Ya sonra? Bir aşkı geride bıraktık, şimdi yeni başlangıçların sırası. Ama nasıl olacak?
Aşkın final sahnesine şahitlik ediyor ve tüm yaşananları heybemize koyarak yola devam ediyoruz. Romantik duyguların sonunda, umutlu bir ‘yeniden başlama’ motivasyonunu beraber arıyoruz. Ayrılık sonrası yeniden başlangıç süreci nasıl olur?
Romantik duyguların sonunda, umutlu bir ‘yeniden başlama’ motivasyonu. Biten iyisiyle kötüsüyle bitti. Şimdi yeni başlangıçlarda sıra. Ama nasıl olacak?
Yazı: Baran Alışkan
Zorlu bir ilişki, sorunlu bir evlilik, bitmiş bir aşk, belirsiz bir flört, toksik bir hikaye, platonik bir sevda veya diğer tanıdık tecrübeler. Her şeye rağmen kaçınılmaz bir son ya da kaçındığımız final sahnesi. Yaşananları önemli deneyimler olarak heybemize koyuyor ve o malum şarkının sözlerini Ajda Pekkan gibi mırıldanıyoruz: ‘Bugünün bir de yarını var. Mutluyduk belki, bugüne kadar... Ya sonra?’ Fakat bu kez, ‘ne yaparım senden sonra?’ demeden.
SONUN BAŞLANGICI
Bir aşkın finalinde ekranda beliren ‘SON’ yazısına bakakalıyoruz. Bu son kararı, kimin tarafından verilmiş olursa olsun artık hepimiz için bir son ve yanı sıra bir başlangıç. Evet, klişeleri her ne kadar sevmesek de onlarsız yapamıyoruz. Her son, bir başlangıçtır. Başlamadan önce ise ekranda beliren ‘son’ ile emeği geçenlere teşekkür ediyoruz. Tüm güzel anılara, kızgınlıklara ve yaşananlara da. Şimdi, fonda Oğuzhan Koç şöyle diyor: ‘Bir şey öğrendiysem eğer, karşılığı yokmuş meğer. Her aşk gibi bu da bir gün biter.’ Peki, ya sonra?
Attila İlhan, ‘Çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var. Çünkü ayrılık da sevdaya dahil’ der. Bahar havasının tüm neşesine, ayrılığın tüm kederine rağmen, romantik ya da sosyal anlamda bağlanmaya ve bağlılığa bir ihtiyacımız olduğuysa kesin. Gerçekten! Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisi’nde orta sıralarda yer alsa da sevgi ihtiyacımızı sonu olmayan hikayelere muhtaç etmiyoruz. Prensesin beyaz atlı prensi beklediği hikayeleri de unutuyoruz.
Kendi masalının başrolünde dümenin başına geçenlerle, ‘ya sonra?’ diye soranlarımız için kendi yeni başlangıcını yaratan üç kadına kulak veriyoruz.
EVLİLİK ERTESİ
Uzun süren bir ilişkinin ardından evlenen ve yakın zamanda evliliğini sonlandıran Nihal, boşandıktan hemen sonra çok güzel bir sayfa açamadığını belirtiyor. Bir süre hüzünlü ruh halinden kurtulamamış. Çünkü evliliği bitirmeyi çok istese de gerçekleştikten sonra hayatına nasıl yön vereceğine dair korkuya kapılmış. Eskiden olduğu kişiyi unutmuş ve bundan sonra hayatını nasıl sürdüreceğini bilememiş. Yolunda gitmeyen evlilik sürecinde özgüvenini kaybetmiş, kendi gelişimini göz ardı etmiş. Bu sırada araya giriyor ve sonrasını soruyoruz. Zamanla bu olumsuz duygulardan kurtulduğunu söylüyor. Dış dünyaya kapattığı ruhunu, yıllarca yapmak isteyip de yapamadıklarını gerçekleştirerek açmış. Mutsuz geçen onca andan sonraysa mutlu olmaya karar vermiş. Kendini dinlemiş, düşündükçe düşünmüş ve yasını tuttuktan sonra zamanla toparlamış. Şimdilerde kariyerine ve hayallerine odaklandığını; tüm bunlarıysa bir kişiye bağlamaması gerektiğini öğrendiğini söylüyor.
PLATONİK EVRESİ
Zamanda kısa, etkide uzun bir aşkın mirasını üstlenen Ela ise platonik olarak geçen günlerden yeni başlangıçlara uzanan serüvenini bizimle paylaşıyor. Aslında hislerin her zaman hayatının odağında olmadığını ama herhangi bir şey gördüğünde yeniden hatırladığını söyleyerek başlıyor. Çünkü ayrılık kararını eski partnerinden beklemediği bir anda duymuş ve buna anlam verememiş. Aralarında tam anlamıyla bir ‘kapanış’ gerçekleşmediği için bu hikayeyi bitiremediğini itiraf ediyor ve ekliyor: “Eksik bir şeyler vardı sanki…” Kendisini, devam etselerdi neler olabileceğine dair senaryoların içinde bulan ve ihtimallerin sevgisini ayakta tuttuğunu bilen biri aynı zamanda. Platonik olma durumunun yoğun duygularla geliştiğini ve bunun normal bir ilişkiden daha zor olduğunu söylüyor. “Ben bir karakter yarattım. Kafamda idealize ettiğim biri var ve o neredeyse mükemmel” dedikten sonra, aslında hırsının ve egosunun, karşı tarafın kendisine yeniden dönmesini istediğini fark etmiş. Peki, ya sonra? Vazgeçmeyi düşünürken kendisini epey sorgulamış ve onu hatırlatan her şeyden uzak durmaya karar vermiş. Yeniden başlamanın kendisi için iyi olacağını düşünüyor. “Çünkü kendim için daha iyisini istiyorum” diyor. Değersiz biri gibi hissetmek istemediğinin ve bu yüzden yaşanılacak iyi şeylerin önünü ancak vazgeçerek açabileceğinin farkında.
SON PERDESİ
Bir dargın, bir barışık halde sekiz yıla yayılan romantik hikayesiyle Zeynep, ayakları yere sağlam basan bir kadın olarak kendini tanıtıyor. En başta, romantik bir ilişki istememesine rağmen, eski partnerinin o dönemki kararlı duruşu ve vazgeçmeyen kişiliğinden etkilenmiş. Buna karşılık, ilişkilerinin ilk yılında sadakat sorunları yaşanmış. Çeşitli sebeplerden dolayı ilişkileri ayrılıklar ve barışmalar ekseninde sürmüş. Bu ayrılıkların duyguları daha da yoğunlaştırdığını ve ister istemez sürekli kendini onu düşünürken bulduğunu da belirtiyor. Beşinci yılın sonunda gerçek bir vedayla yollarını ayıran ikili için o sıralar ‘son’ henüz yaşanmamış. Zeynep, yeni bir hayata, yeni bir iş ve şehirle başlama kararını aldığında bir şekilde birbirlerinin hayatlarında olduklarını ve hiç ‘ya sonra?’ diye düşünemediğini fark etmiş. Her şeyi geride bıraktığında bakış açısı tamamen değişmiş. Başa saran bu hikaye, bir arkadaşlığa dönüşmüş ve ondan öğrendikleriyle yenilikleri kucaklamış. Duygusal anlamda dibi gördüğü için yeni standartlar oluşturmayı, mantığını -her zaman olduğu gibi- önde tutmayı ve kendini değerli hissetmeyi öğrenmiş. Toksik olmayan bir aşkın, yeni bir hayatın da anahtarı olabileceğini düşünüyor. Değişimlerden hoşlanmadığı için uzun süre bu hikayede kaldığının da altını çiziyor. Sonrası hepimiz için malum… Hepimiz için biricik bir deneyim. Yani, yeni bir hayat. Yeniden kendiniz olabileceğiniz, belki de kendinizin en iyi halini yeniden geliştirebileceğiniz bir hayat. Bu kez, romantik ilişkilere tecrübeli ve hazırlıklı olarak geri dönmek için de şansınız var. Yeniden başlamak, şimdi mümkün. Geride bırakma zamanı geldiyse sıradaki şarkı Sıla ile hayatımıza dokunacak: “Kafayı düzelttim senden sonra, kendime yararım bundan sonra. İster gelirim ister gelmem. Hesap mı vereceğiz bundan sonra?”
Attila İlhan, ‘Çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var. Çünkü ayrılık da sevdaya dahil’ der. Bahar havasının tüm neşesine, ayrılığın tüm kederine rağmen, romantik ya da sosyal anlamda bağlanmaya ve bağlılığa bir ihtiyacımız olduğuysa kesin.
BAŞLAMADAN ÖNCE
-sonrası için yapılacaklar listesi-
- Bencil olabilirsin. Kendin için bir şeyler yap.
- Akışına bırakabilirsin. Hayatın ahengine uyum göster.
- Formunu korumalısın. Sağlığına dikkat etmek her zaman çok önemli.
- Yeni şeyler denemelisin. Kendini geliştirmekten vazgeçme.
- Yeni insanlarla tanışabilirsin. Yeni bir sosyal çevre edinmek iyi gelecek.
- Hedefler koymalısın. Bu sayede kendine meydan okuyabilirsin.
- Bir hobi edinmelisin. Unutma, öğrenme alışkanlığı yeni ufuklar açacak.
- Pişmanlıklarınla yüzleşebilirsin. Yeter ki yenilerini ekleme.
- Değişimi seveceksin. Değişimi tüm hayatına yaydığında farkı anlayacaksın.
- Motivasyonunu aramalısın. İlhamını bulmak seni harekete geçirecek.
- Kanye West gibi olmamalısın. Zira kendisi yeni başlangıçları pek iyi yönetemiyor.
YENİDEN BAŞLAYANLAR
-modern zamanlarda-
- Lady Bird (2017) Dram, Komedi
- How To Be Single (2016) Romantik, Komedi
- La La Land (2016) Müzikal, Dram
- Silver Linings Playbook (2012) Romantik, Dram
- Eat Pray Love (2010) Romantik, Dram
- The Truman Show (1998) Dram, Komedi
- Sleepless in Seattle (1993) Romantik, Komedi