Meleklerden soğudum!
Daha yılbaşı gelmeden tasası sardı...
Nilgün Yıldız
Hemen yılbaşı için bir plan yapmalı ve erkek arkadaşımın meleklerle buluşmasını engellemeliyim!
Yılbaşına 1 ay kaldı kalmasına da bizim derdimiz şimdiden başladı. Günlerdir her yerde başa bela defile görüntüleri. Neymiş efendim kızlar hazırmış, yılbaşı gecesine az kalmış! Onlar hazır da biz hazır mıyız acaba? Tamam Victoria’s Secret, iç çamaşırların çok ama çok güzel, uğruna ölmeyecek erkeği geç, kadını da tanımıyorum. Tamam, mağazalarına girdiğimde kendimden geçmeyi bıraktım, baygınlıkla ayıklık arasında gidip geliyorum, ama ayıp değil mi? Biz de o kasada saatlerce sıra bekliyor belki de özel gün özel gün diye sakladığımız ürünlerini bir türlü çeyizlik statüsünden çıkaramıyoruz. Niye böyle yapıyorsun? Niye bizi yoruyorsun?
İşte bu yazıyı bu kıskançlık, bu çıldırmışlık, bu estetik olma isteğiyle yazıyorum ve eminim “tek” değilim. Kırk yılda bir yılbaşı gecesi evde oturalım desek, gönül rahatlığıyla 'Happy New Year' diyemiyoruz. Neden mi? Sevgilim bana sarılırken gözü televizyona kaydı mı acaba diye bakmaktan nasıl diyebilirim ki???
Ben de ne yapıyorum? Yazdığım yazılardaki gibi, önemli olan iç güzelliğim deyip kendimi avuturken, yılbaşı gecesi için fellik fellik gidecek yer arıyorum. Kusura bakmayın da mankenler, hepiniz bir geceye toplanıp biz pijamayla oturup “aman da ne güzel yılbaşında evdeyiz, jingle bells” diye bağırırken en süslü halinizle, bir de yarı çıplak; tek gram yağı vücudunuzda taşımazken evimizin içine kadar girerseniz, değil ben tüm Türk kadınlarının antipatisini kazanırsınız. Benden söylemesi!