Büyüme çağı meyvesiz olmaz
Meyveler ve meyve suları çocuk gelişiminde önemli bir yere sahip. İşte meyveler ve faydaları...
Besin piramidinde beş ana besin grubundan birini de meyveler oluşturuyor. Günde 1600 kalori alan çocukların (1-4 yaş arası) günde iki kez meyve tüketmesi, günde 2800 kalori alması gereken çocukların (10-18 yaş arası) günde dört kez meyve yemesi öneriliyor. Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanları Dr. Ayşe Sokullu ve Dr. Fatma Ela Tahmaz meyve ve meyve sularının önemini anlatıyor.
Bebek ve çocuk gelişiminde
meyvelerin önemi büyük. Günlük tüketilmesi gereken meyve miktarının yarısının meyve
sularından sağlanabileceğine değinen Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Sağlığı ve
Hastalıkları Uzmanı Dr. Fatma Ela Tahmaz “Bir orta boy bardak meyve suyu bir
porsiyon meyveye eşdeğerdir. Meyve suyunu özellikle kreşe ve ilkokula giden
çocuklar zevkle tüketirler çünkü tadını genellikle severler. Yazın sıcak
havalarda veya kahvaltıda ya da yemeklerle beraber tüketilmesi gıdalardaki
demirin emilimini de iki kat artırabilir” diyor. Bu durumun düşük demir içeren
yiyeceklerle beslenen çocuklar için önemli olabileceğini vurgulayan Dr. Tahmaz
“Meyvenin kendisini tüketmek lif açısından daha yararlıdır ve bu nedenle tercih
edilebilir. 2-6 yaş grubundaki çocuklar günde 2 porsiyon meyve tüketmelidirler.
Meyvedeki lifler sindirimi kolaylaştırır ve kabızlığı önler. Ancak bazı
çocuklar meyve suyunu taze meyveye göre daha kolay tüketirler” açıklamasında
bulunuyor.
Meyveler yeme sürecini geliştirir
Meyve öğünü için seçimi mevsimin
uygun seçenekleri arasından yapılması gerektiğini anlatan Sokullu ise “Meyve
parçaları bebeklere özgürce hareket etme şansı verebilir. Emmekten çiğnemeye
geçme sürecinde bu dönem önemlidir. Daha büyük bebeklerde parmak gıdası gibi
kullanılabilen meyveler tek başına yeme sürecini geliştirir. Uygun seçimin ne
olacağı, ne zaman başlanacağı, ne şekilde başlanacağı kararları her çocuğun
özelinde doktorla birlikte verilmelidir. 6-12 ay arası günlük menüde 1 porsiyon
meyve önerilir. Meyveler taze olarak, meyve püresi halinde veya yenebilecek
dozda meyvenin sıkılmış suyu şeklinde tüketilebilir. 1-6 yaşta 2 porsiyon, 6
yaş sonrası 3-4 porsiyon meyve tüketilebilir” diyor.
Meyveler çocuklarda sindirim sistemini de
düzenliyor
Bazı çalışmalarda daha fazla
miktarda meyve suyu tüketen çocukların daha az meyve suyu tüketenlere göre daha
uzun boylu ve daha düşük vücut kütle indeksine sahip olduklarının saptandığını
anlatan Tahmaz sözlerini şöyle sürdürüyor: “Çocuklarda, meyveler aynı zamanda
sindirim düzenleyici olarak da sıklıkla kullanılır. Hem kabızlık hem ishalde
meyveler tedavi edici olarak çocuk doktorları tarafından önerilir. Kabızlığı
olan çocuklarda kayısı, erik ve armut faydalıdır. İshalde ise muz özellikle hem
kaybedilen potasyumu yerine koyar hem de ishali azaltır. Kış aylarında sık
enfeksiyon geçiren ve kreşe giden çocuklarda düzenli meyve tüketimi folik asit,
C vitamini ve antioksidanlar içerdiği için enfeksiyon sıklığını azaltacaktır.
Sık ateşlenen çocuklarda ateş nedeniyle oluşan sıvı kaybını C vitamini deposu
olan portakal ve nar suyu karşılar. Ayrıca, kırmızı kan hücreleri, kemikler ve
dişlerin de güçlenmesinde faydalıdır. Antibiyotikleri tadından dolayı içmekte
zorluk çeken çocuklarda bir miktar sertifikalı meyve suyu veya püresi
tatlandırıcı olarak kullanılabilir (greyfurt dışında). Demir eksikliği olan
çocuklarda demir damlası veya şurubu ile veya yemeklerle beraber meyve
verilmesi demirin emilimini arttırır.”
Okul çağı
çocuklarında meyve oldukça önemli
Okul çağı çocuklarının günlük
beslenmesinde öğün atlamamak, özellikle kahvaltı ile güne başlamak, proteinden
zengin ana öğünler tüketmenin önemli olduğunu söyleyen Uzman Dr. Ayşe Sokullu “Uzun okul saatlerinde
ara öğünlerle destek olmak açısından sağlıklı atıştırmalıklar değer kazanır.
Meyveler gerek tek başına porsiyon olarak, gerekse süt ve yoğurda katılarak
sağlıklı atıştırmalık şeklinde kullanılabilir. Her gün ve günde birkaç öğün
tüketilmesi önerilir. Şeker, yağ, tuz oranlarının düşük; lif, vitamin ve
mineral içeriklerinin görece yüksek olması birim başına daha değerli kalori
sağlar” diyor.
İŞTE MEYVELER VE FAYDALARI
Elma
Bol miktarda çözünebilir ve
çözünmez lifler içerir. Barsak düzeninin gelişmesine yardımcı olur. A, C, E
vitamini, kalsiyum ve folik asit içerir. Sertifikalı meyveler ve meyve suları
tercih edilmeli, meyveler bol suyla yıkanmalı ve kabuğu kalınca soyularak
tüketilmelidir. Bazı bebeklerde dışkı kıvamını katılaştırabilir.
Kayısı
Kayısı A, C vitamini ve
Likopen açısından oldukça zengindir. Üç adet kayısı günlük A vitamini
ihtiyacının yaklaşık %30’unu karşılar. Genellikle çok sevilen ve kolay
tüketilen bir meyvedir. Mevsimi dışında kuru kayısı tüketilecekse doğal yoldan
kurutulmuşlar tercih edilmelidir. Sarartılmış kuru kayısıları sülfür içeriği
yüksektir. Kayısı elmanın aksine dışkı kıvamını yumuşatarak kabızlık ile
mücadeleye yardımcı olur.
Armut
Potasyum ve C vitamininden
zengindir. Bol lif içeriği ile bebek ve çocuklardaki kabızlık sorununun
çözümlerindendir. Kolesterol, yağ, sodyum ve şeker oranları düşük olduğundan birim
başına içerdiği faydalı besin öğeleri açısından tercih edilen bir meyvedir. Bebek
beslenmesinde ek gıdalara başlarken ilk tercihlerdendir. Alerji riski yüksek
değildir.
Erik
Erikler de dengeli besin öğesi
içerikleri, zengin lif yapıları ile bebek beslenmesinde ek gıdalara başlanırken
ilk tercihler arasında yer alır. Şeker, yağdan zengin değildir, sodyum
bulunmaz. Kabızlık sorununun çözümüne yardımcıdır. Alerjik reaksiyonlara yol
açma olasılığı yüksek değildir.
Muz
Besin değeri yüksek, potasyum,
B2, B6 ve C vitamini, folik asit içeriği yoğun bir gıdadır. Lezzeti ve aroması
nedeni ile bebeklerin çok sevdiği bir gıdadır ancak alerji yaratabilme ve
kabızlığa neden olma ihtimali fazladır. Bir yaşında önce bebek beslenmesinde
öncelikli değildir ama alerjik olmayanlar için küçük dozlarda denenebilir. Bir
yaşından sonra genellikle iyi tolere edilir, gene de az miktarla başlamak doğru
olur.
Şeftali
C ve A vitamininden zengin, lif
içeriği yüksektir. Bazı bebeklerde dışkı kıvamını sertleştirir. Tatlı lezzeti,
sulu-yumuşak kıvamı ile bebek beslenmesinde sevilen gıdalardandır. Çiğ olarak
püre halinde kolayca tüketebilirler. Altıncı aydan itibaren tek başına veya
diğer meyvelere, yoğurda, muhallebiye katarak verilebilir. Olgun ve yumuşak
olanları parmak gıdası olarak güvenle kullanılabilir.
Çilek
C vitamini ve anti-oksidan
içeriği kadar alerji potansiyeli de yüksek bir meyvedir. 1 yaşından önce
başlamaktan kaçınmalıdır. Ailede çilek alerjisi öyküsü varsa daha uzun süre
uzak kalmak gerekir. Toprağa yakın yetiştiği için hijyeni zor ve tarım ilacı
artıklarının riski yüksektir. Zedelenmemiş olanları ve bol suyla yıkanarak
tüketilmelidir.
Üzüm
Koyu renkli olanlar başta olmak
üzere üzüm antioksidanlardan zengindir. Vitamin-mineral içerikleri çok yüksek
olmamakla beraber dengelidir. Şeker oranı yüksektir. Böcek ilacı kirliliği
açısından riskli bir meyvedir, kurutulmuşlarında kurutma koşulları önem
kazanır. Çok iyi yıkanmalıdır.
Turunçgiller
Portakal, mandalina, limon gibi
turunçgiller grubundan olan meyveler, yoğun asidik yapıları ile genital bölgede
pişik ve ağız çevresinde kızarıklık yapabilir. Bir yaşından önce yoğun olarak
kullanımı önerilmez. C, A vitamini ve liflerden oldukça zengindirler. Bebek
beslenmesinde öncelikli değildir. Meyve ve diğer yiyecekleri tatlandırmak için
az miktarda suyu kullanılabilir.
Kavun
Kavun A ve C vitamininden zengin
olup, potasyum, bir miktar da kalsiyum içerir. Sulu olması, kolay ezilmesi
kullanım ve yeme kolaylığı sağlar. Tüm yiyeceklerde olduğu gibi ilk kez
denerken az bir miktarla başlamak, sorun gözlemedikçe miktarı artırmak
uygundur. Ailede kavuna karşı bir sorun bildirilmiyorsa 8-9 aylıkken bebek
tanıştırılabilir.
Karpuz
Potasyum ve A vitamininden
zengin, bol su ve lif içeren bir meyvedir. Bebek beslenmesinde öncelikli
olmamakla beraber çok sevilir. Parmak gıdalarına alışmada faydalı olabilir. 8-9
aydan itibaren bebeklere verilebilir.
Nar
C vitamini, K vitamini, folik
asit, B kompleks vitaminleri ve şeker açısından oldukça zengin bir meyvedir.
Güçlü antioksidanlar içerir. İlk yaş içinde alerji ve pişik riskleri sebebi ile
öncelikli olmamakla beraber ilerleyen yıllarda meyve sularına katılarak ya da
taneleri yenmek şeklinde tüketilmesi önerilen bir meyvedir.
Kivi ve diğer tropik meyveler
Kivi ülkemiz için göreceli yeni
bir meyvelerdir. Allerji etkileri çocuk ve erişkin yaşında sıkça görülür. Bir
yaş altında başlamak doğru değildir. Ailede alerji bildirilenlerde dikkatli
olunmalıdır.