Büyüme geriliğinin nedeni yetersiz beslenme!

Çocuğun yaşıtlarına göre kısa olması ya da büyümesinin duraklaması veya yavaşlaması halinde hekime başvurulmalı...

Büyüme geriliğinin nedeni yetersiz beslenme!


Çocukların büyüme hızının düzenli bir şekilde takip edilmesi gerektiğini belirten Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilgin Yüksel, çocuğun yaşıtlarına göre kısa olması ya da büyümesinin duraklaması veya yavaşlaması halinde hekime başvurulmasını tavsiye etti. Büyüme geriliğinin en yaygın sebeplerinden birinin yetersiz beslenme olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Bilgin Yüksel, bunu ailesel, yapısal özellikler ve altta yatan hastalıklar gibi sebeplerin takip ettiğini belirtti.

Çocuklarda olması beklenen normal büyüme hızının yaşa göre değiştiğini belirten Prof. Dr. Bilgin Yüksel, hangi yaşta ne kadar büyüme olması gerektiğini şöyle özetledi: “Çocuklar ilk yaşlarda daha hızlı büyür. Bir çocukta ilk 1 yılda 25 santim, 1-2 yaş arasında 12 santim,  2-3 yaş arasında 10 santim, 3-4 yaş arasında 8 santim büyüme görülmesi beklenir. Bu şekilde giderek azalan bir uzama olur. Çocuklar 4,5 – 5 yaşından sonra da ergenlik başlayana kadar yılda ortalama 5-6 santim uzar. Eğer bir çocuk yaşına göre olması gereken büyümeyi gösteremezse büyüme geriliği açısından incelenmesi ve izlenmesi gerekir.”

Aileler çocukların büyümesini düzenli olarak takip etmeli

Büyüme geriliğinin tespitinde düzenli takibin kilit bir rol oynadığını belirten Prof. Dr. Bilgin Yüksel, şöyle devam etti: “Aile, çocuğunun gelişiminden endişe ediyorsa, yaşıtlarına göre büyümediğini, boyunun kısa kaldığını ya da büyümesi ile ilgili hiçbir değişiklik olmadığını görüyorsa bir hekime danışmalı. Bu yakınmalarla hekime getirilen çocuk gerekli muayene ve incelemeler yapıldıktan sonra altta yatan bir neden saptanırsa gerekli tedaviler yapılır, bir anormallik saptanmazsa 6-12 ay süreyle büyümesi izlenir. Boy kısa ve büyüme hızı düşükse patolojik bir boy kısalığı düşünülür ve ona yönelik ileri incelemeler yapılır. Büyüme hızı normalse ve boy kısaysa ailesel veya yapısal kısa boy düşünülür”. 

Büyüme geriliğinde en yaygın neden yetersiz beslenme

Şu anda dünya genelinde de ülkemizde de büyüme geriliğinin en yaygın nedeninin beslenme bozukluğu olduğunu belirten Prof. Dr. Bilgin Yüksel, şöyle konuştu: “En ön planda yetersiz ve dengesiz beslenme düşünülür. Bunun dışında geçirilen kronik hastalıklar, hormonal eksiklikler, bebeğin anne karnındaki gelişimin yetersiz olması veya daha nadir görülen genetik hastalıklar da büyümeyi etkiler. Altta yatan herhangi bir hastalığın veya patolojik durumun olmadığı, büyüme hızının normal olduğu ancak çocuğun boyunun yine de kısa olduğu durumlar vardır. Bu durumu yapısal boy kısalığı veya ailevi boy kısalığında görüyoruz. Ailevi boy kısalığında çocuğun boyu kısadır, anne-baba boyu kısadır ve çocuğun erişkin boyu da kısa kalır. Yapısal boy kısalığı dediğimiz durumda, çocuğun boyu yaşıtlarına göre kısadır, çocuk ergenliğe geç girer sonradan boyu uzar. Bu çocukların erişkin boyu kısa olmaz. Ağır boy kısalıklarında büyüme hormon eksikliği düşünülmelidir. Büyüme hormon eksikliği olan çocukların boyu çok kısa, yıllık büyüme hızları düşüktür. Bu çocuklar nispeten kilolu, belirgin alınlı, bebeksi yüzlü ve ince seslidir.

Kız çocukları adet gördükten sonra uzamaz algısı yanlış

Toplumda yaygın olarak görülen “menstrüasyon başladıktan sonra kız çocuklarının boyu uzamaz” algısının tam olarak doğruyu yansıtmadığını belirten Prof. Dr. Bilgin Yüksel: “Adetten sonra büyüme durmaz ama büyüme hızı yavaşlar. Genellikle bir kız çocuğu adet gördükten sonra artık büyüme potansiyeli azaldığı için ortalama 5-10 santim civarı bir uzama olabilir” dedi. Kız çocuklarında görülen boy kısalığına ergenlik gecikmesi de eşlik ediyorsa Turner sendromunun akla gelebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Bilgin Yüksel, Turner sendromunu şöyle anlattı: “Bu doğuştan gelen bir kromozom bozukluğudur. Turner sendromunda aşırı boy kısalığının yanı sıra, hastaların overleri (yumurtaları) gelişmez veya yetersiz gelişim gösterir ve bunun sonucu olarak östrojen hormonu salgılanamaz ya da az salgılanır. Bu kız çocuklarında ergenlik çağında göğüs gelişimi olmaz, ya da gecikir, yeterli gelişim olmaz, beraberinde adet görmeyebilirler. Ayrıca doğuştan kalp hastalıkları bunlarda daha sık görülür, boyun kısadır, “yele boyun” görünümü vardır. Bu hastaların tanısında tipik görünümleri yanı sıra boylarının çok kısa olması ve ergenlik belirti ve bulgularının olmayışı önemlidir. Bu hastaların tedavisinde boy kısalığı için büyüme hormonunun küçük yaşlarda başlanması, iyi yanıt alınması açısından önemlidir. Ergenlik yaşlarında da östrojen desteği yapılmalıdır.

Turner sendromu ya da diğer nedenlere bağlı büyüme hormon eksikliklerinin tedavisi uzun sürer. Eğer büyüme hormonu tedavisine iyi yanıt alınıyorsa, büyüme plakları kapanana kadar tedaviye devam edilir. Ülkemizde kızlarda 155 cm, erkeklerde 165 cm’ye kadar bu tedavi devlet tarafından karşılanıyor.