Yakışıklılar!
Furkan Palalı, Seçkin Özdemir, Berk Atan ve Ekin Mert Daymaz.
Berk Atan
“Güzellik, karakterle tamamlanır”
İzmir’in hep kızları güzellikleriyle başarı yakalayacak değil ya! Berk Atan İzmir’in erkek güzellerinden. 2012 yılında Best Model seçildikten sonra ‘Her Şey Yolunda Merkez’ dizisiyle hayatımıza giren Atan’ı, iyi enerjisi, çalışkanlığı, disiplini ve samimiyeti sayesinde daha çok dizide, reklamda, filmde görürüz!
‘Her Şey Yolunda Merkez’de her şey nasıl gidiyor?
Dizimiz gayet iyi gidiyor. Reytinglerimiz de güzel.
Oyunculukla ilgili aldığın eleştiriler nasıl?
Yarışmadan sonra oyunculukla ilgili detaylı bir eğitim alacak vaktim olmadı açıkçası. Hemen dizi teklifleri gelmeye başladı. Elbette bir acemiliğim var ama genelde olumlu eleştiriler alıyorum.
İlk bölümden bu yana nasıl bir fark görüyorsun oyunculuğunda?
Arada büyük farklar var. 12 bölüm çektik. Her gün 8-9 saatim kamera karşısında geçiyor. Bu dizi ciddi bir okul aynı zamanda.
Dizi hayatında neleri değiştirdi?
Daha çok tanınmaya başladım. Biraz da insanların sokaktaki bakışları değişmeye başladı.
Sokakta tepkiler nasıl?
Özellikle genç kız arkadaşlarımızın ilgisi yoğun. Eleştirilerin ana teması çok sıcakkanlı ve pozitif göründüğüm yönünde. Bu da beni çok mutlu ediyor.
Set hayatına alışmak zor oldu mu?
İlk zamanlarda zorluk çekiyordum ama alıştım. Uykusuzluğa ve sabırlı olmaya da ayak uydurdum.
Sabırlı bir insan değil miydin?
Değildim, oldum.
Bir kariyer planı yaptın mı kendine?
Elbette. Sonuçta güzel bir yola girdim. Oyunculuk konusunda eğitimlere devam ederek daha iyi yerlere gelmeye çalışacağım. Bunun için de birkaç adım planladık.
Aşkın hayatındaki yeri ne?
Aşk aslında hayatı komple etkileyen bir kavram. Tamamıyla hayatın dengesini bozan veya dengeleyen bir şey. Aşık olmayı düşünmüyorum dersiniz 10 dakika sonra aşık olursunuz…
Hızlı mı aşık olursun?
O karşıdakinin durumuna bağlı. Biraz çabuk kapılırım ama çok eş değiştiren biri değilim. Aşık olduğum zaman gerçekten değer verip üzerine düşerim.
Ne soğutur seni bir kadından?
Pozitif biri olduğum için negatiflik soğutur. Negatif biriyle zaten bir ilişkiye başlamam.
Güzel kadın sana göre kim?
Miranda Kerr! Güzellik kavramı dış görünüşle başlar. Daha sonra bu dış görünüş, tanıdıkça karakter güzelliğine dönüşür ya da çirkinleşir. Ve güzellik karakterle tamamlanır!
En çok hangi yönlerinle övünürsün?
Dürüst bir insanımdır. İşimle ilgili çok çalışkan ve disiplinliyimdir.
Nasıl bir ruh halindesin şu anda?
Biraz yorgun ve mutlu.
Aşık mısın peki?
Şu andaki tek aşkım köpeğim Ares. Köpeğime aşığım, gerçekten. Bu bir espri değil. Köpeğim olmadan bir hayat düşünemiyorum.
Kendinle ilgili fiziksel bir özelliğini değiştirecek olsan ne yapardın?
Değiştirmezdim. Allah beni böyle yaratmış.
Ekin Mert Daymaz
“Çok sevmezsem aldatabilirim”
2 Aralık 1990 Hollanda doğumlu Ekin Mert Daymaz, 2013 Best Model’in üçüncüsü ama bizim favorimiz. Henüz çok yeni olmasına rağmen dizi ve reklam teklifleriyle boğuşmaya başlayan Ekin Mert Daymaz’ı önümüzdeki yıllarda daha çok takip edeceğiz gibi duruyor.
Yarışmadan önce neler yapıyordun?
Hollanda doğumluyum ama çok uzun süre orada kalmadım. Çatalca’da büyüdüm. Liseden sonra dört yıl eğitim hayatıma ara verdim. Basketbol oynadım. Sakatlandım ve model oldum.
Üniversiteyi es mi geçtiniz?
Hayır, hayır şu anda Haliç Üniversitesi’nde antrenörlük ve fitness bölümündeyim.
Best Model’de üçüncü olduğunu duyduğun an ne hissettin?
Dördüncü açıklandıktan sonra dereceye girebilir miyim, giremez miyim bilmiyordum. Yani tabii mutlu oldum. İlk üç güzeldir! Her ne kadar birinci olamasam da güzel ve heyecanlı anlar yaşadım.
Peki, şu anda hayallerini neler süslüyor?
Best Model’a katılan pek çok kişi gibi iyi bir oyuncu olmak istiyorum.
Eğitim alıyor musun?
Ayşegül Aydın, Ümit Çırak ve Dolunay Soysert’ten eğitim alıyorum.
Oyunculuk konusundaki idolün kim?
Çok fazla dizi izlemiyorum. Yeni yeni televizyon izlemeye başladım diyebilirim. Ama Kıvanç Tatlıtuğ, Kenan İmirzalıoğlu ve Burak Özçivit’i beğeniyorum.
Türk filmlerindeki favorin hangisi?
Komedi filmlerini çok severim. Cem Yılmaz’ın çok sıkı takipçisiyim.
Cem Yılmaz’ın yazdığı bir filmde, onunla beraber oynamak ister miydin?
Onun yazdığı filmler genelde mizaha dayalı. Ben kendimi oyunculuk alanında mizahtan uzak görüyorum. Daha çok dram oynamak istiyorum.
Sevgilin var mı?
Çok uzun süredir yok.
İnanmıyorum.
Gerçekten yok.
Kaçamak bile mi yok?
Yani arada ufak tefek kaçamaklar oldu tabii ama sevgilim oldu diyemem.
Hiç aldattın mı kız arkadaşını?
Aldatmadım dersem yalan olur. Ama demek ki yeterince sevmemişim.
Yeteri kadar sevmediğin kadınlarla da beraber olabiliyorsun yani!
Hımm! Söyleyebilecek bir şey bulamadım.
Hayallerinde nasıl bir kadın karakteri var?
Dırdırı olmayan bir kadın. Beni çok sevecek, güvenecek… Birbirimizin eksiklerini kapatacağız, birlikte çok eğleneceğiz…
Seni en iyi hangi kelimeler anlatır?
Özgürlükçü, egosuz, eğlenceli…
En çok ne mutlu eder seni hayatta?
Emek verip başarıyı yakalamak.
Çabuk parlar mısın?
Bazen, evet.
En büyük korkun ne?
Yüksekten biraz çekiniyorum.
10 yıl sonra hangi basamakları tırmanmış olmayı istiyorsun?
İyi projelerde yer almış, başarılı bir kariyer sahibi olarak yoluma devam etmek istiyorum.
Son zamanların en beğenilen adamlarıyla bir araya geldik; aşklarını, işlerini, hayatlarını sorguladık.
FURKAN PALALI
“Tek kadınla mutlu olacağına inanan adamlar grubundayım”
2011 yılında Best Model seçildiğinden bu yana kameraların ve kadınların ilgisi Furkan Palalı’nın üzerinden hiç eksik olmadı. ‘Aşk Emek İster’ dizisinin yakışıklısının gerçek hayattaki en göze çarpan özelliği ise sakinliği ve pozitifliği.
‘Aşk Emek İster’ kısa bir mola verdi ve yeniden ekrana döndü. nasıl gidiyor çekimler?
Gayet iyi. Reytinglerde, birinci ve ikinci bölüm dışında tüm bölümlerimiz günün en çok izlenen dizisi. Dizi sokağa indi zaten. Herkes Demir’in akıbetini merak ediyor.
Ekin Türkmen ve Müge Boz rol arkadaşların. Nasıl bir elektrik oluştu aranızda?
İyi bir iletişimimiz var. Sahnelerim yoğun olarak Ekin’le, ondan sonra Müge’yle. İkisiyle de bu proje sayesinde tanıştım. Set dışında da zaman zaman bir araya gelip vakit geçirdiğimiz oluyor. İşimizi nasıl daha ileriye götürebiliriz bunları konuşuyoruz.
Uzun soluklu ilk başrolün. Bunun ağırlığını hissediyor musun?
Elbette. ‘Son Yaz Balkanlar’ dizisinin ömrünün kısa olması buradaki ağırlığı biraz daha arttırdı. Sorumluluğum daha fazla. ‘Aşk Emek İster’ için daha çok çalışmam gerektiğini biliyorum. Ama bu baskı beni rahatsız etmiyor, daha çok hırslandırıyor.
Size göre aşk en çok neye ihtiyaç duyar?
Genel olarak emek ister. Ama onu özelleştirdiğin zaman ise özen, saygı, sadakat ve karşındakini dinleyip anlama ister.
Aşk için nelerden vazgeçersin?
Şunu yaparım ya da bunu yapmam demek doğru gelmiyor. Aşkın beni zarara uğratmaması lazım. Vazgeçtiğim şeyin sağlığıma, işime zarar veren bir şey olmaması gerekiyor.
Kadınlar sizi neden beğeniyor?
Bunu cevaplamak çok zor. Kendini beğenmiş gibi durmak istemem. Şu anda söyleyeceğim şey konusunda da gayet samimiyim; ben kadınları her zaman sahiplenirim. Dertlerini, dert edinirim. Sorularını çözmek için kafa yorarım. Belki bu yüzden olabilir.
Kız arkadaşınız var mı?
Yok.
Tek kadına bağlılık mı yoksa özgürlük mü?
Elbette tek kadına bağlılık. Bir insana gönlünü verip, hep onu düşünüp, onunla ilgili bir şeyler kurgulayıp daha mutlu olabileceğine inanan adamlar grubundayım ben.
Peki ilişkilerinde özgür müsündür? Mesela sevgilin kız arkadaşlarıyla tatile gidebilir mi?
Ben böyle konularda biraz sıkıntılı bir adamım. Kıskancım. E sahipleniyorum o kadar, dert dinliyorum, seviyorum… Kıskançlığım da dikenim olsun.
Kadınlarla ilgili en büyük şikayetin ne?
Dolambaçlı mantıklarını sevmiyorum. Siyah diyorsan siyahtır. Beyazı, az grisi falan yoktur. Öyle kadınlardan uzak duruyorum.
Nasıl bir kadın hayal ediyorsun?
Hayat dolu olması lazım. Güldürecek, eğlenecek, kalıp gibi olmayacak. Bakımlı olacak, sadık olacak, kendine ait bir dünyası, fikirleri olacak. Hayata farklı bir bakış katacak…
Seçkin Özdemir
“Kadınlarda masumiyet ve doğallık ararım”
Önce ‘Muhteşem Yüzyıl’da Leo karakteriyle yakaladı hepimizi. Bir anda herkes kim bu adam diye konuşmaya başladı. Sonra ‘Al Yazmalım’ın İlyas’ı olarak söz ettirmeye devam etti kendinden. Şimdiyse ‘Bir Aşk Hikayesi’ dizisiyle genç kızların başını döndürüyor. Özdemir’i özetlemek gerekirse kullanılacak kelimeler belli: Komik, neşeli, rahat, titiz ama biraz sabırsız...
Oyuncu olmak istediğine ne zaman karar verdin ve nasıl harekete geçtin?
Oyunculuk her zaman hayalimdi ancak üniversiteden sonra oyunculukla ilgili ciddi adımlar atmaya başlayabildim. Oyunculuk eğitimleri aldım, ardından tiyatro grubu kurdum ve oyunlar oynadık. Eş zamanlı reklam filmlerinde yer aldım ve peşinden diziler geldi.
İlk kez kamera karşısına geçtiğin an ne hissettin?
İlk geçişim televizyonda müzik programı sunmak için oldu. O programın kaydını uzun zaman sonra izledim ve beğenmedim. Oyunculuk için ilk kamera deneyimimi hatırlamıyorum, ama başlarda insan kendini gösterebilmek için kamera karşısında çok şey yapmaya çalışıyor. Bu bir hata. Kamera karşısında sakin olmak ve gerektiği kadarını yapmak lazım. Bu da yeni başlayacak olanlara tavsiyem olsun.
‘Bir Aşk Hikayesi’ hayatına nasıl girdi?
Menajerim Rezzan Çankır beni aradığında Göteborg’daydım. Projeden bahsetti. İstanbul’a döndüğümde senaryoyu okuyunca çok beğendim ve Korkut Ali’ye kafayı taktım. Korkut Ali iyi kurgulanmış bir karakter. Onu oynadığım için keyifliyim.
Anlatabileceğin bir aşk hikayen var mı şu anda?
Maalesef…
Yaz tatili için nasıl bir programın var?
Yaz tatili için çalışmak gibi bir programım var maalesef. Dizi devam ettiği için pek tatil fırsatımız yok. Ufak bir tatil için Kaş’a gittim. Dalış yapmaya başladım. Tekrar fırsatım olursa dalış eğitimine gidip dalgıç olmak istiyorum. Su altına küçüklüğümden beri ilgim yüksek. Dalınca da büyük keyif aldım. Meditasyon gibi geldi.
Gündelik hayatın en sıkıcı yönü sence ne?
Gündelik hayatı seviyorum… Sakin yaşayan bir adamım. Öyle çok acayip beklentilerim yok. Çalışmak mutlu ediyor beni. Aksine çalışmadığım zaman mutsuz oluyorum. İşe yaramaz hissediyorum kendimi. O yüzden çalışmadığım zamanlarda da mutlaka bir şeyler yapmaya çalışırım. Gündelik hayat rutine dönüştüğü zaman sıkıcı oluyor. Rutinleşmek enerjimi çalıyor. Yaptığım işe aşık olmamın bir sebebi de bu. Hayatımı rutinden uzak tutuyor.
Nasıl bir olay seni sinirden çıldırtır?
Öyle kolay kolay sinirden çıldırmam. Ama istemediğim bir şey için bana baskı yapılmasını sevmem mesela. Ya da söylediğim bir şeyi tekrar söylemek zorunda kalmak, iyi niyetimin suistimal edilmesi, art niyetli tavırlarla karşılaşmak pek sevmediğim durumlar diyeyim.
Peki, güzel kadın sence kimdir?
En güzel kadın annemdir.
Bir kadının ilk görüşte seni etkileyebilmesi için nasıl olması gerekir?
Güler yüzlü, sempatik, pozitif olması önemli. Masumiyet ve doğallık severim.
Tek kadına bağlılık mı yoksa özgürlük mü seni mutlu eder?
Tek kadına bağlılık bana kendimi daha iyi hissettiriyor.
Gelecekle ilgili en uçuk hayalin ne?
Uzay yolculuğu yapmak.
“Güzellik, karakterle tamamlanır”
İzmir’in hep kızları güzellikleriyle başarı yakalayacak değil ya! Berk Atan İzmir’in erkek güzellerinden. 2012 yılında Best Model seçildikten sonra ‘Her Şey Yolunda Merkez’ dizisiyle hayatımıza giren Atan’ı, iyi enerjisi, çalışkanlığı, disiplini ve samimiyeti sayesinde daha çok dizide, reklamda, filmde görürüz!
‘Her Şey Yolunda Merkez’de her şey nasıl gidiyor?
Dizimiz gayet iyi gidiyor. Reytinglerimiz de güzel.
Oyunculukla ilgili aldığın eleştiriler nasıl?
Yarışmadan sonra oyunculukla ilgili detaylı bir eğitim alacak vaktim olmadı açıkçası. Hemen dizi teklifleri gelmeye başladı. Elbette bir acemiliğim var ama genelde olumlu eleştiriler alıyorum.
İlk bölümden bu yana nasıl bir fark görüyorsun oyunculuğunda?
Arada büyük farklar var. 12 bölüm çektik. Her gün 8-9 saatim kamera karşısında geçiyor. Bu dizi ciddi bir okul aynı zamanda.
Dizi hayatında neleri değiştirdi?
Daha çok tanınmaya başladım. Biraz da insanların sokaktaki bakışları değişmeye başladı.
Sokakta tepkiler nasıl?
Özellikle genç kız arkadaşlarımızın ilgisi yoğun. Eleştirilerin ana teması çok sıcakkanlı ve pozitif göründüğüm yönünde. Bu da beni çok mutlu ediyor.
Set hayatına alışmak zor oldu mu?
İlk zamanlarda zorluk çekiyordum ama alıştım. Uykusuzluğa ve sabırlı olmaya da ayak uydurdum.
Sabırlı bir insan değil miydin?
Değildim, oldum.
Bir kariyer planı yaptın mı kendine?
Elbette. Sonuçta güzel bir yola girdim. Oyunculuk konusunda eğitimlere devam ederek daha iyi yerlere gelmeye çalışacağım. Bunun için de birkaç adım planladık.
Aşkın hayatındaki yeri ne?
Aşk aslında hayatı komple etkileyen bir kavram. Tamamıyla hayatın dengesini bozan veya dengeleyen bir şey. Aşık olmayı düşünmüyorum dersiniz 10 dakika sonra aşık olursunuz…
Hızlı mı aşık olursun?
O karşıdakinin durumuna bağlı. Biraz çabuk kapılırım ama çok eş değiştiren biri değilim. Aşık olduğum zaman gerçekten değer verip üzerine düşerim.
Ne soğutur seni bir kadından?
Pozitif biri olduğum için negatiflik soğutur. Negatif biriyle zaten bir ilişkiye başlamam.
Güzel kadın sana göre kim?
Miranda Kerr! Güzellik kavramı dış görünüşle başlar. Daha sonra bu dış görünüş, tanıdıkça karakter güzelliğine dönüşür ya da çirkinleşir. Ve güzellik karakterle tamamlanır!
En çok hangi yönlerinle övünürsün?
Dürüst bir insanımdır. İşimle ilgili çok çalışkan ve disiplinliyimdir.
Nasıl bir ruh halindesin şu anda?
Biraz yorgun ve mutlu.
Aşık mısın peki?
Şu andaki tek aşkım köpeğim Ares. Köpeğime aşığım, gerçekten. Bu bir espri değil. Köpeğim olmadan bir hayat düşünemiyorum.
Kendinle ilgili fiziksel bir özelliğini değiştirecek olsan ne yapardın?
Değiştirmezdim. Allah beni böyle yaratmış.
Ekin Mert Daymaz
“Çok sevmezsem aldatabilirim”
2 Aralık 1990 Hollanda doğumlu Ekin Mert Daymaz, 2013 Best Model’in üçüncüsü ama bizim favorimiz. Henüz çok yeni olmasına rağmen dizi ve reklam teklifleriyle boğuşmaya başlayan Ekin Mert Daymaz’ı önümüzdeki yıllarda daha çok takip edeceğiz gibi duruyor.
Yarışmadan önce neler yapıyordun?
Hollanda doğumluyum ama çok uzun süre orada kalmadım. Çatalca’da büyüdüm. Liseden sonra dört yıl eğitim hayatıma ara verdim. Basketbol oynadım. Sakatlandım ve model oldum.
Üniversiteyi es mi geçtiniz?
Hayır, hayır şu anda Haliç Üniversitesi’nde antrenörlük ve fitness bölümündeyim.
Best Model’de üçüncü olduğunu duyduğun an ne hissettin?
Dördüncü açıklandıktan sonra dereceye girebilir miyim, giremez miyim bilmiyordum. Yani tabii mutlu oldum. İlk üç güzeldir! Her ne kadar birinci olamasam da güzel ve heyecanlı anlar yaşadım.
Peki, şu anda hayallerini neler süslüyor?
Best Model’a katılan pek çok kişi gibi iyi bir oyuncu olmak istiyorum.
Eğitim alıyor musun?
Ayşegül Aydın, Ümit Çırak ve Dolunay Soysert’ten eğitim alıyorum.
Oyunculuk konusundaki idolün kim?
Çok fazla dizi izlemiyorum. Yeni yeni televizyon izlemeye başladım diyebilirim. Ama Kıvanç Tatlıtuğ, Kenan İmirzalıoğlu ve Burak Özçivit’i beğeniyorum.
Türk filmlerindeki favorin hangisi?
Komedi filmlerini çok severim. Cem Yılmaz’ın çok sıkı takipçisiyim.
Cem Yılmaz’ın yazdığı bir filmde, onunla beraber oynamak ister miydin?
Onun yazdığı filmler genelde mizaha dayalı. Ben kendimi oyunculuk alanında mizahtan uzak görüyorum. Daha çok dram oynamak istiyorum.
Sevgilin var mı?
Çok uzun süredir yok.
İnanmıyorum.
Gerçekten yok.
Kaçamak bile mi yok?
Yani arada ufak tefek kaçamaklar oldu tabii ama sevgilim oldu diyemem.
Hiç aldattın mı kız arkadaşını?
Aldatmadım dersem yalan olur. Ama demek ki yeterince sevmemişim.
Yeteri kadar sevmediğin kadınlarla da beraber olabiliyorsun yani!
Hımm! Söyleyebilecek bir şey bulamadım.
Hayallerinde nasıl bir kadın karakteri var?
Dırdırı olmayan bir kadın. Beni çok sevecek, güvenecek… Birbirimizin eksiklerini kapatacağız, birlikte çok eğleneceğiz…
Seni en iyi hangi kelimeler anlatır?
Özgürlükçü, egosuz, eğlenceli…
En çok ne mutlu eder seni hayatta?
Emek verip başarıyı yakalamak.
Çabuk parlar mısın?
Bazen, evet.
En büyük korkun ne?
Yüksekten biraz çekiniyorum.
10 yıl sonra hangi basamakları tırmanmış olmayı istiyorsun?
İyi projelerde yer almış, başarılı bir kariyer sahibi olarak yoluma devam etmek istiyorum.
Son zamanların en beğenilen adamlarıyla bir araya geldik; aşklarını, işlerini, hayatlarını sorguladık.
FURKAN PALALI
“Tek kadınla mutlu olacağına inanan adamlar grubundayım”
2011 yılında Best Model seçildiğinden bu yana kameraların ve kadınların ilgisi Furkan Palalı’nın üzerinden hiç eksik olmadı. ‘Aşk Emek İster’ dizisinin yakışıklısının gerçek hayattaki en göze çarpan özelliği ise sakinliği ve pozitifliği.
‘Aşk Emek İster’ kısa bir mola verdi ve yeniden ekrana döndü. nasıl gidiyor çekimler?
Gayet iyi. Reytinglerde, birinci ve ikinci bölüm dışında tüm bölümlerimiz günün en çok izlenen dizisi. Dizi sokağa indi zaten. Herkes Demir’in akıbetini merak ediyor.
Ekin Türkmen ve Müge Boz rol arkadaşların. Nasıl bir elektrik oluştu aranızda?
İyi bir iletişimimiz var. Sahnelerim yoğun olarak Ekin’le, ondan sonra Müge’yle. İkisiyle de bu proje sayesinde tanıştım. Set dışında da zaman zaman bir araya gelip vakit geçirdiğimiz oluyor. İşimizi nasıl daha ileriye götürebiliriz bunları konuşuyoruz.
Uzun soluklu ilk başrolün. Bunun ağırlığını hissediyor musun?
Elbette. ‘Son Yaz Balkanlar’ dizisinin ömrünün kısa olması buradaki ağırlığı biraz daha arttırdı. Sorumluluğum daha fazla. ‘Aşk Emek İster’ için daha çok çalışmam gerektiğini biliyorum. Ama bu baskı beni rahatsız etmiyor, daha çok hırslandırıyor.
Size göre aşk en çok neye ihtiyaç duyar?
Genel olarak emek ister. Ama onu özelleştirdiğin zaman ise özen, saygı, sadakat ve karşındakini dinleyip anlama ister.
Aşk için nelerden vazgeçersin?
Şunu yaparım ya da bunu yapmam demek doğru gelmiyor. Aşkın beni zarara uğratmaması lazım. Vazgeçtiğim şeyin sağlığıma, işime zarar veren bir şey olmaması gerekiyor.
Kadınlar sizi neden beğeniyor?
Bunu cevaplamak çok zor. Kendini beğenmiş gibi durmak istemem. Şu anda söyleyeceğim şey konusunda da gayet samimiyim; ben kadınları her zaman sahiplenirim. Dertlerini, dert edinirim. Sorularını çözmek için kafa yorarım. Belki bu yüzden olabilir.
Kız arkadaşınız var mı?
Yok.
Tek kadına bağlılık mı yoksa özgürlük mü?
Elbette tek kadına bağlılık. Bir insana gönlünü verip, hep onu düşünüp, onunla ilgili bir şeyler kurgulayıp daha mutlu olabileceğine inanan adamlar grubundayım ben.
Peki ilişkilerinde özgür müsündür? Mesela sevgilin kız arkadaşlarıyla tatile gidebilir mi?
Ben böyle konularda biraz sıkıntılı bir adamım. Kıskancım. E sahipleniyorum o kadar, dert dinliyorum, seviyorum… Kıskançlığım da dikenim olsun.
Kadınlarla ilgili en büyük şikayetin ne?
Dolambaçlı mantıklarını sevmiyorum. Siyah diyorsan siyahtır. Beyazı, az grisi falan yoktur. Öyle kadınlardan uzak duruyorum.
Nasıl bir kadın hayal ediyorsun?
Hayat dolu olması lazım. Güldürecek, eğlenecek, kalıp gibi olmayacak. Bakımlı olacak, sadık olacak, kendine ait bir dünyası, fikirleri olacak. Hayata farklı bir bakış katacak…
Seçkin Özdemir
“Kadınlarda masumiyet ve doğallık ararım”
Önce ‘Muhteşem Yüzyıl’da Leo karakteriyle yakaladı hepimizi. Bir anda herkes kim bu adam diye konuşmaya başladı. Sonra ‘Al Yazmalım’ın İlyas’ı olarak söz ettirmeye devam etti kendinden. Şimdiyse ‘Bir Aşk Hikayesi’ dizisiyle genç kızların başını döndürüyor. Özdemir’i özetlemek gerekirse kullanılacak kelimeler belli: Komik, neşeli, rahat, titiz ama biraz sabırsız...
Oyuncu olmak istediğine ne zaman karar verdin ve nasıl harekete geçtin?
Oyunculuk her zaman hayalimdi ancak üniversiteden sonra oyunculukla ilgili ciddi adımlar atmaya başlayabildim. Oyunculuk eğitimleri aldım, ardından tiyatro grubu kurdum ve oyunlar oynadık. Eş zamanlı reklam filmlerinde yer aldım ve peşinden diziler geldi.
İlk kez kamera karşısına geçtiğin an ne hissettin?
İlk geçişim televizyonda müzik programı sunmak için oldu. O programın kaydını uzun zaman sonra izledim ve beğenmedim. Oyunculuk için ilk kamera deneyimimi hatırlamıyorum, ama başlarda insan kendini gösterebilmek için kamera karşısında çok şey yapmaya çalışıyor. Bu bir hata. Kamera karşısında sakin olmak ve gerektiği kadarını yapmak lazım. Bu da yeni başlayacak olanlara tavsiyem olsun.
‘Bir Aşk Hikayesi’ hayatına nasıl girdi?
Menajerim Rezzan Çankır beni aradığında Göteborg’daydım. Projeden bahsetti. İstanbul’a döndüğümde senaryoyu okuyunca çok beğendim ve Korkut Ali’ye kafayı taktım. Korkut Ali iyi kurgulanmış bir karakter. Onu oynadığım için keyifliyim.
Anlatabileceğin bir aşk hikayen var mı şu anda?
Maalesef…
Yaz tatili için nasıl bir programın var?
Yaz tatili için çalışmak gibi bir programım var maalesef. Dizi devam ettiği için pek tatil fırsatımız yok. Ufak bir tatil için Kaş’a gittim. Dalış yapmaya başladım. Tekrar fırsatım olursa dalış eğitimine gidip dalgıç olmak istiyorum. Su altına küçüklüğümden beri ilgim yüksek. Dalınca da büyük keyif aldım. Meditasyon gibi geldi.
Gündelik hayatın en sıkıcı yönü sence ne?
Gündelik hayatı seviyorum… Sakin yaşayan bir adamım. Öyle çok acayip beklentilerim yok. Çalışmak mutlu ediyor beni. Aksine çalışmadığım zaman mutsuz oluyorum. İşe yaramaz hissediyorum kendimi. O yüzden çalışmadığım zamanlarda da mutlaka bir şeyler yapmaya çalışırım. Gündelik hayat rutine dönüştüğü zaman sıkıcı oluyor. Rutinleşmek enerjimi çalıyor. Yaptığım işe aşık olmamın bir sebebi de bu. Hayatımı rutinden uzak tutuyor.
Nasıl bir olay seni sinirden çıldırtır?
Öyle kolay kolay sinirden çıldırmam. Ama istemediğim bir şey için bana baskı yapılmasını sevmem mesela. Ya da söylediğim bir şeyi tekrar söylemek zorunda kalmak, iyi niyetimin suistimal edilmesi, art niyetli tavırlarla karşılaşmak pek sevmediğim durumlar diyeyim.
Peki, güzel kadın sence kimdir?
En güzel kadın annemdir.
Bir kadının ilk görüşte seni etkileyebilmesi için nasıl olması gerekir?
Güler yüzlü, sempatik, pozitif olması önemli. Masumiyet ve doğallık severim.
Tek kadına bağlılık mı yoksa özgürlük mü seni mutlu eder?
Tek kadına bağlılık bana kendimi daha iyi hissettiriyor.
Gelecekle ilgili en uçuk hayalin ne?
Uzay yolculuğu yapmak.