Obsesyon, okul başarısını etkiliyor

Takıntılı düşünce anlamına gelen obsesyon, okul çağındaki çocukların duygusal ve sosyal yaşantısında pek çok soruna neden olabiliyor.

Obsesyon, okul başarısını etkiliyor

REEM Nöropsikiyatri Merkezi’nden Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz mükemmeliyetçi ebeveynler tarafından büyütülen çocuklarda obsesyonun görülme olasılığının daha fazla olduğunu belirtiyor ve şöyle diyor: "Bir öğrencinin sınav sorularını en az 5 defa kontrol etmesi, okul yolunda bir kediyle karşılaştığında eve gelip elini yüzünü yıkayıp yeniden yola çıkması, ödevini yaptığını bildiği halde tekrar tekrar kontrol etmesi ya da okuldaki merdivenleri saymadan çıkarsa annesinin başına kötü bir şey geleceğine inanması gibi takıntılı davranışlar, çocukların psikolojisini olumsuz yönde etkiler ve hayatlarını oldukça zorlaştırır. Sanki bir düşünce virüsü tüm zihni meşgul ediyor gibidir. Çocuk bu eylemleri yerine getirmez ise kötü şeyler yaşayacağından endişe eder." 

Takıntılı bozuklukların biyolojik, ailesel ya da çevresel faktörlerden kaynaklanabildiğini belirten Dr. Mehmet Yavuz, "Çocuk enerjisinin büyük bir kısmını takıntısıyla verdiği mücadeleye ayırdığı için derslerine olması gerektiği gibi konsantre olamaz ve bu da eğitim hayatında başarısızlığa neden olur" diyor ve çocuklarda en sık görülen takıntıları şu şekilde sıralıyor:

* Çocuklarda en sık fazla görülen obsesyonlar, kötü bir şey olacak düşüncesi, hastalık bulaşacağı korkusu, simetri, yasak,  şiddet ve cinsel içerikli düşünceler, kendine ya da sevdiklerine zarar verme korkularıdır.

* En sık görülen kompulsiyonlar ise yıkanma, sıralama, biriktirme, düzenleme, tekrar tekrar düşünme, kontrol etme ve çeşitli kaçınma davranışlarıdır.

* Takıntılı davranışlar çocuklarda sanıldığından çok daha fazla görülmektedir. Bu nedenle anne –babanın ve öğretmenlerin çocuklara güven verici, anlayışlı davranması gerekir. Çünkü ancak bu şekilde çocuk sıkıntılarını söyleme konusunda adım atacaktır.

* Çok küçük yaştaki çocuklar içinse durum biraz daha farklıdır. Konuşamadıkları için kendilerini ifade etmekte zorluk çekerler, zihinlerinde sürekli tekrarlayan düşüncelerin bir hastalıktan kaynaklandığını anlayamazlar. Bu yüzden daha uyanık ve dikkat olmalıdırlar. Obsesif-kompülsif bozukluk çocuğun hayatını ve gelişimini olumsuz yönde etkileyen bir rahatsızlık olduğu için geç kalmadan tedavi edilmesi gerekir.  Erken teşhis her zaman tedavi süresini azaltır.