Pardon aşk sanmıştım!

Hayalleri süsleyen sevgilinin, hayal ürünü bir aşkın başrolü olduğunu fark etmeniz için harika bir fırsat. Kurduğunuz hayaller yavaş yavaş yıkılırken, hiçbir şey olmamış gibi "pardon, aşk sanmıştım!" Demenin ve yeni hayaller kurmanın ise tam zamanı.

Baran Alışkan

07 Eylül 2024

Bahar dalları çiçek açmış, şehrin caddeleri güneşle ışıldıyor ve fonda bir ses yükseliyor… Teoman, “Hayalperestsin, güzel hayaller peşinde. Çok gençsin, yanlış insanlar kalbinde” diyor. Zeynep Bastık, “İşimde, gücümde, sağımda, solumda, ah her yerde sen… ” diye usulca sesleniyor. Sırada İrem var ve “Yıllardır çektiğim bu hasret mi, çile mi? Haram mısın bana bir bilsem. Bebeğim benim, hayalet sevgilim” derken taşlar yerine oturuyor gibi. Bu, evrenin bize bir şeyler anlatmasının bin yolundan biri sanki. Sıradaki şarkıya atladığımızda ise Ferdi Özbeğen eski bir dost gibi bizi sarmalıyor ve kadife sesiyle ruhumuza dokunuyor: “Aşkını bir sır gibi senelerdir sakladım.

Elele dergisi 2024 yılı Nisan sayısında yer almaktadır...

Geceleri rüyada ismini sayıkladım.” Bu duygular seremonisinde şüphesiz aklımıza gelen en şatafatlı kişi büyük bir aşkın başrolündeki sevgili, sevgilimiz. Fakat tek bir sorunla, sevgilinin henüz bundan haberi yok.

Endişelenmeyin, bir hayaletle sevgili değilsiniz ve dolayısıyla ruhsal bir problemden bahsetmiyoruz. Yine de dünyaya pembe gözlüklerinin ardından bakan umutsuz bir romantik olabilirsiniz. Yine endişeye mahal yok, çünkü yalnız değilsiniz. Tanıdığınız ya da resmen tanışmadığınız birini idealleştirerek, yani olmayan özellikler atfederek bir beyaz atlı prense dönüştürmüş olabileceğinizi masaya yatırıyoruz. Bu bir arkadaş, yeni tanıştığınız yabancı, henüz takipleştiğiniz bir profil hatta sınırları çok zorlarsanız bir ünlü dahi olabilir.

Geçtiğimiz yıllarda Harry Styles’a delicesine tutkun bir arkadaşım onun doğduğu kasabayı ziyaret ederek “her şey çok farklı olabilirdi” mesajıyla günümü aydınlatmıştı. Gerçekten her şey farklı olabilirdi, tabii Harry bizimle hafta sonları görüşüyor olsaydı… Neyse, kendi kendinize muhtemel partner kategorisine eklediğiniz bu kişi hakkında hayallere dalıyor, masalsı bir aşk yaşıyormuşçasına hissediyor ya da ‘sanıyorsanız’ burası çok önemli. Delusionship, yani sanrı ve ilişki kelimelerinin bir araya gelişiyle tanımlanan bir hayale aldandınız demektir. Gerçek olmayan bir ilişkinin tarafı, gerçekten sevgiliniz olmayan birinin sevgilisi gibi davranıyor olabilirsiniz. Neyse ki Neşet Ertaş yıllar önce bu duyguları anlamlandırmıştı: “Cahildim dünyanın rengine kandım. Hayale aldandım boşuna yandım.” Tanıdık geldi, değil mi?

FLÖRTÜN BİR TIK ÜSTÜ

Flört ve ciddi ilişkiler arasındaki çizginin gittikçe bulanıklaştığı zamanlarda aslında haksız sayılmazsınız. Bir ilişkinin başrolleri olduğunuzu sandığınız flörtünüz, aslında sizi yalnızca arkadaş olarak görüyor ya da bir ilişkiye henüz hazır hissetmiyor olabilir. Ne yaratıcı bir fikir ama! Böyle durumlarda iki kere iki maalesef dört etmiyor, aksine tüm hayalleri yutan dev bir sıfır ediyor. Sıfıra sıfır aşk hayatımızda birçok ‘sanrı’ yaşıyor olabiliriz dolayısıyla. Ama mesele bundan biraz daha karışık.

Kendi kendinize romantize ettiğiniz bir ‘durum’ sonucuna o kişiyle birlikte olmanın nasıl bir şey olduğuna dair bir fantezi ortaya çıkıyor. Bağlı ya da bağlanmış hissediyorsunuz ama bir yanılsamadan fazlası değil. (Bkz. “Biz Şimdi Neyiz?” Anketi) Hayali ilişkinin diğer başrolü ise her şeyden habersiz bazı olumlu özelliklere mazhar ve bazı olumsuz hareketlerin sorumlusu haline geliyor. Çoğunlukla olumlu tabii. Siz yazmadan onun yazmaması, romantik bir yemeğe davet etmemesi ve en sevdiğiniz çiçeği göndermemesi gibi davranışlara bahaneler bulmanız ve temize çıkarmanız olası. Biliyoruz, normalde hiç böyle biri değildir ama bu dönem kafası çok yoğun. Bahaneler döngüsünden merhaba!

Pardon aşk sanmıştım! - Resim : 1

MANIFEST’LİYORUM AŞKIM…

Arabeske bağlamadan önce, bulutlardaki gezintimize ara vererek yere sağlam basıyoruz. Bir hayale aldandığınızı fark ettiyseniz bir diğer ihtimali de konuşabiliriz. Yoksa, manifest’liyor olabilir misiniz? Çekim yasasına dayanarak düşünerek, derinden inanarak ve olmuş gibi davranarak bu aşkın gerçek olmasını deniyorsanız, şimdiye kadar okuduklarınızdan muafsınız. En azından ne yaptığınızı biliyorsunuz. Fakat manifest’lemiyorsanız, bu hayali aşka veda etmek için bazı adımlar atabiliriz.

Hayal kurmakta kesinlikle özgürsünüz ama bahsi geçen beyaz atlı prensiniz hayallerinizdeki ‘o kişi’ olmayabilir. Bu da sizi bir hayal kırıklığına itebilir ve aşka olan inancınızı -muhtemelen- sarsabilir. Pembe filtrelerin ardından izlediğiniz mutlu senaryonuz, mutsuz bir sonla biterken duygusal anlamda zarar görebilirsiniz. Aynı zamanda gerçekten sağlıklı bir ilişkinin parçası olmanızı istemeden engelliyor olabilirsiniz. Gerçek bir aşk yaşamayı ve elbette daha fazlasını hak ediyorsunuz. Potansiyel aşk hikayenizi, olmayan bir aşka sadık kalarak yazamazsınız. Çünkü aşık olmak, özünde fazlasıyla eğlenceli ve canlandırıcı bir etkiye sahip.

Bir sonraki adımda ise romantize ettiğiniz kişiye karşı ilginizi geri çekmek ve gerçeklerden bahsetmek var. Gerçekleri konuşun, bu sayede yaşanan tuhaf duruma karşılıklı olarak son verebilirsiniz. Tabii, Harry Styles ile mutlu geleceğini planlayan arkadaşım değilseniz. Bu konu üzerine yeterince güldükten sonra diğer pembe gözlüklü arkadaşımız, Instagram’da takip isteğini kabul eden yeni ‘sanal arkadaşı’ ile kır düğünlerini organize etmeye ve Amalfi kıyılarındaki balayı seyahatlerinden bahsediyordu. Anlaşılan flört uygulamaları ve sosyal medya bizi olduğumuzdan daha yaratıcı versiyonlarımıza dönüştürüyor.

MANİPÜLASYONLARIN PEŞİNDE

Duygusal boşlukta sarıldığımız bu hayali kendimize itiraf ettiysek, son düzlükte bir manipülasyonun kapısını çalacağız. Bize, tek taraflı bir aşk yaşadığımızı ‘çaktırmayanlar’ ile son bir randevumuz var.

Masalsı bir aşkın fragmanını andıran flört dönemi, bitmek tükenmek bilmeyen göz göze sohbetler, baş başa romantik randevular ve harikulade bir çekim. Yine de dikkat ederseniz baş başa ve göz göze… Kimseler olmadan, bir başınıza. Taraflardan birinin sevgili eylemlerini yerine getirmesine rağmen, resmen bir ilişkinin tarafı olmayı kabul etmemesi ve bir ilişkisi olduğunu saklaması durumu. Uzun ve dokunaklı bir tanım ama gerçek. Romantizmin etkisi altında görmediğiniz kırmızı bayraklar (red flag) için hızlı bir kontrol için yanınızdayız. (Bkz. Romantik Kaçakları Yakalama Rehberi) ‘Sevgili’ etiketinden kaçan, bekarlığı sultanlık sanarak koruyan ve sorumluluklardan kaçmayı ilke edinen kaçaklara karşı bir sanrıya sahip olmadığınızı söylemek isteriz. Yalnızca olgunlaşamamış ya da sizin için doğru olmayan bir kişiyle vakit harcadınız, o kadar. Issız adamlar yerine romantik prenslerin daha popüler olduğu günümüzde bir hayalden, sanrıdan veya bir kaçaktan daha iyisini mutlaka hak ediyorsunuz, hak ediyoruz.

Hayal kurmakta kesinlikle özgürsünüz ama bahsi geçen beyaz atlı prensiniz hayallerinizdeki ‘o kişi’ olmayabilir.

“BİZ ŞİMDİ NEYİZ?” ANKETİ
Aşağıdaki maddelerden en az birini onaylıyorsanız, bu gerçek bir ilişkiniz olmayabilir. Gözden geçirmekte fayda var.

İletişiminiz tek taraflı veya kesintili.
Gerçek anlamda aranızda bir samimiyet, bağ yok.
Başka flörtlere yelken açıyor.
Çöpçatanlık uygulamaları kullanıyor.
Gerçek randevularınız yok.
Kendinizi bir ilişkinin tarafı hissetmiyorsunuz.
Duygusal değil, yalnızca fiziksel yakınlık yaşıyorsunuz.
Bir ilişki istemediğini söylüyor.

ROMANTİK KAÇAKLARI YAKALAMA REHBERİ
Aşağıdaki maddelerin çoğunu onaylıyorsanız, romantik bir kaçakla birlikte olabilirsiniz. Yakalayabilir misiniz, bilmiyoruz.