Kurşun zehirlenmesi çocukları tehdit ediyor

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gamze Çan, yaptığı açıklamada, ağır metallerin insan vücuduna solunum ve beslenmenin yanı sıra temas yoluyla da girebildiğini söyledi.

İnsan sağlığı açısından toksik etki özelliği bulunan ağır metallerden en çok çocukların etkilendiğini belirten Çan, "Ağır metale maruz kalan çocuklarda en çok karşılaşılan sorun kurşun zehirlenmesidir. Havaya karışan kurşun, solunum yoluyla çok fazla miktarda vücuda alınabiliyor. Aniden yüksek dozda kanda birikerek zehir etkisi yaratmıyor ancak yıllar içinde vücutta birikime neden oluyor" dedi.

Çan, çocuklar için ağır metallerle temasın anne karnında bulundukları andan itibaren başladığını ve ilerleyen dönemlerde birikime yol açtığını vurgulayarak, "Yüksek dozda ağır metal kirliliğine maruz kalan çocukta, zihinsel gelişim geriliği ortaya çıkabilir. Kansızlık, büyüme ve gelişme geriliği, kilo alamama gibi durumlar yaşanabilir. Ayrıca toksiklerin kemik ve böbrekte birikmesi sonucu böbrek yetmezliği gibi sıkıntılar da oluşabilir" diye konuştu.

"Plastik oyuncaklarda kullanılan boyaların içinde de kurşun olabilir"
Kurşun zehirlenmesi belirtisinin bulunmadığına, bu durumun ancak tarama ile ortaya çıkarılabileceğine dikkati çeken Çan, şöyle devam etti:

"Çocuk uzun zamandır kilo almıyorsa ve her şey normal olmasına rağmen gelişiminde gerilik varsa burada kurşun zehirlenmesinden şüphelenilmeli. Çocuğun kansızlığı mevcutsa ve karın ağrısından şikayet ediyorsa bunlar da dikkate alınmalı. Çocuklar, hava ve benzinin yanı sıra içinde kurşun bulunan eski evlerdeki boyalar ve kurşun boruların kullanıldığı tesisatlar dolayısıyla da bu maddeye maruz kalabilir. Plastik oyuncaklarda kullanılan boyaların içinde de kurşun olabilir."

Prof. Dr. Çan, ebeveynleri, çocuklarına oyuncak ya da kırtasiye malzemesi alırken bilinçli olmaları konusunda uyararak, "Satın alınacak ürünün etiketi mutlaka okunmalı. Malzemelerde, azo boya ve kurşunlu boya ile riskli fıtratları ve kanserojen madde içermediğini belirten işaretlere dikkat edilmeli. Bilinçli hareket etmek, alınabilecek tedbirlerin başında gelmektedir" dedi.

(AA)