabildiğiniz çok önemli. Eğer bu dünyadan kimseye bir şey öğretmeden gittiyseniz liderlik yapamamışsınız demektir” diyen Sharma liderliği konuşmaktan ibaret sanma yanılgısına da değindi ve ekledi: “Liderler aciliyet içinde işlere sarılır ve çözüm geliştirir. Mağdurlar ise mazeret üretir.” Bir düşünün siz hangisisiniz?
Hem zihniniz hem bedeniniz fit olsun
Gayet fit ve sağlıklı görünen Robin Sharma, hedeflerine ulaşmak isteyenlere düzenli olarak egzersiz yapmalarını da öneriyor. Her sabah yapılacak egzersizin hormon salınımlarını düzenleyerek beynin strese vereceği yanıtları kolaylaştıracağını belirten Sharma, “Yüzün. Yürüyün. Ofiste merdiven çıkın. Sandalyenizden kalkıp duvara dayanarak 10 dakikalık bir egzersiz yapın. Yorgun hissettiğiniz an hareket edin. Yataktan kalkar kalkmaz su için, gün içinde 3 litre su içmeyi önemseyin” diyor.
İYİ BİR İLETİŞİM İÇİN BASİT ÖNERİLER
• İçten gülümseyin.
• “Lütfen” ve “Teşekkür ederim” deyin.
• Sözlerinizi tutun.
• Dinleyin ve o anda olun.
• Sempatik olun.
• Egonuz az, insancıllığınız şişkin olsun.
• Her yere vaktinde gidin.
• İnsanların gözünün içine bakın ve isimleriyle hitap edin.
DİĞERLERİNE ÖNCÜLÜK EDEBİLMEK İÇİN
• Bugünü bir daha yaşamayacaksınız, müteşekkir olun.
• Gerçek servetin sağlık olduğunu unutmayın.
• Başarılı ama yalnız olmayın.
• Yeni bir yaşam tarzı oluşturun.
• Hayat kısa, işe yarayın.
ETKİLEYİCİ BİR LİDER OLMANIN KURALLARI
• Sadece çalışmak için değil, korkmak için de para alıyorsunuz.
• Güvenli şekilde dünün işini tekrar etmek yerine tehlikeli de olsa yeni işler yapın. Korkmayın çünkü başarısız olmadan yaratıcı olunmuyor. Başarısız olunca kendinizi kutlayın çünkü bu sizi başarıya götürecek.
• Herkes lider olabilir.
• Eski liderlik modelleri geçmişte kaldı. Liderlik unvan değil, yaklaşımdır. Titriniz olabilir de olmayabilir de… Önemli olan liderlik dürtülerinizin gelişmesi… Bunu sağlarsanız piyasada çok iyi konumlara sahip olabilirsiniz.
• Her iş değerlidir.
• Yaptığınız işten sıkıldığınızda her gün işe gitmek için 2-3 saat yol gidenleri ya da bir gece önce milyarlarca çocuğun geceyi aç geçirdiğini düşünün. Elinizdekini kaybedince değerini anlayacağınızı unutmayın.
• Liderler yetiştirin.
• Çalışanlarınızı eğitin, onlara koçluk yapın. E-postalarına düzenli bültenler gönderin, seminerlere katılmalarına öncülük edin. Eğitimin gücünü hiç unutmayın. Motive olmuş insanları işe alın.
• Esin, ilham, etki yaratın.
• İnsanlara esin kaynağı olun, onları etkileyin. Konuşmak kolaydır ama uygulamanız önemlidir. Yaptıklarınızla ilham verin.
UNVANSIZ LİDERLERDEN 7 TAKTİK
• Her ne yapıyorsanız işinizi o kadar iyi yapın ki insanlar gözlerini sizden alamasın.
• Minimalist olun. Hayatınızın amacını, tutkularınızı basitleştirin. Küçük hedeflerle ilerleyin. Bugün beş küçük hedefiniz olsun, 12 ayın sonunda 1825 hedefe ulaşmış olun.
• Eleştirileri göz ardı edin, alaycıları görmezden gelin.
• Dikkatinizin dağılmasını engellemek için düzenli olarak teknoloji detoksu yapın.
• İnsanları tanıştığınız andan daha iyi bir durumda terk edin, onlara ilham verin.
• Başarının sizi baştan çıkarmasını önleyin.
• Müşterilerinize beklentilerinin 10 katını vererek onları şaşırtın.
ROBİN SHARMA’DAN ÖNERİLER
• Erken kalkın.
• Dünyanın en iyi liderleri erken kalkıyor; okuyor, koşuyor ya da dua ediyor. Dikkatinizi dağıtacak unsurların en az olduğu 05.00-08.00 arasını değerlendirin. İradenizi kullanarak her gün saat 05.00’te kalkamaya başlayın ve bunu alışkanlığı geliştirin. Böylece bir haftada yaptıklarınızı bir saatte yaptığınızı görüp şaşıracaksınız.
• Gerçek iş yapın.
• Çalışmaya başladığınız andan itibaren ilk 90 dakikanızı gerçek işe ayırın. Internet sitelerinde gezinmeye veya e-posta kontrol etmeye değil…
• Programlı çalışın.
• Gün içinde ne yapacağınızı saatleri ile yazın. Vaktinizi blolara ayırın ve günün sonunda ne kadar çok iş yaptığınıza bir bakın.
• Mazeret üretmeyin.
• En kötü organizasyonun içinde bile mükemmel olun, herkes negatifken siz pozitifseniz bu bir başarıdır.
• Enerjiniz yüksek olsun.
• Enerjisini yüksek olan kişilerin yenilikçi zihniyetleri olduğunu unutmayın. “Yeter” demeyip daha iyisi yapmak için çalışmaya devam edin.
• Pozitif enerji yayın.
• Homurdanmak yerine gülümseyin. Bunu sahtecilik olarak değil, içinizden gelerek yapın.
• Mola verin.
• 90 dakika çalışıp 10 dakika mola verin. Haftada bir gün tatil yaparak yenilenin. Bir gün ofis yerine bir kafeteryadan çalışın.
Pozitif okuyun pozitif kalın!
Türkiye’nin en kapsamlı kişisel gelişim dergisi Pozitif’in ikinci sayısı çıktı. Sinan Yağmur Mevlana’nın hayatını, Robin Sharma liderlik ruhunu, Nil Gün dokunmanın etkisini, Aret Vartanyan inanmanın gücünü anlattı. Pin kodu kaderin şifresi mi? Ego serbest bırakılabilir mi? Stresin panzehiri meditasyon mu? Bu soruların yanıtları ve çok daha fazlası Pozitif’in yeni sayısında. Beden sağlığı kadar ruh ve zihin sağlığına önem verenlerin dergisi Pozitif; hayata bakış açınızı yönlendirecek, sezgilerinizi güçlendirecek, farkındalığınızı artırmanızı sağlayacak.
Pozitif’in okurlarına bir de hediyesi var: Orijinal Yoga Sistemi kitapçığı... Kaçırmayın, tükenmeden alın...