Flapper kızları
1920’lerde kadınlar, I. Dünya Savaşı’nın ardından toplumsal normlara karşı durarak özgürlüklerini Flapper modasıyla aktardı. Coco Chanel, kadın modasında devrim yaratarak kadınlara daha rahat ve özgür giysiler sundu. Chanel’in tasarımları, kadınları korselerden ve ağır süslemelerden kurtararak kısa elbiseleri ve sade tasarımlarıyla Flapper kızlarının cesur stiline öncülük etti.
Beat Kuşağında ayaklanma
1960’larda Vietnam Savaşı karşıtı protestolar, sivil haklar hareketi ve genel bir sistem karşıtlığı duygusuyla beslenen Hippie hareketi, uzun saçlar, rengarenk ve bol giysilerle kendini ifade etti. Onunla birlikte Beatnik tarzı da doğdu. Yves Saint Laurent, kadınların gardırobuna pantolon takımları ve ceketler ekleyerek cinsiyet rollerini yıktı. Saint Laurent’in ‘Le Smoking’ smokin ceketi, kadınların güç ve bağımsızlık sembolü haline geldi ve Beatnik tarzının isyankar ruhunu yansıttı.
Punk ölmedi
1970’lerde İngiltere’de ortaya çıkan Punk hareketi, anarşist ve anti-kuruluş mesajlarını moda aracılığıyla yaydı. Punk giyimi, yırtık giysiler, deri ceketler, zincirler ve cesur saç stilleriyle karakterize edildi. Vivienne Westwood, punk modasının en önemli isimlerinden biri olarak, deri ceketleri, zincirleri ve yırtık tasarımlarıyla anarşist ve anti-kuruluş mesajları yaydı.
Yeni mi romantik
Vivienne Westwood, punk modasının ardından 1980’lerde Yeni Romantik akımının da öncüsü oldu. Bu hareket, teatral ve abartılı moda stiliyle dikkat çekerken, Westwood, tasarımlarında tarihsel referansları ve sosyal mesajları kullanarak toplumsal ve politik eleştiriler yaptı. Ayrıca Jean-Paul Gaultier de korseler, denizci temaları ve abartılı giysileriyle Yeni Romantik akımında ses getiren işlere imza attı.