Rahim ağzı kanseri aşıyla önlenebilir!

Durumun ciddiyetinin farkında mısınız?

En sık görülen birinci kanser türü meme kanseri, ikincisi ise rahim ağzı kanseri. Dünyada her yıl yaklaşık 500 bin kadına rahim ağzı kanseri teşhisi konuyor ve 250 bin kadın rahim ağzı kanseri nedeniyle hayatını kaybediyor. Hayır, amacımız felaket tellallığı yapmak değil elbette; bu istatistikleri, durumun ciddiyetini kavramanız, hem kendiniz hem de eşiniz ve çocuklarınız adına önlem almanız için anlatıyoruz. Daha doğrusu biz size anlatmadan önce, Teksen Çamlıbel, Ayşe Arman’a anlattı. Bu ciddi konuyu, keyifli bir sohbete dönüştüren Ayşe Arman, halkın dili oldu ve Çamlıbel’e konu ile ilgili akla takılan her şeyi sordu. Biz de Çamlıbel’den öğrendiklerimizi sizinle paylaşmak istedik.

HPV nedir? Nelere sebep olur?

HPV son derece yaygın, bulaşıcı ve belirti göstermeyen bir virüs. Belirti göstermediği için insan, başka kişilere kolayca bulaştırabiliyor. HPV’nin 100’den fazla çeşidi var, fakat bunların hepsi kansere neden olmuyor. Her 10 kadından birinde şu anda HPV virüsü var. Her 10 kadından sekizi 50 yaşına kadar bu virüsle mutlaka karşılaşacak. Ancak vücut kendiliğinden bu virüsleri yenebiliyor. Eğer yenemezse, yıllar sonra rahim ağzı kanseri olarak bize dönme ihtimali var. İşte rahim ağzı kanseri, bu virüsün neden olduğu anormal hücrelerin çoğalması ile gerçekleşiyor. Bu, genellikle uzun yıllar alıyor, ancak nadir durumlarda kısa süre içinde de gelişebiliyor. Rahim ağzı kanseri, ölümle sonuçlanabildiği gibi, tedavi edilmezse doğurganlığı da etkileyebiliyor. HPV’nin çok önemli bir sonucu da genital siğiller. Bazı HPV tipleri de son zamanlarda sıklıkla görülen genital siğillere sebep oluyor. Tedavisi mümkün ama çok sancılı bir süreç. Tedavi edilse bile sıklıkla kendini tekrarlayabiliyor. Genital siğil, kadında ciddi psikolojik baskı yaratıyor.

Nasıl bulaşıyor?
Prof. Dr. Teksen Çamlıbel, HPV virüsü nasıl bulaşır sorusuna, esprili bir şekilde, “Her şeyin başı, tüm kötülüklerin babası erkekler” diyor. Kısacası, kadınlar virüsü erkeklerden kapıyor! İki ay önce de 12 yıl önce de virüsün vücudunuza girmiş olma ihtimali söz konusu olabilir. Örneğin, beş yıl önceki bir birlikteliğiniz nedeniyle, beş yıl sonra hastalığa yakalanabilirsiniz. Bu nedenle hiçbir zaman, “Tek eşliyim, ben bu hastalığa yakalanmam” mantığıyla hareket etmek doğru değil. Önceki ilişkiler yok sayılmıyor ne yazık ki! Cinsellik dışında, doğum esnasında bebeğe geçebilme ihtimali de var. Temas yoluyla bulaştığı için, bakıcıdan bebeğe geçebildiği bile söyleniyor. Hatta, yapılan araştırmalar, virüsün 72 saat yaşadığını gösteriyor. Bu da bizi tuvaletlerden, küvetten bile bulaşma ihtimalinin söz konusu olduğu fikrine yöneltiyor. Kısacası, yüzde 90 cinsel temasla, yüzde 10 farklı yollarla bulaşıyor.

Belirtileri neler?
Çoğu zaman, ileri aşamaya gelinceye kadar bir belirti vermiyor. İlerleyince ise, aşırı vajinal kanama, ilişki sırasında acı, akıntı ve ağrı görülüyor!

Nasıl önlem almalıyız?

Demek ki, bir kez bile cinsel temasta bulunmuş olmak, bu kansere yakalanabilme ihtimali olduğunu gösteriyor. Üstelik prezervatifle bu virüsten korunmak da mümkün değil. Öyleyse, sürekli tetikte olmak, düzenli olarak PAP smear testi yaptırmak şart. Ama en etkili yöntemin aşı olduğunu söylemeliyiz. Aşı, 2006 yılında onaylandı, 2007 yılından beri Türkiye’de de yapılıyor.

Aşı için bir yaş dönemi var mı?

Aşı ile ilgili en çok kafa karıştıran mevzu, yaş konusu. Aşı ilk çıktığında “9-26 yaş arasında yapılırsa etkili oluyor” denilmişti ancak Prof. Dr. Çamlıbel, “27’nin, 40’ın suçu ne?” diyor ve ekliyor: “Ne kadar genç yapılırsa o kadar iyi; çünkü cinsel temas yaşamadan yapılırsa, virüsü hiç kapmamış oluyorsunuz. Yani genç kızları erken yaşta korursak, erkekleri de korumuş oluyoruz. Fakat, ‘Siz 40’sınız, yapılmaz’ diye bir şey de yok. HPV virüsünü kendi bağışıklık sisteminiz sayesinde farkında olmadan ya da tedavi ile bir kez yenmiş olabilirsiniz ancak bir daha olursa yenemeyebilirsiniz. Bu yüzden, her yaşta, hatta kanser hastalarına bile yaptırılmasını öneriyoruz. Ayrıca, ben erkeklere de yapılmasını tavsiye ediyorum. Erkeklerin de penis kanseri olması ihtimali söz konusu!”

Aşının yan etkisi var mı?
Bugüne kadar 35 milyon kadında denenen aşının olumsuz bir etkisinin olmadığı söyleniyor. Bu aşının piyasada iki türü var. HPV’nin 2 tipine karşı koruyan aşı, rahim ağzı kanserine karşı etkili. HPV’nin 4 tipine karşı koruyan aşı rahim ağzı kanseri, vajinal kanser ve vulva kanseri ve genital siğillere karşı etkili. Aşı, altı ay içinde, iki ayda bir olmak üzere üç kez uygulanıyor ve ömür boyu koruması bekleniyor. Gebelikte kullanımı ise şu an için tavsiye edilmiyor. Fiyatına gelince... Teksen Çamlıbel, “Bir kadının kuaföre gidip saçlarını röfle yaptırıp bakım uygulatması kadar” diyerek, mesajını da veriyor!

Ayşe Arman “Ben aşıyı yaptırdım. Korunmanın etkin bir yolu varken, neden bu önlemi almayalım. Düzenli olarak PAP smear testi yaptırmayı da unutmayalım.”

Pınar Altuğ ve Yağmur Atacan'ın kızları Su 15 yaşına girdi! Eşi ve kızlarıyla Mauritius'a giden Sinem Kobal'dan yeni kareler İşte Öyle Bir Geçer Zaman ki'nin Osman'ı Emir Berke Zincidi 90'lı yılların yakışıklısıydı... İşte Kaan Girgin'in son hali... 'Kızılcık Şerbeti'nden yeni 2. fragman: Daha önce tanışmış mıydık Demet Şener: Sevgilime gönülden bağlıyım, evlilik şart değil