Yonca’nın yeni yıl duası
Kendine, hayallerine, iyi şeylere ve umuda inan.
Yonca Tokbaş
İnanıyorsan kendine GÜVEN.
Duyma sadece sesleri, DİNLE.
İyiliklere doyma, aç gözlü ol, hep daha
fazlasını İSTE.
Aklına düşerse YAP.
İçinden nasıl geliyorsa öyle OL.
Nasıl hissediyorsan öyle YAZ.
Mutlulukları asla BEKLETME.
Hayatını asla GECİKTİRME.
İçine düşerse fikri hemen SEVİŞ.
Naz etme GÜL.
Farkında olarak YAŞA.
Hayata kızıp YILMA.
Hiçbir kapıyı KAPAMA.
Kimseye KÜSME.
İmkansız deme, DENE.
Yorulma, ÇALIŞ.
Hor görme kendini, SEV.
Yaşadıysan eğer, vardır elbet bir sebebi, PİŞMAN OLMA.
Her şeye ilaçtır ZAMAN, o zaman KAYBETME.
Oluverdi mi dileğin, hemen ŞÜKRET.
Her daim UMUTLU ve MUTLU OL.
Hayat bu...
AFFET!
Dön başa, büyük ve koyu renk yazdığım
kelimeleri yukarıdan aşağıya yüksek
sesle oku!
Ha bir de unutmadan;
Yap iyilikleri, çok düşünme at derin
sulara.
Geri gelecekler elbet.
Zamanla...
SABRET.
Yonca ‘işbitirici’
Yıllık Bilanço
Benim bilanço anlayışım yalnız bu
seneye mahsus şöyle:
Ekim 2012’den Kasım 2013’e kadar
olan dönemi kapsıyor.
Neden mi? Çünkü geçen sene
topuk kırığımla beraber hayatım
durmuş ve sadece ekimden itibaren
hareketlenebilmiştim de, ondan.
Her sene mutlaka ne yapmışım
ne etmişim oturup bilançosunu
çıkarıyorum.
Çok zor iş.
Çok ürkütücü iş.
İnsan bazen ne çok şeyi ıskaladığını
görüyor. Kimi zaman da kendini ne
anlamsızca hırpalayıp ne hadsizce
acımasızca yorduğunu.
Bazı hayaller olmuş oluyor, kimisi
olmamış.
Bazı sonuçlar tokat gibi. Acıtıyor.
Kimisinin indiği yerde de güller
bitiyor.
Ama bilanço çıkarmak zor olsa da,
insanın yapması gereken bir şey gibi
geliyor bana.
Benimkini yazmamın nedeni, sizlere
de bir örnek olmasını dilemem.
Bana bakıp belki kendinize
de bir paye çıkarırsınız diye
düşündüğümden.
Hatta bana bakıp, benim yaptığım
hataları sakın yapmayasınız
diye dilediğimden.
Yonca ‘işkadını’
Rakamlarla bir yıl
Ben bu bir sene içinde meğer kendimi çok
acımasızca eleştirmişim. İçimdeki his sanki
koca bir sene geçti ve ben hiçbir şey yapmadım
gibiydi. Ama rakamları bir deştim ki, ortaya
çıkan manzara beni bana mahcup etti.
Yonca bu bir senelik dönem içinde neler
yapmış bakın:
Likya Yolu 6G-140 km. (Kadınlar birincisi
oldum ama benden başka kadın yoktu o
kategoride ondan)
Venedik Maratonu-42 km. 195 mt. (5 saat 46
dakika 13 saniyede biten cahil cesaretimle
görülmüş bir finiş, büyük hayat dersi!)
Avrasya Maratonu-15 km. Tırtılist olmuştuk
TOFD için farkındalık adına.
Runtalya-21 km. Paris Maratonu’na gideceğim
için hemen ardından 21 km. üstüne antrenman
olsun diye ekstra 8 km. koşup 29 km.
yapmıştım o gün.
Schneider Paris Maratonu-42 km. 195 mt. (4
saat 53 dakika 7 saniyede gördüğüm en güzel
finiş! İyi çalıştım süper ortamda TEGV için
müthiş koştum.)
Dubai Women Run-10 km.
İznik Ultra Maratonu-Yarış 80 km.’idi. 75
km.’de süreyi kaçırıp 15 dakika geç kaldığım
için diskalifiye oldum. Acayip üzüldüm. Çok
ağladım. Kaybetmeyi öğrendim.
Yalova Triatlonu-1 km. yüz, 20 km. bisiklet sür,
5 km. koş! 1 saat 48 dakikada tamamladım.
Çok zormuş yahu! Ama genç triatletlerimize
hayran kalıp ne yaşadıklarını damardan
anladım.
Runfire Kapadokya Ultra Maratonu 6G-140
km.’lik yarışta kadınlar birincisi oldum.
35. Vodafone İstanbul Maratonu-42 km. 195
mt. 5 saat 11 dakika 54 saniyede bitirdim. Zor
ama çok güzel bir maratondu; ama iyi bitirdim
çok şükür.
Yonca ‘nümerik’
Sonuç
Bu bir sene içinde
561 km. 585 metre yarışmış bu Yonca!
Ama esas mesele bu da değil.
Bu kadar yarışabilmek için, bir senede
yaklaşık 2300 km. de antrenman
yapmışım.
Yuh bana!
Buna bir de pilatesler, yüzmeler, gym’ler,
bisikletler filan dahil değil.
Dahası Hürriyet yazılarım, Elele yazılarım...
Çocuklarım, onların hayatı...
Seyahatlerim...
Ben de diyorum bende bir yorgunluk oldu
neden acaba diye.
Ama bu yorgunluğu unutturan ne
biliyor musunuz?
Bu bir sene içinde tam 100 bin liralık bağış
toplamışım ADIM ADIM koşarak!
TEGV Van Erciş Adım Adım Öğrenim
Birimi’nin yapım ve işletmesi ile 9 bin
çocuğun eğitimine katkıda payım olmuş.
500’e yakın üniversite öğrencisinin sosyal
sorumluluk projelerinde çalışabilmesi için
TOG’a destek sağlamışım.
Dört engelli insanın hayatına akülü
tekerlekli sandalye ile hareket özgürlüğü
sağlamışım.
Çok şükür!
Yonca ‘net’
Çıkarılan Dersler
Ders 1:
Bu rakamlara bakınca, insanın
hayatta koyduğu hedefin en az
beş katı çalışması gerekiyormuş,
onu anladım. 500 km.’ye 2300 km.
üstü çalışmam gerekmiş. Ki bunda
bile başarısızlık olmuş. Yine de
vazgeçmek yok. Yarım kalan işler
bitecek. 2014’te İznik Ultra 80 km.
akıllıca ve sağlıkla tamamlanacak.
Ders 2:
Yorulmuşum. Nedensiz değil. Ama
bu tempo için çocuklarımdan zaman
çalmamak adına, az uyudum, az
dinlendim. Bu yanlış bir şey. Dikkat
etmeliyim süreklilik, sürdürülebilirlik
adına.
Ders 3:
Eğer güzel bir amacım olmasaydı
asla bunları yapamazdım. Her
zaman hedefin içine güzel bir amaç
yerleştirmek gerek bence. Benimkisi
bağış toplamak için koşmak
olduğundan, duramıyorum yerimde
bence.
Ders 4:
Sevdiğin şeyi yapmak büyük
keyif ve şans. Elime fırsat geçince
abartabiliyorum. Daha planlı ve
tasarruflu olmam gerek yine de.
Dikkat.
Yonca ‘hoca’
Özetle...
Mediha Şen Sancakoğlu’nu bilir misiniz?
Bilmezseniz, hemen Youtube’a girin,
bir bulup sesini, hele de Nasıl Geçti
Habersiz’i söylerken dinleyin.
Ama kesin rakı da hazır olsun sofranızda
mezenizle.
Bu yılımı daha iyi anlatan bir şarkı ve ses
yoktur.
Mutlu ve umutlu bir 2014 olsun hepimize!
Nasıl geçti habersiz
O güzelim yıllarım
Bazen gözyaşı oldu
Bazen içli bir şarkı
Her anını eksiksiz
Dün gibi hatırlarım
Dudaklarımda tadı
İçimde durur aşkı
Hani o saçlarıma taç yaptığın çiçekler
Hani o güzel gözlü ceylanların pınarı
Hani kuşlar ağaçlar binbir renkli çiçekler
Nasıl yakalamıştık saçlarından baharı
Ben hala o günleri anarsam yaşıyorum
Sanki mutluluğumuz geri gelecek gibi
Hala güzelliğini kalbimde taşıyorum
Dalından koparılmış taze bir çiçek gibi…