Yaşlanmayı hangi maddeler önlüyor?
Yaşlanmayı önleyen bazı maddeler var ve bunlar kremlerin içinde yer alıyor. Onların hangileri olduklarını bilmiyorsanız, kreminizi de doğru seçemezsiniz. İşte yaşlılığı öteleyen etken maddeler ve ne işe yaradıkları…
Magnezyum: Cilt hücrelerinin oksijen gereksinimini ortadan kaldırıyor.
Kalsiyum: Hücrelerin yenilenme sürecini destekliyor. Cilt bu sayede daha kalın ve pürüzsüz görünüyor.
Fosfor: Ciltte kalsiyumla aynı etkiyi gösteriyor. Folik asit hücre çekirdeğinin zarar görmesini engelliyor.
C vitamini: Cilt yaşlılığına karşı 3 kez etkili. Kolajen oluşumunu destekliyor, antioksidan etkisi görüyor ve pigment lekelerini hafifletiyor.
Phyto hormonları: Menopozla birlikte vücudumuzda östrojen üretimi de duruyor. Hücreler yavaşlıyor. Bitkilerden alınan hormon takviyesi bu süreci yeniden hareketlendiriyor.
Peptit: Hücrelere cildin doğal yenilenme döngüsü için emir veren vücudun kendi yapıtaşı. Görevlerinden biri de kolajen üretimi için cildi harekete geçirmek.
Polifenol: Yeşilçayda, üzüm çekirdeğinde ve aynı zamanda anti-aging ürünlerinde mevcut. Polifenol, aynı zamanda bir antioksidan. Serbest radikallerle savaşıyor, zarar vermesini önlüyor.
Koenzym Q10: Bu koenzim de bir serbest radikal avcısıdır aslında. Aynı zamanda cildin hayati enerji gereksinimi için görevleri var.
HER YAŞIN İHTİYACI FARKLI
Hep söylüyoruz, yine söyleyelim. Anti vaging ile mücadeleye 20’li yaşlarda başlamak gerekiyor. Uzmanlar ise bu yaşlarda yoğun ürünlerden uzak durmayı öneriyor. kısacası, her yaş kendine uygun ürünü seçmeli. Kreminizin içinde yaşa yönelik sorunları gideren içerikler bu yüzden mevcut. Zamanı durduramıyoruz… Gençken bir an önce büyümek arzusundayken orta yaşlarda, ilk kırışıklarımız belirdiğinde paniğe kapılıp zaman geçmesin, yaşlanmayalım istiyoruz. Ne yazık ki, bu da hayatın en acı gerçeği. Kırışıkları sadece bir kremle yok etmek henüz mümkün değil. Daha geç yaşlanmak ve güzel yaş almak istiyorsanız, bunu bir yaşam tarzı olarak ele almamız gerekiyor. Sağlıklı bir yaşam tarzı ve iyi genler mükemmel cilt için önceliklerimiz olmalı. Ancak zamanın izlerini azaltan ve en azından oluşma aşamasında engelleyen maddeler var ki, onları da görmezden gelemeyiz. Bu maddeler anti-aging bakım kremlerinin de vazgeçilmezi. Öğrenmeniz sizin yararınıza…
Gliserin: Suyu ciltte saatlerde tutma etkisi mevcut. Cilt yüzeyinin pürüzsüzlüğünü korumasına ve kuruluktan dolayı oluşmuş ince kırışıklıkların yok olmasında etkili.
Retinol: A vitamininin en saf hali retinolün, kırışıklıklara, elastikiyetini kaybetmiş ciltlere ve pigment lekelerine karşı en etkili maddelerden biri olduğu araştırmalarla saptanmış. Düşük konsantrasyonu bile bağ dokusu oluşturuyor ve kolajen yıkıcı enzimlerle savaşıyor. Aynı zamanda aknelere karşı oldukça etkili olduğu biliniyor. Ancak hassas ciltlerde iritasyona neden olabiliyor.
Seramid: Cildin kendi bariyerini oluşturmasında en büyük destekçi. Dışarıdan cilde verildiğinde koruyucu ve pürüzsüzleştirici etkisiyle öne çıkıyor.
Mineral: Cildin doğal beslenmesinde etkili.
Silisyum: Hücrelerin birbirlerine bağlanmasını sağlıyor. Cildin daha sıkı olmasına yardımcı oluyor. Doğal nemlendirme etkisiyle kuruluğu ortadan kaldırıyor ve ince kırışıklıkların oluşmasını önlüyor.
Kalsiyum: Hücrelerin yenilenme sürecini destekliyor. Cilt bu sayede daha kalın ve pürüzsüz görünüyor.
Fosfor: Ciltte kalsiyumla aynı etkiyi gösteriyor. Folik asit hücre çekirdeğinin zarar görmesini engelliyor.
C vitamini: Cilt yaşlılığına karşı 3 kez etkili. Kolajen oluşumunu destekliyor, antioksidan etkisi görüyor ve pigment lekelerini hafifletiyor.
Phyto hormonları: Menopozla birlikte vücudumuzda östrojen üretimi de duruyor. Hücreler yavaşlıyor. Bitkilerden alınan hormon takviyesi bu süreci yeniden hareketlendiriyor.
Peptit: Hücrelere cildin doğal yenilenme döngüsü için emir veren vücudun kendi yapıtaşı. Görevlerinden biri de kolajen üretimi için cildi harekete geçirmek.
Polifenol: Yeşilçayda, üzüm çekirdeğinde ve aynı zamanda anti-aging ürünlerinde mevcut. Polifenol, aynı zamanda bir antioksidan. Serbest radikallerle savaşıyor, zarar vermesini önlüyor.
Koenzym Q10: Bu koenzim de bir serbest radikal avcısıdır aslında. Aynı zamanda cildin hayati enerji gereksinimi için görevleri var.
HER YAŞIN İHTİYACI FARKLI
Hep söylüyoruz, yine söyleyelim. Anti vaging ile mücadeleye 20’li yaşlarda başlamak gerekiyor. Uzmanlar ise bu yaşlarda yoğun ürünlerden uzak durmayı öneriyor. kısacası, her yaş kendine uygun ürünü seçmeli. Kreminizin içinde yaşa yönelik sorunları gideren içerikler bu yüzden mevcut. Zamanı durduramıyoruz… Gençken bir an önce büyümek arzusundayken orta yaşlarda, ilk kırışıklarımız belirdiğinde paniğe kapılıp zaman geçmesin, yaşlanmayalım istiyoruz. Ne yazık ki, bu da hayatın en acı gerçeği. Kırışıkları sadece bir kremle yok etmek henüz mümkün değil. Daha geç yaşlanmak ve güzel yaş almak istiyorsanız, bunu bir yaşam tarzı olarak ele almamız gerekiyor. Sağlıklı bir yaşam tarzı ve iyi genler mükemmel cilt için önceliklerimiz olmalı. Ancak zamanın izlerini azaltan ve en azından oluşma aşamasında engelleyen maddeler var ki, onları da görmezden gelemeyiz. Bu maddeler anti-aging bakım kremlerinin de vazgeçilmezi. Öğrenmeniz sizin yararınıza…
Gliserin: Suyu ciltte saatlerde tutma etkisi mevcut. Cilt yüzeyinin pürüzsüzlüğünü korumasına ve kuruluktan dolayı oluşmuş ince kırışıklıkların yok olmasında etkili.
Retinol: A vitamininin en saf hali retinolün, kırışıklıklara, elastikiyetini kaybetmiş ciltlere ve pigment lekelerine karşı en etkili maddelerden biri olduğu araştırmalarla saptanmış. Düşük konsantrasyonu bile bağ dokusu oluşturuyor ve kolajen yıkıcı enzimlerle savaşıyor. Aynı zamanda aknelere karşı oldukça etkili olduğu biliniyor. Ancak hassas ciltlerde iritasyona neden olabiliyor.
Seramid: Cildin kendi bariyerini oluşturmasında en büyük destekçi. Dışarıdan cilde verildiğinde koruyucu ve pürüzsüzleştirici etkisiyle öne çıkıyor.
Mineral: Cildin doğal beslenmesinde etkili.
Silisyum: Hücrelerin birbirlerine bağlanmasını sağlıyor. Cildin daha sıkı olmasına yardımcı oluyor. Doğal nemlendirme etkisiyle kuruluğu ortadan kaldırıyor ve ince kırışıklıkların oluşmasını önlüyor.