Satrançla büyüsün

Bilgisayar, tablet, cep telefonu ile oynamasından şikayetçi misiniz? Acaba onu farklı oyunlara yönlendirmediğiniz için teknolojiye koşuyor olabilir mi? Peki birlikte satranç oynamaya ne dersiniz? Rekabeti, mücadeleyi, sabrı, konsantrasyonu, ona en güvenli şekilde öğretin.

Ne zaman ve nasıl başlamalı?
Satranç oynamak eğlenceli ama zor. Bu nedenle başlama yaşı okul çağında ya da yakınında olmalı. Yani 6-7 ve daha üstü yaşlar uygun. 4-5 yaşlarında daha büyük yaş tepkisi veren, öğrenmeye yatkın çocuklar da başlayabilir. Satranç uzun bir sürede öğrenilebiliyor, başlangıçta çocuklar satranç taşlarına ilgi duyuyor, onları bir çeşit oyuncak gibi görüyor daha sonra öğrenmeye başlıyor. Çocuğunuzun okulunda satranç etkinliği ya da dersleri varsa onu bu konuda destekleyin. Satranç kitapla da öğrenilebiliyor. Tabii doğru kitabı seçmek önemli. Profesyonel birinden destek almak da öğrenmenin diğer pratik yolu. Bu kolay bir seçenek ama mali boyutu var. Bunu aşıp doğru eğitmenler bulabiliyorsanız iyi sonuç alabilirsiniz. Motive etmek ve daha güzel bir başlangıç için ise bu konuda çekilmiş filmler ideal.

Hangi film, hangi kitap?
Satranç filmleri konusunda uzmanlaşan Prof. Dr. Ergin Çiftçi, “Bugüne dek satranç konusunda çekilmiş çok sinema filmi var. Filmlerin izlenebileceği yaş sınırına dikkat edilmesi kaydıyla bu filmler anne-babalar ve çocuklar tarafından ayrı ayrı veya birlikte keyifle izlenebilir” diyor ve şu filmleri öneriyor: “Masum Hamleler (Searching for Bobby Fischer, 1993), Güney Bronx Şövalyeleri (Knights of the South Bronx, 2005), Küçük Dahi (Vitus, 2006) ve Çok Yaşa Kraliçe (Lang Leve de Koningin, 1995) küçük çocuklar için uygun filmler. Fresh (Fresh, 1994), Lujin Savunması (The Luzhin Defence, 2000), Satranç Kraliçesi (Joueuse, 2009), Flaman Tablosu (Uncovered, 1994) ve Satranç Oyuncuları (Shatranj Ke Khilari, 1977) daha büyük çocuklar için eğitici ve eğlendirici alternatifler.

Türkiye Satranç Federasyonu’nun tavsiye ettiği kitaplar:
• Adım Adım Satranç, Dr. M. Sabri Koçak
• Satranç Okulu 1a, 1b, 2 Alper Efe Ataman, A naliz Yayıncılık
• Büyük Usta Gibi Düşün, A lexsandr Kotov,
• Satranç Mirası, Serhan Guliev, TSF Yayını
*Kitaplar TSF’den temin edilebilir.

Ekran başında satranç
Bilgisayardan oynanmadığı sürece satrancın çocukların sosyalleşmesine katkısı büyük. Okullarda açılan satranç kulüplerinde ya da dışarıdaki satranç okullarında çocuk hem yaşıtları hem de değişik yaştaki insanlarla iletişime geçiyor, onları yeniyorsa özgüveni artıyor, onlarla iletişim kurmayı, davranışlarını analiz etmeyi, onları tanımayı öğreniyor. Yeni arkadaşlıklar ve dostluklar kazanıyor. TSF yetkilileri, “Satranç düzeyi ve yaş bakımından belli bir olgunluğa gelmeden ekran başında satranç oynamayı tavsiye etmiyoruz. İşin sosyal yanı eksik kaldığı gibi internet ortamında oynadığınızda bilgisayarla mı insanla mı oynadığınızı bilemiyorsunuz. Ancak ortam bulunamadığı zaman ekran başı bir çözüm olabilir” diyor. Öte yandan ekran başında uluslararası önemli yarışmaları izlemek keyifli ve yararlı. Bunun için de çocuğun en azından orta düzey satranç bilgisine erişmiş olması gerekiyor. Eğer aile ortamında ve okul çevresinde satranç bilen biri yoksa çocuğunuzu satrancokulu.com’a yönlendirebilirsiniz. Buradan programlar ve eğitim diskleri temin edilebiliyor. Yabancı sitelerden chess24.com başarılı, chessclub. com ve playchess.com da güzel ama ücretli olan diğer siteler arasında.Yazı: Mürsel Çavuş

Satranç bilinen en eski strateji oyunlarından biri. Tarihi 1500 yıl öncesine uzanan ve ilk başlarda savaş stratejisi olarak ortaya çıkan satranç, iki oyuncu arasında, 8×8’lik kare bir alan üzerinde her birinin işlevi farklı iki renk taşla oynanıyor. Bu oyun yüzyıllarca değişik ortamlarda oynandı ve son yüzyılda Avrupa’nın entelektüelleri arasında dünyanın en popüler oyunlarından biri haline geldi. Hatta soğuk savaş döneminde Rusya ile Amerika arasında oynanacak satranç maçı o kadar önem kazandı ki, ABD başkanı bile devreye girdi. Bu ülkeler satrancı zekanın gövde gösterisi olarak algılıyorlardı. Soğuk savaşın ardından da bu kez ‘bilgisayar mı, insan zekası mı?’ tartışmaları başladı. Garri Kasparov’un sadece satranç oynamak için geliştirilen Deep Blue (Derin Mavi) ile maç yapması bu oyunu tüm dünyada ana haber bültenlerine taşıyacak kadar önemliydi. 1996’da yapılan ilk maçı Kasparov kazandı. IBM Deep Blue’yu biraz daha geliştirdi, üç dakikada 60 milyar hamleyi hesaplar hale getirince, 1997’de yapılan maçta bu kez Deep Blue Kasparov’u yendi. 

Neden satranç? 
Oyunun amacı rakip şahı mat etmek, bunu yapabilmek ve oyunu kazanabilmek hamle kombinasyonlarına dayanıyor. Yüzlerce hamleyi düşünmek, rakibinizin ne yapacağını tahmin edebilmek, kazanmak için strateji geliştirmek… İşte bunlar çocukları hayata hazırlıyor. Türkiye Satranç Federasyonu’nda (TSF) Yayın Kurulu Başkanı olan M. Sabri Koçak, “Oyun ve didişme çocukları hayata hazırlama provası. Satranç bir yanıyla oyun, diğer yandan da   eniş literatüre sahip sistemli ve pratik bilgileri içeren, sabır, konsantrasyon, öngörü yeteneklerini gerektiren bir uğraş. Aynı zamanda sosyal bir etkinlik. Bu yüzden çocuğun sosyalleşmesi ve düşünsel yeteneklerini geliştirmesi bakımından kazanım sağlıyor. Daha da önemlisi zor bir dalın eğlenceli bir oyun olması sayesinde çocukların oynarken öğrenme disiplini edinmesini sağlıyor” diyor. Son dönemlerde çocukların oyun deyince bilgisayarı, tablet ya da cep telefonunu akıllarına getirmeleri aslında onların gündelik yaşamla ve anne-babalarıyla bağını azaltıyor. Anne-babaların çocuklarına satranç öğretirken birlikte kaliteli zaman geçirmeleri, sosyalleşmeleri büyük avantaj. Satranç, fiziksel güç gerektirmediği için değişik yaşta insanların çekişebileceği keyifli bir ortam sunuyor, çocuk ailesinin güvenli ortamında rekabeti, mücadeleyi öğreniyor, ortak bir dil yakalıyor.

Pınar Altuğ ve Yağmur Atacan'ın kızları Su 15 yaşına girdi! Eşi ve kızlarıyla Mauritius'a giden Sinem Kobal'dan yeni kareler İşte Öyle Bir Geçer Zaman ki'nin Osman'ı Emir Berke Zincidi 90'lı yılların yakışıklısıydı... İşte Kaan Girgin'in son hali... 'Kızılcık Şerbeti'nden yeni 2. fragman: Daha önce tanışmış mıydık Demet Şener: Sevgilime gönülden bağlıyım, evlilik şart değil