Acele etmeyin. Çocuk var!

Çalışan anne olmak zor. Suçluluk duygusu alev alev yakıyor biz kadınları. Aile içi yükümlülükleri yerine getirmek konusunda birkaç tüyo vermek istiyorum.

Özlem Denizmen

Özlem Denizmen


Acele etmeyin. Çocuk var!

Çalışan ebeveynler sıklıkla çocuklarını iş yaşamlarına dahil ediyorlar. Başka opsiyonları olmadığında çocuklarını iş toplantılarına götürüyor, çocuklarının yanında uzun telefon görüşmeleri yapıyor, iş ile ilgili sorunları akşam yemeklerinde tartışıyorlar. Ebeveynler olarak hep acele içindeyiz, yetişmemiz gereken toplantılar, bitirmemiz gereken işlerimiz var. Asla bitmek bilmeyen ‘yapılması gerekenler’ listemiz soluğumuzu keserken, gün doğumunu beraber seyretmemize engel oluyor. ‘Acele et, çıkıyoruz, hemen ceketini giy. Zamanımız yok, çoraplarını ayağına geçir. Bırak oyun oynamayı, teyzenler bizi bekliyor’ gibi cümlelerle büyüyen çocuklar da hayatta ‘meşgul’ olmanın bilinciyle yetişiyorlar. Bunun bize maliyeti büyük, fakat çocuklarımıza olan maliyeti çok daha büyük...

1. Beynin gelişimini etkiliyor
Çocuk beyni her gün yeniden şekilleniyor. Nörolojistlere göre günlük yaşamda çocuğun maruz kaldığı stres, uzun dönemde anksiyeteye yol açıyor. Çocukların vücudundaki stres hormonlarını artırırken, onları çabuk sinirlenen, uyumakta zorlanan bireylere dönüştürüyor.

2. Sıkışmış ve kontrol altında hissettiriyor
Sıkışmış ve kontrol altında hisseden çocukta stres düzeyi artıyor. Kendisine gelen her bilgiyi işleyemeyen çocukta öğrenmeyi baltalıyor.

3. Çocuklar daha çabuk sıkılıyorlar
Çocuklar çabuk sıkılan, uzun ve yavaş bir süreç olan keşfetme sürecinden uzaklaşarak kendi tutkularının peşinden gitmeyen bireylere dönüşüyor.

4. Merak duygusunu kaybediyorlar
Dünyayı keşfetme yolundaki gelişimi ebeveyni tarafından kesilen çocuk zamanla merak duygusunu kaybediyor.

5. Duygularını bastırır hale geliyorlar
Gün boyunca duygularının dinlenmesine engel olan çocukların duygularını bastırmalarına neden oluyor. Bu durum çocukta ileriki dönemlerde kendini yemeğe bağımlılık, medya tüketimi ya da alışveriş tutkusu şeklinde gösteriyor.

6. ‘Kendim yapmalıyım’ eğiliminden vazgeçiyorlar
Gelişimi sabote edilen çocuk ‘kendim yapmalıyım’ eğiliminden vazgeçerek yardım beklemeyi seçiyor. Hayatı boyunca herhangi bir konuda başarıyı yakalamak için başkalarına ihtiyaç duyar hale geliyor.

Ben ne yapıyorum?
Ben de her çalışan anne gibi suçluluk duygusu ile kavruluyordum. Bir gün dur dedim bu böyle olmayacak ve farklı şeyler ürettim.

1. Her sabah, akşam oynamak üzere bir oyun belirliyoruz, Örneğin dün Timur ile akşam kapının önünde 15 dakika kaykay yaptık. İnan ile 11 ile 15 dakika girişimci patron olma oyunu oynadık. (Evet, çocuk bu yaştan öğrenmeli)

2. Onların hızını kabul edip ‘hadi’ kelimesini kullanmamaya çalışıyorum. Onun yerine, onlara planlama yapmayı gösteriyorum.

3. Akşamları eve girdikten sonra, sadece onlarlayım, onları uyutana kadar telefonumu bile kendimden saklıyorum. Acil bir şey olursa ev telefonumdan bulurlar beni.

4. Her akşam hislerimizi konuşuyoruz. Bu Einstein’ın izafiyet teorisinde dediği gibi, zamanı uzatıyor. Derinlere indiğimiz için, sanki beraber bir gün harcamış gibi mutlu oluyoruz.

5. Her sabah yapamasam da, olabildiğince okula ben götürmeye çalışıyorum.

Maliyetine bakın
Bu hafta kendinizi çocuğunuzun gözüyle izleyin ve acele etmenin maliyetinin farkına varın.

• Hayatı yavaşlatmak için neleri değiştirmelisin?

• Çocuğunla daha fazla iletişim kurmak için nasıl zaman yaratabilirsin?

• Hayatına aileni bir arada tutacak ne gibi günlük rutinler ekleyebilirsin?