Neden bu kadar duygusalım? Duygusal olmanızın 9 nedeni

Mutlu, heyecanlı veya üzgün hissetmek hayatın bir parçasıdır. Duygular aynı kalır ancak hepimiz onları farklı şekilde işleriz. Ailenizden veya arkadaşlarınızdan daha duygusal hissettiğiniz zamanlar olabilir. Çok duygusal olmakta yanlış bir şey yoktur çünkü bazen bu genlerinizden de kaynaklanıyor olabilir. Ancak çok duygusal olmanın nedenleri bunun ötesine geçer. Hormonlarınız veya çocukluk deneyimleriniz, insanlara tepki verme şeklinizde rol oynayabilir. Ayrıca bir sağlık durumundan da kaynaklanıyor olabilir, bu nedenle nedenini bilmek çok önemlidir.

AŞIRI DUYGUSAL OLMANIN BELİRTİLERİ NELERDİR?

• Sık ruh hali değişimleri
• Duyguları kontrol etmede zorluk Eleştiriye veya reddedilmeye karşı artan hassasiyet
• Dürtüsellik
• Sık ağlama nöbetleri
• Sinirlilik
• Duygular tarafından bunalmış hissetme
• Strese tepki olarak baş ağrısı veya mide ağrısı gibi fiziksel semptomlar yaşama.

AŞIRI DUYGUSAL OLMANIN NEDENLERİ NELERDİR?

1. Biyolojik faktörler

Genetik yatkınlıklar: Duygusal olarak daha hassas olma eğilimini miras alabilirsiniz. ABD Ulusal Tıp Kütüphanesi'ne göre genetik, mizacınızın yüzde 20 ila 60'ını belirlemeye yardımcı olabilir. Bunun nedeni, ebeveynlerinizden aldığınız genlerin, ruh halinizi yönetmeye yardımcı olan serotonin ve dopamin gibi beyninizdeki kimyasalları etkileyebilmesidir.

Hormonal dengesizlikler: Birçok kadın ergenlik, adet dönemi, hamilelik veya menopoz sırasında bir duygu iniş çıkışları yaşar. Bu hormonal değişiklikler, normalden daha kaygılı veya tepkisel hissetmenize neden olabilir. Örneğin, stres hormonu olan yüksek kortizol seviyeleri, kendinizi daha gergin hissetmenize neden olabilir.

2. Çocukluk deneyimleri

Travma: Çocukken istismara uğramak veya şiddete tanık olmak gibi bir travma yaşadıysanız, bu duygusal stresin ağırlığını yetişkinliğe taşımak gibi olabilir. Uzman, bunun sizi tehlikeye karşı daha uyanık ve strese karşı daha tepkisel hale getirebileceğini söylüyor.

İhmal: Yeterli duygusal veya fiziksel bakım olmadan büyümek, kendinizi güvende ve emniyette hissetmenizi zorlaştırabilir. Bu temel olmadan, duygularınızı yönetmek ve sağlıklı ilişkiler kurmak zor olabilir.

Tutarlı olmayan ebeveynlik stilleri: Kuralların ve tepkilerin öngörülemez şekilde değiştiği bir evde yaşadıysanız, bu sizi dengesiz hissettirebilir ve duygularınızla nasıl başa çıkacağınız veya başkalarına nasıl güveneceğiniz konusunda emin olamayabilirsiniz.

3. Kişilik özellikleri

Yüksek hassasiyet: Çok hassassanız, her şeyi diğerlerinden daha derinden deneyimlediğinizi hissedebilirsiniz. Hem sevinçler hem de üzüntüler bunaltıcı gelebilir ve günlük durumları daha duygusal olarak yüklü hale getirebilir.

Nevrotiklik: Bu kişilik özelliği, sıklıkla kaygılı, ruh hali değişken veya güvensiz hissedebileceğiniz anlamına gelir. Bu duygular, strese ve olumsuz olaylara daha güçlü tepki vermenize neden olabilir.

4. Stresli yaşam olayları Büyük yaşam değişiklikleri:

Büyük yaşam değişiklikleri: İşinizi kaybetmek, boşanmak veya sevdiğiniz birini kaybetmek gibi büyük değişiklikler duygusal dünyanız üzerinde büyük bir etkiye sahip olabilir. Bu olaylar normallik duygunuzu bozabilir ve sizi strese karşı daha hassas hale getirebilir.

Sürekli stres faktörleri: Finansal sıkıntılar veya devam eden ilişki sorunları gibi sürekli baskılar zamanla sizi yıpratabilir. Bu kronik stres duygusal tepkilerinizi daha yoğun hale getirebilir.

5. Ruh sağlığı bozuklukları Anksiyete bozuklukları:

Bir anksiyete bozukluğuyla yaşıyorsanız, sürekli endişe ve korku günlük durumları daha bunaltıcı hale getirebilir ve duygusal tepkilerinizi artırabilir.

Depresyon: Depresyonla yaşamak, genellikle derin bir üzüntü, umutsuzluk veya sinirlilik hissedebileceğiniz anlamına gelir. Bu duygular duygularınızı yönetmeyi zorlaştırabilir ve daha yoğun tepkilere yol açabilir.

Sınırda Kişilik Bozukluğu (BPD): Yoğun, genellikle kontrol edilemeyen duygularla karakterizedir. Uzman, ruh hali değişimlerinin ve istikrarsız ilişkilerin duygusal düzenlemeyi özellikle zorlaştırabileceğini söylüyor.

6. Çevresel etkiler

Kültürel normlar: İçinde büyüdüğünüz kültür, duygularınızı nasıl ifade ettiğinizi ve yönettiğinizi şekillendirebilir. Bazı kültürler duygusal kısıtlamaya değer verirken, diğerleri duygusal tepkilerinizi etkileyebilecek açık ifadeyi teşvik eder.

Toplumsal baskılar: Başarılı olma veya belirli bir imajı koruma beklentileri ekstra stres yaratabilir. Bu baskı, duygularınızı yönetmeyi daha da zorlaştırabilir.

Akran etkileri: Etrafınızdaki insanlar duygusal sağlığınızı büyük ölçüde etkileyebilir. Olumlu ilişkiler sizi destekleyebilirken, olumsuz etkiler duygusal istikrarsızlığı artırabilir.

7. İlişki dinamikleri

Sağlıksız ilişkiler: Çatışma, manipülasyon veya tacizle dolu ilişkilerde olmak duygusal tepkiyi artırabilir ve duygusal olarak istikrarlı kalmayı zorlaştırabilir.

Çatışmalar: Sevdiklerinizle sık sık tartışmak gergin bir ortam yaratabilir ve duygularınızı kontrol altında tutmanızı zorlaştırabilir.

Eş-bağımlılık: Eş-bağımlı bir ilişkide, duygusal destek için başka birine çok fazla güvenmek kargaşaya yol açabilir ve duygularınızı tek başınıza yönetmenizi zorlaştırabilir.

8. Madde bağımlılığı

Dr. Ghosh, stresle başa çıkmak için alkol veya uyuşturucu gibi maddeler kullanmanın beyninizin duyguları düzenleme yeteneğini bozabileceğini söylüyor. Bu, ruh hali değişimlerine ve daha yoğun duygusal tepkilere yol açabilir.

9. Nörolojik durumlar

Dikkat Eksikliği/Hiperaktivite Bozukluğu: DEHB, duyguları yönetmeyi zorlaştırabilir. Dürtüsellik ve odaklanma zorluğu, daha reaktif duygusal tepkilere yol açabilir.

Otizm Spektrum Bozuklukları: Otizm spektrumundaysanız, duyguları çok yoğun bir şekilde deneyimleyebilir ve bunları anlayıp ifade etmekte zorluk çekebilirsiniz; bu da duygusal hassasiyete katkıda bulunur.