Yola çıkmadan önce

Vaktinde başlayan hazırlıklar, ince düşünülen detaylar ve erken alınan önlemler ile huzurlu ve sağlıklı bir tatil geçirebilir, şehre güzel anılarla dönebilirsiniz.

Yola çıkmadan önce

Yazı: Yaprak Çetinkaya

Yorucu bir kışın ardından tatili hak ettiniz. Ancak çocuklarla uğraşmayı değil, onlarla eğlenmeyi başarmalısınız ki tatil gibi tatil olsun. Gideceğiniz yerden seyahat şeklinize ve bavulunuzun içindekilere kadar pek çok konuda doğru karar verirseniz bunu başarmanız mümkün. Tam tersi gibi düşünülse de emzirme dönemindeki bebeklerle tatile gitmek aslında çok daha kolay. Onların tek ihtiyacı sizsiniz, gerisi teferruat. Biraz daha büyük bebeklerle ve çocuklarla güzel bir tatilin püf noktalarını ise Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları&Çocuk Alerji Uzmanı Doç. Dr. Akgül Akpınarlı Antony, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şerife Karaca ve Uzman Diyetisyen Şefika Aydın ile birlikte hazırladığımız bu dosyada bulabilirsiniz.

SEYAHAT ÖNCESİ
Hazırlanırken 
Hazırlıklara erken başlayın ki aceleye gelmesin. Biliyorsunuz, bebekle ve çocukla yapılan her iş normalden uzun sürer. 
• Eğer uzun bir yolculuğa çıkacaksanız ve uzun süredir sağlık kontrolü yaptırmadıysanız çocuk hekiminizle görüşmenizde fayda var. 
• Bu görüşme sırasında tatilin süresine göre çocuğunuzun aşı ve takip durumu için de takvim belirleyin. 
• Yurt dışına seyahat ediyorsanız çocuğunuzun yaşına uygun tüm aşılarının yapılmış olduğundan emin olun. Aşı kartını ve gerekli her türlü tıbbi raporu ve reçeteyi yanınıza alın. 
• Ulaşım araçları kullanacaksanız seyahatlerinizin yolcu sayısının az olduğu saatlerde olmasına çaba gösterin. Daha fazla koltuk boş olabilir ve bebeğiniz daha geniş bir hareket alanı bulur. 
• Tatil için seçeceğiniz yere yakın bir hastane olmasına özen gösterin. Eğer otel tercih ediyorsanız, tesisin doktoru olup olmadığını öğrenin. 
• İçme sularına çok dikkat edin, yanınızda kapalı su bulundurun. Bebeğinize mama hazırlarken de bu suyu kullanın. 
• Seyahatin hemen öncesinde gereksiz değişiklikler yapmayın. Örnegin çocuğunuzu memeden kesmeye çalışmayın. 
• Tatil boyunca çocuğunuzun günlük programına olabildiğince yakın davranmaya çalışın. Seyahati ve öğün vakitlerini, bebeğinizin normal yaşantısına uyan bir zaman diliminde yapmaya çalışın. 
• Bebeğinizin gıdalarını bekletmeyin. Süt ve süt ürünlerine, özellikle dondurmaya çok dikkat edin. 
• Uzun yola gidecekseniz yanınızda bol miktarda sıvı ve tüketeceğinizi düşündüğünüz öğün sayısının iki katı kadar yiyecek bulunsun. 
• Yola çıkıştan iki gün önce tüm rezervasyonlarınızı kontrol edin.

Bavulunuz hazır mı?
Hem yolculuk sırasında hem de tatil boyunca hayatınızı kolaylaştıracak malzemeleri sizin için listeledik. Bavula ekledikçe üzerlerini çizebilirsiniz. 
• Bebeğinizi taşımak için puset, çocuğunuz için baston puset 
• Alt açma minderi bez, ıslak mendil 
• Mama önlüğü
• Kağıt havlu 
• İçecek çeşitleri 
• Biberon 
• Mama tabakları ve kaşıkları 
• Yaşına uygun hazır gıdalar; kavanoz maması, meyve püresi, meyveli yoğurt, bebek bisküvisi ve ekmeği 
• Her zaman oynadığı oyuncağı ve yeni alınmış sürpriz bir oyuncak 
• En çok sevdiği birkaç kitap 
• Yedek çöp poşeti, buzdolabı poşeti
• Güneşten ve sinekten korunması için uzun kollu penyeler ve paçalı giysiler
• Güneş kremi 
• Mayo bebek bezi ya da mayo 
• Kum oyuncakları, şişme simit 
• Bebek şampuanı, sabunu, banyo lifi 
• Bebeğiniz için şapka ya da bandana 
• Açık havada uyurken üzerini örtmek için ince örtü 
• Elde çamaşır yıkamak için sabun 
• Bir soğutma çantası 
• Sivrisineğe karşı tülden yapılmış bir cibinlik 
• Eğer gittiğiniz yerde gerekeceğine inanıyorsanız bebek telsizi

Sağlık çantanızda olsun
• Sağlık sigortanız ile ilgili tüm bilgiler 
• Termometre 
• Ateş düşürücü ve ağrı kesici şurup 
• Alerjik bünyeli cocuklar icin anti-alerjik ilaçlar 
• Antibakteriyel krem 
• Antiseptik jelle ve kremler 
• Antihistaminli krem ve/veya losyon
• İsilik, pişik, böcek sokması ve güneş yanığına karşı uygun kremler 
• Taşıt tutmasına karşı ilaçlar 
• Burun damlası 
• Yara bandı 
• Tırnak makası ve törpü 
• Sivrisinek kovucu kremler, spreyler ve tabletler 
• Uygun faktörlü güneş koruyucu krem ve losyonlar

YOLDA
Otomobilde
Çocuklar için en uygun seyahat seçeneği aslında özel otomobiliniz… Eğer otomobilde uyuma alışkanlığı varsa yol aldığınız saatlerin çoğunluğunu onun uyku saatlerine getirin. Otomobilde uyumuyorsa uykusunu aldıktan sonra yola çıkın. Kendi koltuğunda ve daima kemerinin bağlı, kapı emniyet kilidinin de kapalı olmasına özen gösterin. Pencerelere güneşlik takın. Sık sık mola vererek bebeğinizi emzirebilir, çocuğunuzun sıkılmasını da önleyebilirsiniz. Ayrıca yanınızda çeşitli oyuncaklar bulundurun ve onun seveceği şarkılar çalın.

Uçakta
İşte anne-babaları en tedirgin eden kısım; uçak yolculuğu… Uçaktaki basınç değişiklikleri kulak ağrısına yol açabildiği için bebek ve çocukları büyüklerden daha çok etkiler. Uçağa binmeden önce serum fizyolojik ile burun içini temizleyerek tıkanıklığı giderin. Kulak zarına olan basıncı azaltmak ve dengelemek için kalkış ve iniş anında bebeğinizi emzirin ya da biberon verin. Daha büyük çocuklara da sıvı içirin ya da sakız çiğnetin. Arası geniş koltukları tercih edin, binmeden önce bez değişimi yapın ve en son binip ilk inen olmak için görevlilerle görüşün. Sıvı taşıma kısıtlaması olduğu için yanınıza alacağınız sıvı gıdaları dikkatli planlayın.

Trende
Trenle yolculuk bazen en kolayı olabilir çünkü hareket kısıtlılığının olmaması yolculuklardan çabuk sıkılan çocuklara iyi gelebilir. Eğer kalabalıksanız özel kompartmanlar en uygun alanlardır.

Abur cubur mevsimine dönmesin
Yazın öğünlerin saati şaşıyor, bazen çok hızlı sofralar kurmak gerekiyor. Hele de tatildeyseniz seçenekler epey azalabiliyor. Uzman Diyetisyen Şefika Aydın Selçuk’a yaz aylarında bebekler ve çocuklar için ideal beslenme önerilerini sorduk. 

Bebekler
• Tezgahlar artık rengarenk.... Özellikle ek besine geçen bebeklerinizin çorbalarında, sebze pürelerinde ve meyvelerinde bu çeşitlilikten yararlanın. Fasulye, kabak, bamya, domates, bezelye, kuşkonmaz, semizotu, patlıcan, taze patates, soğan ve enginar mönünüze girmeyi bekliyor. 
• Özellikle kayısı, çilek, üzüm ve erik hem gaz yapmıyor hem de bağırsakları çalıştırıyor. Şeftali ise özellikle ishal gelişen bebeklerde hem tedavi edici hem de besleyici. 
• Çilek ve böğürtlen bebeklerde alerjen etki gösterebildiği için denerken üçer gün ara verin ve belirtileri takip edin. 
• Meyvelerin iyi yıkanmasına ve soyulduğu anda  yedirilmesine dikkat edin. Gerekiyorsa cam rende kullanın. 
• Yazın artan su kaybına karşı çorba, yoğurt, ayran, sebze ve meyve pürelerinden faydalanın. 
• Suyu, altıncı aydan sonra ve kaynatıp soğutarak içirin. 
• Yemek aralarında su vermeyi unutmayın. 

Özellikle kayısı, çilek, üzüm ve erik hem gaz yapmıyor hem de bağırsakları çalıştırıyor. Şeftali ise özellikle ishal gelişen bebeklerde hem tedavi edici hem de besleyici. 

Çocuklar
• Okullar tatil oldu mu uyku ve yemek düzeni hemen değişiyor. En büyük tuzak da öğün atlayarak dengesiz ve yetersiz beslenmek oluyor. Çocuğunuzun yaz kış günde altı öğün tüketmesine özen gösterin. 
• Yumurta, peynir, süt, ceviz gibi proteinden zengin besinler kahvaltınızın vazgeçilmezi olmalı. Sofraya tat katmak için tam buğday veya yulaflı krepler, börekler ve sebzeli omletler hazırlayabilirsiniz. 
• Gün boyu zamansız tüketilen atıştırmalık abur cuburlar yerine sağlıklı hazırlanmış fast food sunabilirsiniz. Özellikle öğle yemeği yerine gözleme, tam buğday lavaşa dürüm, yoğurtlu ve meyveli kahvaltılık, tam taneli tahıl karışımları, ev hamburgerleri, ev pizzaları eğlenceli seçenekler olabilir. 
• Artan sıvı ihtiyacı için hazır meyve suları, soğuk çaylar ve asitli içecekler çocukların ilk tercihi olsa da onlara doğru alışkanlığı kazandırmak bize düşüyor. Yazın tüketmeleri gereken 2.5-3 litre sıvının en az sekiz bardak sudan oluşmalı. Ayrıca taze sıkılmış meyve suları, az şekerli soğuk komposto ve limonatalar, ayran, süt ve kefir alışkanlığı kazandırabilirsiniz.
• Yemeklerin yanında salata veya cacık tüketen çocuklar sıvı da almış oluyorlar. 
• Çocukların beslenmesinde her dönem meyve çok önemli. Günde en az 2-3 porsiyon meyve tüketmelerine özen gösterin. Yemekten önce iştahı kapatmaması için meyveyi yemeklerden 2-3 saat sonra verin. 
• Yazın tüm gün bilgisayar veya TV karşısında oturan, geç yatan ve geç kalkan, düzensiz yemek yiyen çocuklar kilo alacaktır. Bu nedenle onlara aktif yaşam seçenekleri sunun. 
• Yazın vazgeçilmezi olan dondurma iyi bir tercih olabilir ancak pastörize sütten yapılmış olmasına, içinde eriyip tekrar donduğunu gösteren buz kristalleri bulunmamasına dikkat edin. Şekli bozulmuş dondurmaları satın almayın.
• Yaz mevsiminde yemekleri taze hazırlamaya daha çok özen gösterin. 
• Eğer yumurta yemeye yeni başladıysa tatil süresince bu gıdaya dikkat edin çünkü bozulma riski yüksek olan yumurta, gıda zehirlenmesi yaratabiliyor. Omlet yerine haşlanmış yumurta tercih edin. 
• Seyahat esnasında mamalardan yararlanabilirsiniz. TATİLDE
Tatilin tatsız sürprizi: Yaz hastalıkları 
Doç. Dr. Akgül Akpınarlı Antony, çocuklarda yazın rastlanan pek çok hastalığın temiz olmayan kaynaklardan su içilmesi, açıkta satılan ve özellikle sıcağın etkisiyle de enfekte olmuş gıdaların tüketilmesi ve özellikle ortak kullanım alanlarında kişisel hijyene yeterince dikkat edilmemesi olduğunu vurguluyor.

Ateş
En sık rastlanan yaz hastalığı olan ateş, hemen her türlü bakteriyel ve viral hastalık ile güneş çarpması ve susuz kalma (dehidratasyon) durumlarında görülüyor. Doç. Dr. Anthony, aslında vücudun bir savunma sistemi olan ateşin hemen ilaçla düşürülmemesi gerektiğini, çocuk ılık bir banyo yaptıktan ve bol su içtikten sonra hala yüksekse ateş düşürücüler ile araya girilmesi gerektiğini söylüyor. Eğer banyo ile çocuk rahatlıyorsa izlemek yeterli oluyor ancak dirençli bir ateş varsa, 39-40 dereceye kadar çıkıyorsa, iştahı azalıyorsa vakit kaybetmeden doktora başvurmanızda fayda var. 

Kusma ve ishal
Bozulmuş veya mikroplarla enfekte olmuş gıdalara ya da kirli suya bağlı besin zehirlenmeleri de sıklıkla kusma ile başlayıp ishal ile devam ediyor. Sindirim sisteminin enfeksiyonları da sadece ishal ya da kusmayla seyredebiliyor. Bu tabloda çocuğun tolere edebildiği ölçüde sıvı ihtiyacını su, ayran, ıhlamur, elma suyu gibi seçeneklerle gidermek gerekiyor. Kusma ve ishal sayısı arttığında doktora danışarak şekerli-tuzlu tozlar suya karşılarak verilebiliyor. Ancak kusma ve ishal devam ediyor ve çocuk ağızan hiçbir şey alamıyorsa dehidratasyonun önüne geçmek için hemen doktora götürmeniz gerekiyor. Uzayan ishallerde bağırsak parazitlerinden şüphelenmek ancak dışkı kültürü alınmadan antibiyotik ve ishal durdurucu ilaç vermemek gerekiyor. Basit bir solunum yolu enfeksiyonunun ilk bulgusunun bazen kusma olabileceğini de unutmayın.

Göz iltihaplanması (Konjunktivit) 
Özellikle havuza girdikten bir süre sonra ortaya çıkan, gözde kızarıklık, kaşıntı, yanma, yaşarma, akıntı, çapaklanma, hatta gözün kapanması şeklinde görülen bu tabloda en kısa zamanda doktora başvurun. Bulaşıcı olan bu hastalıkta doktora gidene kadar çay ve pamuk ile pansuman yapabilirsiniz. Reçete edilmemiş hiçbir damlayı kullanmayın ve pansumandan sonra el hijyenine çok dikkat edin. Doç. Dr. Antony, bazen güneş alerjisi ve polen alerjisinin de gözlerde kızarıklık yapabildiğini ancak daha hafif bir tablo olduğunu hatırlatıyor. 

Kulak iltihabı (Otit) 
Kulağa dışardan giren mantar, bakteri, virüs gibi mikroplar, önce kaşıntıya, ardından iltihaplı, pis kokulu akıntıya neden olabiliyor. Kulakta zaten normal olarak salgılanan sarı-kahverengi madde kirli suyu çekiyor ve içindeki mikrobun hastalık yapmasını kolaylaştırıyor. Pis kokulu, beyaz, sarı ve yeşil akıntı olursa hemen doktora başvurarak ilaç tedavisi almak gerekiyor.

Solunum yolu enfeksiyonu 
Damlacık enfeksiyonu olarak nefes yoluyla vücuda giren mikroplar, üst solunum yolu ve boğaz enfeksiyonu yapabiliyor. Ateş, kırgınlık, halsizlik, boğaz ağrısı ile başlıyor ve daha ağır tablolara dönüşebiliyor. Ayrıca suya dalma, boğazdaki potansiyel hastalık mikroplarının daha derinlere taşınmasına ve sinüzit oluşmasına yol açabiliyor. 

İdrar yolları enfeksiyonu 
Özellikle kız çocuklarda daha sık görülen bu enfeksiyon, özellikle havuz kullanımı sonrası ıslak mayo ile beklemek, yeterince temiz olmayan suya girmek veya su kenarında oturarak oynama sonucunda, mikropların girişinin kolaylaşması ile oluşuyor. Enfeksiyonun tutulum yerine göre farklı isimler kullanılıyor. Küçük çocuklarda enfeksiyon en sık idrar torbasında görülüyor ve sistit olarak adlandırılıyor. Ateş, karın ağrısı, karında hassasiyet, idrar yaparken sancı, sık idrara çıkma, kanlı idrar, bulantı, kusma ve iştahsızlık görülebiliyor. Enfeksiyonun ilerlememesi için hemen doktora başvurmak gerekiyor.

Sinek-böcek sokması 
Sinek ve böcek sokmaları da kaşıntıya, ardından deride iltihaplı yaraya neden olabiliyor. Bebeklerde ciltten emilim çok olacağı için kimyasal ürün yerine tül cibinlikli yatak öneriliyor. Sinek sokması halinde antihistaminik ve ek içerikleri olan lokal kaşıntı önleyici krem ve losyonlar kullanılabilir. Doç. Dr. Antony, yaz akşamlarında uzun kollu, ince, hava alan pamuklu giysilerle sineklerin engellenebileceğini söylüyor.

Mantar 
Islak mayonun zemin hazırladığı mantar enfeksiyonu, genel kullanıma açık, yeterince temizlenmeyen havuz kenarı, banyo, tuvalet gibi ortamlardan; hastaların kullandığı terlik, havlu gibi eşyalardan da bulaşabiliyor. Mutlaka doktor kontrolünde uygun mantar ilacının uygun süre kullanımı gerekiyor.

Deri alerjileri 
Açık havada geçirilen zamanlar arttıkça dıştan bazı bitkilerin temasına bağlı kızarma ve kaşınmalar olabiliyor. Direkt güneş ışığına bağlı deride kızarma, kaşınma, hatta ödem gelişebiliyor. Bazen soğuk su, hatta sadece su bile deride ürtiker ve anjioödem denen kızarıklık, kabarıklık, kaşıntı yapabiliyor. Doç. Dr. Antony, bu durumda hemen antialerjik ilaç kullanılmasını, kalıcı tedavi için de doktora başvurulmasını öneriyor. 

Güneş çarpması 
Özellikle çok sıcak günlerde, güneşin dik olduğu öğle saatlerinde uzun süre dışarıda bulunmak, şapka kullanmamak ve yeterince su içmemek güneş çarpmasını kolaylaştırıyor. Halsizlik, baş ağrısı, mide bulantısı, kusma, baş dönmesi gibi bulgular ile kendini gösteriyor. Böyle bir durumda hemen serin bir yere geçmek, çocuğa ılık duş aldırmak, deride yanık varsa ve çocuk kendini iyi hissetmiyorsa doktora başvurmak gerekiyor. Gerekli durumlarda damardan serum tedavisi verilebiliyor. 

İsilik 
Yazın bebekler ve küçük çocuklar başta olmak üzere en sık rastlanan sorun kaşıntılı ve kabarcıklı bir deri problemi olan isilik oluyor. Ter bezlerinin tıkanıklığı sonucu oluşan isilikte ortam ne kadar nemliyse belirtiler o kadar ağır oluyor. Önlemek için pamuklu giysiler giydirmek, sık banyo yaptırmak, deriyi mümkün olduğunca havalandırmak, çok kaşıntı olduğunda doktora başvurmak gerekiyor. 

Özellikle çok sıcak günlerde, güneşin dik olduğu öğle saatlerinde uzun süre dışarıda bulunmak, şapka kullanmamak ve yeterince su içmemek güneş çarpmasını kolaylaştırıyor.

Adaptasyon sendromu 
Her insanda alışık olduğu ortam dışında bir yerde yaşamaya başlamak ve uyumak belli bir gerginliğe neden oluyor ve bu duruma ‘Genel Adaptasyon Sendromu’ deniliyor. Bu tabloda bebeklerde özellikle uyku sorunu ağır basıyor. Tuvaleti yadırgamadan dolayı dışkılama değişiklikleri, özellikle kabızlık ve iştah azalması da görülebiliyor. Bunun önüne geçmek için bebeğinizin kendini iyi hissedeceği, kokusunu tanıyacağı çarşaf, yastık kılıfı ve oyuncaklar alın.

Güneş yakması
Güneş ışınlarının hem çocuklar hem de yetişkinler için en önemli faydası, deride ultraviyole ışınları aracılığı ile D vitamini sentezini sağlaması… Bebeklikten 16 yaşa kadar hızlı büyüme söz konusu olduğu için D vitamini  daha fazla önem taşıyor. Avusturya Sen Jorj Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şerife Karaca, bebeklerde ve çocuklarda günlük D vitamini ihtiyacının 400 IU olduğunu, kol ve bacakların açıkta 15 dakika güneşlenmesi ile bu ihtiyacın karşılanabildiğini söylüyor. Ancak ozon tabakasının işlevini yerine getiremiyor oluşu bizleri önlem almaya zorluyor. Bu anlamda alınabilecek en uygun önlem bebeklerin ve çocukların saat 11.00’den önce ve öğleden sonra saat 16.00’dan sonra güneşe çıkmalarını sağlamak, eğer 15 dakikadan fazla kalınacaksa güneş koruyucu kullanmak… Dr. Karaca, bebekler için 50 faktörlü, çocuklar için ise en az 30 faktörlü, paraben ve diğer kimyasalları içermeyen ürünleri öneriyor. Güneş ışınlarına bağlı yanıklar genellikle birinci derece, nadiren de ikinci derece oluyor. Birinci derece güneş yanıklarında deride kan toplanması, şişme ve ağrı görülüyor. Bu durumda yanık derinin temiz tutulması ve soğuk uygulama yapılması yeterli oluyor. Şikayetler 48-72 saatte geçiyor. İkinci derece güneş yanığında ise bül denilen su kabarcıkları oluşuyor ve ağrı hissediliyor. Bu durumda kabarcıkları patlatmamak, 10 dakikada bir soğuk uygulama yapmak gerekiyor. İyileşme 7-14 günde kendiliğinden oluyor.