Online arkadaşlık uygulamaları
Şimdi moda arkadaşlık uygulamaları! Happn, Tinder, Badoo, Social Match gibi dating uygulamalarını mercek altına aldık.
EN İYİ ONLINE ARKADAŞLIK UYGULAMALARI
Bu arkadaşlık uygulamalarını İOS ya da Android uyumlu cihazlarınıza yükleyip ilişkilerinize yepyeni bir zemin hazarlayabilirsiniz. İşte 2016 yılının popüler arkadaşlık (dating) uygulamaları...
Tinder: Bu uygulamayı aramızda duymayan kalmamıştır muhtemelen ama yine de kısaca anlatayım. Lokasyonunuza belli bir mesafede bulunan karşı cinsteki akıllı telefon sahiplerinin profilleri önünüze geliyor. Tabii sizinki de onlara gidiyor. Eğer iki taraf da birbirine beğeni gönderirse mesajlaşmaya başlayabiliyorsunuz.
Happn: Gittiğiniz kafe, restoranlar, geçtiğiniz yollar hepsi bir bir Happn’e kaydediliyor (sadece genel adres olarak) ve sizinle aynı yerlere giden insanların profilleri belirlenip onları görmeniz sağlanıyor. Yine konuşmaya başlayabilmek için karşılıklı olarak birbirinizi beğenmeniz gerekiyor.
Couplinked: Bu uygulamanın iddiası biraz daha farklı. Hep düşük profillerin çöpçatanlık uygulamaları kullandığını söyleyenler için eğitimli kişilerin üye olduğu yepyeni bir uygulama olarak diğerlerinden ayrılıyor. Buraya üye olmak için Facebook üzerinde yüksek öğreniminizi belirtmeniz gerekiyor. Yine sadece Facebook üzerinden üye olabiliyorsunuz ve Facebook arkadaşlarınızla hiçbir şey paylaşılmıyor.
Badoo: 316 milyon üyesiyle Badoo en popüler uygulamalardan biri ve genel olarak lokasyon sistemiyle çalışıyor denebilir. Bir de ‘Karşılaşmalar’ isimli bir oyunları var. İki tarafa da oyun oynattırıp ortak ilgi alanları olan insanları bir araya getirmeye çalışılıyor.
Social Match: Facebook üzerinden eşleşme sağlayan bir diğer uygulama da Social Match. Fakat bunun bir özelliği sadece Facebook listeniz üzerinden ilerlemesi. Facebook’taki arkadaşlarınız arasında ilişki durumunu ‘İlişkisi Yok’ olarak belirten profilleri görebiliyorsunuz.
LinkedUp: LinkedIn temelli olan bu uygulama, belirli kriterlerle yapılan aramalar ve karşılıklı beğeni sonrası karşınızdakiyle konuşmanızı sağlıyor. Program için beş arkadaşınıza da referans olma durumunda ise daha öncesinde kriter olarak belirleyemediğiniz endüstri ve okul seçenekleri açılıyor. Programın bu anlamda biraz seçici bir yapıda olduğu söylenebilir.
Skout: Yine lokasyon temelli olarak çalışan bu uygulamada, telefonunuzu sallayarak birisiyle eşleşebiliyor ve konuşma imkanı sağlayabiliyorsunuz. Programın diğerlerinden farkı ise yaklaşık 30 saniye boyunca karşınızdakinin cinsiyetini açıklamıyor olması.
AMAN DİKKAT!
• Online ilişkilerin normal olduğunu kabul edin.
• Profilinizin sizi yansıttığından emin olun. Eski fotoğraflarınızı kullanmak iyi bir fikir değil.
• Hobileriniz ve ilgi alanlarınız hakkında dürüst olun.
• İlk hamleyi yapmaktan çekinmeyin.
• Kötü buluşma deneyimlerinizin sizi etkilemesine izin vermeyin.
• Yazışırken hayat hikayenizi anlatmayın. Sonraya da konuşacak bir şeyler kalsın.
• Buluşmak için çok istekli görünmeyin.
• Ev adresiniz gibi sokakta gördüğünüz herhangi birine vermeyeceğiniz bilgileri hemen ona vermeyin.
• Buluşma mekanını siz belirleyin ve daha önce gittiğiniz bir mekanda buluşun.
• Buluşmadan önce yakın bir arkadaşınıza durumu haber verin.
• Beklenti içine girmeyin.
• Daha önce internetten tanıştığınız biri ile hiç buluşmadığınızı söylemeyin. Bunun modası çoktan geçti. Aşk arayışında aktif olduğunuz için gurur duyun.
İNTERNETTEN TANIŞANLAR ANLATIYOR
“Uzun zamandır bu uygulamaları kullanıyorum. Özellikle Tinder ve Happn’ı. Kendimi işe adadığım bu yıllarda bol bol dışarıda sosyalleşip maalesef ilk görüşte aşk yaşayamıyorum. O yüzden bu uygulamalar sayesinde en azından flört edip, iyi vakit geçirebiliyorum. Henüz hayatımın aşkını bulmadım ama denemekten vazgeçmiyorum. Hayal kırıklığı mı? Evet onu da fazlasıyla yaşadım. Kendini olmadığı biri gibi gösteren insanların sayısı internet üzerinde azımsanamayacak kadar fazla.” Ceren, İnsan Kaynakları Uzmanı, 26 yaşında
“Dikkatinizi çekmek istediğim bir şey var; çöpçatanlık uygulamaları kadar fotoğraf düzenleme uygulamaları da fazla. İnsanlar profil fotoğraflarına artık saç bile ekiyor. İnanın bana! Gerçek sosyal medya hesaplarını görmeden kimseye inanmayın. Buluşmaya giderken kimseye anlam yüklemeyin. Telefon görüşmelerini çok uzun tutmayın. Tanışın, deneyin, kararınızı verin ve yola devam edin. Ya da koşarak uzaklaşın.”
Leyla, Mimar, 29 yaşında
“Size şahane hızlı bir buluşmadan bahsedeceğim. İnternet üzerinden tanışıldı, telefonlar alındı verildi. Randevu tarihi geldi, adam geç kaldı. Sonunda masaya geldiğinden iki dakika sonra iş telefonuma acil bir mesaj düştü. Hemen ilgilenmem gerektiğini söyledim ve birkaç dakika boyunca mesajlaşmam gerekti. Adam bir anda yerinden sinirle kalktı ‘Sen meşgulsün galiba’ dedi ve masayı terk etti. Zaten hiç tipim değildi!”
Pınar, Analist, 27 yaşında
“İnternet üzerinden tanıştığım bir adamla birkaç buluşmanın ve yemeğin ardından flörtün dozu arttı elbette. Çok güzel vakit geçiriyor ve eğleniyorduk. Bir akşam yemekten sonra ona gittik. Önsevişmenin ardından adam bir anda ayağa kalktı ve giyindi. Onu affetmemi istediğini, aslında gay olduğunu, bugüne kadar hiçbir kadınla yakınlık yaşamadığını ve gay olup olmadığından emin olmak istediği için benimle buluştuğunu söyledi. Benimle muhteşem vakit geçirmiş ve çok eğlenmiş, ancak arkadaş olarak!” Irmak, Fotoğrafçı, 25 yaşında
“Ben bu uygulamaları sadece yurt dışına çıktığım zaman kullanıyorum. Türkiye’de doğru düzgün işlediğine açıkçası pek inanmıyorum. Üstelik bu sayede gezilerde rehberlerim şehri gerçekten bilen ve eğlenceli zaman geçirebileceğim insanlar oluyor. Tavsiye ederim.”
Defne, Halkla İlişkiler Uzmanı, 32 yaşında
Yazı: Leyla Bilgin
Bir dönemin modası olan arkadaşlık siteleri yerini dating uygulamalarına bıraktı! En yeni mobil arkadaşlık uygulamaları neler? İnternetten tanışanlar bu uygulalamalar hakkında neler diyor? Yanıtlar bu yazıda...
Sorumsuz, aklı beş karış havada, ilgisiz bla bla… Fakat ben seviyordum. Niye? Çünkü başka ne yapacaktım! Bir gün bardağın içinde kalan sabrımın son damlasını da sabırsız bir garson sormadan masadan aldı götürdü. Bana değer vermeyen bu adama bir mesaj atmaya ve bir daha onunla görüşmeyeceğimi söylemeye karar verdim. Mesajı attığım sırada önümde dev bir peçete yığını, kızarmış gözlerle evimin salonunda ne yapacağımı bilmez bir halde otururken, o geldi! Gamsız, şen kahkahalarıyla girdiği her ortamı neşelendiren, henüz bir ayrılığının arkasından tek bir damla gözyaşı döktüğünü görmediğim kız arkadaşımdan bahsediyorum. “Ne yapıyorsun sen salak mısın?” diyerek söze girdi ve telefonumu eline alarak Happn isimli uygulamayı indirdi. “Şimdi profilini oluşturuyorum, senin beğenebileceğin çocuklara da ben charm göndereyim sen de bu sırada git kendine gel” diyerek anlamamın uzun sürdüğü bir cümle kurdu. Sesimi çıkarmadan yerimde bekledim. Gerçekten telefonuma bir çöpçatan uygulaması indirmiş, fotoğraflarımı uygulamaya yüklemiş bir de insanlara kalpler gönderiyordu. Aman Tanrım! Arkadaşları biriyle tanıştırmak istediğinde bile yüzü kızaran benim çöpçatan uygulamasında profilim vardı! Arkadaşım o sırada ikna turuna başladı; “Sana git evlen demiyoruz ki, alt tarafı bir kahve içebileceğin belki arkadaş belki sevgili olabileceğin insanlara internet üzerinden bir fırsat vereceksin!” “Ben tanıdığım insanlara vermiyorum o fırsatı el alemin internet profiline mi vereceğim?” itirazlarımın sonunda yenilen taraf ben oldum. Arkadaşım gitmişti ve ben çöpçatan uygulamasıyla baş başa kalmıştım. Bir saat boyunca profilleri inceledim. Arkadaşımın benim adıma beğendiği kalpler gönderdiği profillerden bu sırada mesajlar gelmeye başladı. Eyvahlar olsundu! Elimdeki telefonu sakince sehpaya bırakıp uyumaya karar verdim. Sabah kalktığımda ise olaya bakış açım biraz değişmişti. Neden bir şans vermeyeyim diye düşündüm! Mesajlara cevap yazdım. Sonunda bir tanesine cep telefonu numaramı bile verdim ve bir şeyler içmek üzere randevulaştık. Kendimi biraz ‘Sex and the City’deki Charlotte çaresizliği içinde hissetmedim desem yalan olur. Randevu saati yaklaştıkça gerilmeye başladım. Ne işim vardı tanımadığım adamla? İşim olmazsa bu adamları nasıl tanıyacaktım? Sevgili dünya umurunda olmayan arkadaşım gün boyu telefon desteğiyle beni buluşma mekanına gitmeye ikna etti. Masada oturup beklerken, ki ilk buluşmaya 15 dakika gecikmişti, arkadaşımı tekrar aradım. O beni sakinleştirmeye çalışırken nedenini bilmediğim bir şekilde sıcak basmaya, yüzüm kızarmaya başladı. Olduğum mekanı derhal terk etmek istiyordum, o sırada Bay İnternet Buluşması kapıdan girdi.
UZAYLI GİBİ DAVRANMAYIN
İlk dakikaların ne kadar gergin ve rahatsız edici olduğunu anlatmama gerek yok sanırım. Fakat yarım saat sonra sohbet ilerlemeye kahkahalar havada uçuşmaya başladı. Ve evet Bay İnternet Buluşması şu anda iki aydır sevgilim! Adam sanki oraya benimle kahve içmeye değil de böbreklerimi çalmaya gelmişçesine şüpheci ve gıcıktım ilk dakikalarda ama uzun sürmedi. Kısaca anlatmam gerekirse; internet üzerinden buluşmalar üzerine dinlediğim saçmalıkların hiçbiri başıma gelmedi. Gayet eğlenceli gecenin sonunda bu işin tek bir buluşmayla kalmayacağı belliydi. Kibardı, yakışıklıydı, espriliydi, eğitimliydi vs vs. Bir liste hazırlansa pek çok boşluğu yeşil tiklerle doldurabilecek birine benziyordu. Birkaç görüşme daha ve işlem tamam. Arkadaş çevremde internetten biriyle tanıştığımı hatta sevgili olduğumu anlattığım anda aslında bunu yapan (hatta bugüne kadar yapmayan tek uzaylı benmişim galiba) ne kadar çok insan olduğunu fark ettim ve konunun üzerine eğilmeye karar verdim. Sanal dünyanın gerçek olana hükmettiği yüzyılımızda dijital çöpçatan uygulamaları, siteleri kadın-erkek ilişkilerini yeniden yapılandırıyor. Peki internetten biriyle tanışmanın altın kuralları neler? Hangi uygulamayı kullanmalı, nelere dikkat etmeli? Bir uygulamayla ve ilk buluştuğu adamla sevgili olan ben, sizin için uzun bir araştırmaya giriştim. Merak etmeyin, kaynaklarım sağlam. Sizi önce How I Met Your Mother’ın Barney’lerine karşı uyarmam lazım. Konuyu araştırmaya başladığımda etrafımdan dinlediğim hikayelerin bir bölümü de erkek arkadaşlarımdan oldu. Bir tanesinin internet üzerinden tanıştığı kızlar üzerinde yürüttüğü taktik gerçekten küçük dilimi yutmama neden oldu, size de anlatayım. Çocuk ve kız internetten tanışır, randevulaşır. Kız gayet masum kolunda çantasıyla mekana ilerlerken bizim Barney ruhlu arkadaşımız elinde valiziyle kafeye girer. Kız valizi görünce şaşırır elbette. Kahveler içilirken beyimiz dökülmeye başlar “Aslında bugün seyahatten döndüm ve seni hemen görmek istedim. Sakıncası yoksa kahvelerden sonra valizi eve bırakıp devam etsek olur mu?” Kız inanır tabii. Kahveler içilir, valiz eve götürülür ve sevgili Barney amacına ulaşarak geceyi kızla evde geçirir. Sorun bu hikayenin neresinde mi? Barney’nin aslında seyahatten dönmemiş olmasında. Bu taktiği pek çok kız üzerinde denediğini ve her seferinde başarılı olduğunu anlattı bay Barney kılıklı. Bazı buluşmalara evden elinde valizle çıkarak gidiyor, seyahatten geldiği yalanını söylüyor ve eve bir kızla geri dönüyor. Bingo! Siz siz olun tatlı gülümsemelerine, iyi aile çocuğu yüzlerine inanmayın. Bu taktikler üzerine daha fazla bilgi almak isterseniz How I Met Your Mother’ın efsane bölümü ‘The Naked Man’i açıp bir izleyin derim.