8 / 19
Asiyim herkes bilsin! - Resim : 8

Açlık Oyunları simülasyonu
Cannes, Oscar, Grammy gibi prestijli ödül törenlerinde moda aracılığıyla başkaldırıları bolca gördük. Ancak Madonna’nın kadın haklarına yönelik “Moda olduğu kadar siyasi bir beyan” olarak nitelendirdiği siyah transparan Givenchy elbisesi, Lena Waithe’nin 2018’deki Katolik Kilisesi temalı etkinlikte gökkuşağı pelerini ve Alexandria Ocasio-Cortez’in “Zenginlerden vergi alın” elbisesi gibi çarpıcı mesajlı protestolara imza atmış modanın Oscar’ı Met Gala ise Filistin’e karşı sessiz kalmayı seçti. Üstelik TikToker Haleyy Baylee’nin, “Ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler” diye çektiği TikTok, “Açlık Oyunları simülasyonunda mı yaşıyoruz?” diye sorgulattı. ‘Açlık Oyunları’ serisinde, Capitol halkı, ülkelerindeki yoksulluk ve adaletsizlikle boğuşan bölgeleri görmezden gelirken, kendileri abartılı ve lüks bir yaşam sürdürüyor. Bu benzetme, Met Gala katılımcılarının Filistin’de yaşanan trajedilere karşı sessiz kalmalarını halkın ikiyüzlülüğüyle benzeşti. Oysaki, en büyük moda isyanlarından birine şahitlik edebilirdik.

9 / 19
Asiyim herkes bilsin! - Resim : 9

İsyankar moda
Moda dünyasında isyankar duruşlarıyla dikkat çeken markalar ve tasarımcılar, moda aracılığıyla toplumsal ve politik mesajlar vermekte büyük rol oynadı. Her biri, kendi döneminde önemli değişimlere öncülük ederek modanın sadece bir stil ifadesi olmadığını, aynı zamanda güçlü bir toplumsal ve politik araç olduğunu da gösterdi.


10 / 19
Asiyim herkes bilsin! - Resim : 10

Flapper kızları
1920’lerde kadınlar, I. Dünya Savaşı’nın ardından toplumsal normlara karşı durarak özgürlüklerini Flapper modasıyla aktardı. Coco Chanel, kadın modasında devrim yaratarak kadınlara daha rahat ve özgür giysiler sundu. Chanel’in tasarımları, kadınları korselerden ve ağır süslemelerden kurtararak kısa elbiseleri ve sade tasarımlarıyla Flapper kızlarının cesur stiline öncülük etti.

11 / 19
Asiyim herkes bilsin! - Resim : 11

Beat Kuşağında ayaklanma
1960’larda Vietnam Savaşı karşıtı protestolar, sivil haklar hareketi ve genel bir sistem karşıtlığı duygusuyla beslenen Hippie hareketi, uzun saçlar, rengarenk ve bol giysilerle kendini ifade etti. Onunla birlikte Beatnik tarzı da doğdu. Yves Saint Laurent, kadınların gardırobuna pantolon takımları ve ceketler ekleyerek cinsiyet rollerini yıktı. Saint Laurent’in ‘Le Smoking’ smokin ceketi, kadınların güç ve bağımsızlık sembolü haline geldi ve Beatnik tarzının isyankar ruhunu yansıttı.