Annelikte zaman tanzimi

Oyunlar öneriyorum. Birlikte geçirilecek nitelikli zamanın önemini anlatıyorum. Çocuklarımıza verebileceğimiz en değerli şey, ‘birlikte geçirilecek nitelikli zaman’dır, diyorum. Ve karşılığında duymaktan hiç keyif alamadığım bir cevap alıyorum. ‘E ama sizin vaktiniz çok, benim vaktim yok’… Neden? Zaman hepimize aynı işlemiyor mu? Size gün 24 saat de bize 48 saat mi?
Zaman tanzimi (daha bilinen ifadesiyle zaman yönetimi), iş hayatında da özel hayatta da başarının anahtarı, bunu biliyoruz. Peki, annelikte neden olmasın? Etkili bir zaman planlaması ile, çocuklarımıza öyle güzel, öyle özel, öyle nitelikli zamanlar ayırabiliriz ki bir zaman sonra kendimiz bile şaşırırız.
Oyuncu Anne kitabımda oyunlar için nasıl zaman yaratabileceğimize dair önerilerde bulunmuştum. Burada sadece bazı tespitler üzerinden gidelim.
Esasen çalışan anneler ile çalışmayan annelerin gün planlamaları birbirinden farklı. Çalışan anneler; iş hayatında belli bir plan ve programla çalışır. Toplantı saatlerine sadık kalıp geç kalmazlar. Mutlaka hazırlık yaparlar. İş yerindeki özel telefon görüşmelerini ve internet kullanımlarını sınırlı tutarlar. Aynı disiplini eve de taşıdığımızda zaman problemimizin çok büyük bir kısmını çözmüş oluruz.
Örneğin akşam yemeğine oturma kalkma saatini belirleyin. Siz sadık kalırsanız ailenin diğer bireyleri uyum sağlar. O gün çocuğunuzla ne oynayacağınızı ve nasıl vakit geçireceğinizi önceden belirleyin. Ben bunu aylık planlarla yapıyorum. Eylül ayında neler yapacağımız, nereleri gezeceğimiz, ne okuyacağımız, ne oynayacağımız belli. Her akşam bir kutuyu işaretliyor ve böylece kendi nitelikli zaman performansımızı da değerlendirmiş oluyoruz. Sabah ne giyeceğinizi akşamdan planlanlayın. Hatta kıyafetleri kombinleyerek bir  haftalık bir hazırlık yapmak tüm haftayı rahatlatır. Her gün 5 dakika boyunca onu mu giysem bunu mu, şunu mu taksam diye düşünmediğiniz için oradaki 5 dakika çocuğunuza kalabilir. ‘5 dakika neye yarar ki?’ diyebilirsiniz. Oysa birlikte uçak olup uçmak, tren olup evi gezmek, kedi olup miyavlamak, gökyüzüne bakıp havanın nasıl olduğunu birlikte konuşmak, birlikte bir bardak süt içmek, birlikte şarkı söylemek, birlikte dans etmek, birlikte bir hikaye okumak, birlikte tek ayak üstünde zıplamak… sadece 5 dakika harcayarak çocuğunuzu güldürebileceğiniz basit etkinliklerdir.
Yemek listesini haftalık yada aylık yapmak bile size zaman kazandırır. Alışverişinizi bu listeye göre yaparsınız ve böylece yemek yapmak için mutfağa girdiğinizde ‘aaa kabak yokmuş, aaa pirinç az kalmış’ diye aranmazsınız. Bu bile size zaman kazandırır. Ayrıca mutfakta görev dağılımı yapmak da çocukla birlikte geçirilecek nitelikli zamandır.

Çalışmayan anneler için durum daha farklı. Ben hep çalışan anneydim, dolayısıyla hiç ev hanımlığı yaşantım olmadığı için burada işkembeden atmak istemiyorum. Fakat eğer ev hanımı olsaydım, bunu da bir meslek olarak görür ve iş hayatının gerektirdiklerini yapardım. Mesela, saatimi kurar ve erkenden güne başlardım, tıpkı çalışan anneler gibi… Ev işlerimi belli bir plan ve programla yapar, çay saatlerimi süreli tutardım. Yani iş yerinde 45 dakika çay kahve molası veremiyorsunuz, evde neden bu süreyi bu kadar uzun tutalım? İş yerinde ziyaretimize gelen misafirlerimizle ve hatta iş için gelenlerle bile belirli zaman aralıkları içerisinde görüşürken (x firma ile toplantı saat 14:00-15:30 gibi), neden evdeki görüşmelerimizi ‘komşum sabah kahvesine diye geldi teeee akşam 4’e kadar oturdu’ şeklinde düzenliyoruz ki? Temizliğin hepsini bir günde yapmak zorunda değilsiniz, biz de işlerimizin hepsini bir günde yapmıyoruz, haftaya yayıyoruz… Böylece etkili bir planlama ile kendimizi çok yormadan tüm işlerimizi çözüyoruz. Evde neden bunu yapmayalım? Çocuklarımıza güzel yemekler hazırlamak, onları temiz giydirmek, düzenli bir evde yaşamalarını sağlamak elbetteki bizim görevimiz ama bu kısma çok takılmamak gerektiğini düşünüyorum. Çocuk karnının doyduğuna bakar, bu yemekle ne kadar zaman harcandığına değil! Ama kendisi için hazırlanmış bir oyunda, annesiyle birlikte oynamak onu ütülü bir kıyafetten daha fazla heyecanlandırır, daha fazla aklında kalır, daha mutlu olur.

Sonuçta her işin ve her hayatın dinamikleri birbirinden farklı. Ama eğer istersek uyku saatlerimizi, ev işlerine bakış açımızı, alışveriş, yemek yeme, sosyal medya kullanımı, televizyon izleme gibi alışkanlıklarımızı yeniden gözden geçirirsek kendimize ve dolayısıyla çocuklarımıza ayıracak hayli vaktimiz kalır. Sadece WhatsApp gruplarımızı bile azaltsak yanımıza kar kalır… Bilgisayarda oyun oynayarak gününün çok büyük bir kısmını harcayan annelerimize buradan ayrıca selam ediyorum.