Sos şölenine davetlisiniz



Bazen gözümüzün önündeki detaya biri onu parmakla gösterene kadar dikkat etmeyiz. Oğlak Yayınları’ndan çıkan şef Sevinç Uzcan’ın kaleme aldığı Sos Şöleni de tam böyle bir kitap!

Uzcan, “Aradık ve soslarla ilgili kitap bulamayınca kendimiz yaptık” diyor. Kitabı görür görmez, “Evet ya, sosları ne kadar da ihmal ediyoruz” dedim kendime… 

Kitabın tatlılığı anne-kız çalışması olması. Sevinç Hanım kızı Selin Bağçacı ile birlikte tarifleri araştırmış, hazırlamış, denemiş ve yazmış. Diğer kızı Ece Bağçacı kitabın fotoğraflarını çekerken kız kardeşi Selin bu kez yemek stilistliği yapmış, yani keyifli bir ekip işi!  



Kitap makarna, salata ve dip soslar olmak üzere üç bölüme ayrılıyor. Sevinç Uzcan, “Mutfak sonsuz malzeme ve onların birbiri ile sonsuz kombinasyonundan oluşuyor. Kitapta dünyadaki klasikleşmiş tariflerle birlikte kendi reçetelerimize de yer verdik. Onlara genel bilgiler ve başarılı soslar yaratmak için püf noktaları da ekledik” diyor.



Mesela makarnayı soğuk su ile yıkamayın, sadece süzün, makarna soğuk suyla yıkandığında nişastasını kaybeder ve bu da sosun makarnayla bütünleşmesini engeller demiş. Sos ve makarna aynı anda pişmeli, sos önceden hazırlanmışsa ısıtılmalı diye de ilave etmiş. Hangi makarnanın hangi sosa yakıştığını da söylemiş; “Makarna tipine göre sosu eşleştirmek gerek. Spagetti gibi uzun makarnalara domatesli ve salçalı, penne gibi kısa makarnalara sebzeli ve taneli soslar, fettucine gibi yassı makarnalara ise kremalı, peynirli gibi yoğun sosları tercih etmelisiniz.”



Salatada kaç çeşit sos olabilir ki dedim ve cevabımı da aldım; Vinaigrette sosu, sezar sos, yağsız fit sos, hafif yoğurt sos, ballı rezeneli sos, portakallı haşhaşlı sos, kaprili sos, sarımsaklı biberiyeli zeytinyağlı sos gibi değişik soslar kitapta yer alanlardan sadece bir kaçı… Salata çeşitliliği kadar soslarla salataların lezzetini çeşitlendirmek bence harika bir fikir!

Bu bölümde özgün salata sosunu nasıl yapabileceğinizin ipuçları da var.
Dip soslar fark yaratan ama en önemsemediğimiz sos grubu... Halbuki cips, kraker, bisküvi gibi atıştırmalıklarla tükettiğimiz bu bandırma soslarını kahvaltılarımızda, ara öğünlerde, arkadaş toplantılarımızda ya da özel kutlamalarda kullanarak fark yaratabiliriz. 

Kahvaltılarımızdan hiç eksik etmediğimiz lütenitsa sosunu kitapta bulmak beni ayrıca mutlu etti. Bu sosla hem yazın vitaminini kış sofranıza taşımış olursunuz hem de kahvaltı sofranız şenlenir diye sizinle paylaşıyorum. 

Soslar bu kadar değil ki diyorsanız müjdeyi de vereyim; bu üç kitaplık bir seri. İkinci kitap ise muhtemelen temel soslar olacak.




LÜTENİTSA

3 kapya biber, közlenmiş, ayıklanmış

1 sarı Kaliforniya biberi, közlenmiş, ayıklanmış

1 kırmızı acı biber, közlenmiş, ayıklanmış

2 olgun domates, soyulmuş, küp doğranmış

1 patlıcan, közlenmiş, ayıklanmış

1 havuç, küçük küp doğranmış

1 küçük kereviz, küçük küp doğranmış

1 kuru soğan, küçük küp doğranmış

2 diş sarımsak, bir miktar tuzla havanda dövülmüş

2 kaşık üzüm sirkesi

100 ml zeytinyağı

Karabiber

Tuz

Bir tavada zeytinyağını kızdırın, soğan, havuç, kereviz ve sarımsağı yumuşayana kadar soteleyin. Domatesleri de ilave edin. Domatesler pişince, biber ve patlıcanları ekleyin ve suyu azalana kadar kısık ateşte pişirin. Son olarak sirke katın, karabiber ve tuzunu ayarlayın. Sosunuz hazır.