Evrim Alasya dizinin yayına girmesinden önce Habertürk'ten Mehmet Çalışkan'ın sorularını yanıtladı.
Alasya diziyle ilgili şu yorumu yapıyor: "Bu projeyi değerlendirirken hikâyenin çok içimizden ve toplumsal olarak yüzleşmemiz gereken bir hikâye olması açıkçası beni çok heyecanlandırdı. 'Kıvılcım' karakterini bu hikâyenin içinde önyargılarını, kabullerini kırması gereken katı bir karakter olarak görüyoruz. Süreç içinde kabuğunun nasıl kırıldığını, nasıl değişip dönüştüğünü izleyeceğiz. Bu hikâyede ‘Kıvılcım’ beni çok heyecanlandırdığı için bu projenin içindeyim"
Evrim Alasya, 'Kıvılcım Arslan' karakteri için de şu yorumlar yapıyor: ‘Kıvılcım’ zor bir kadın. Çünkü sert, köşeli ve katı kuralları olan bir kadın. Birçok konuda ön yargılı. Çocuklarını da öyle yetiştirmek için çok çaba sarf etmiş, ama hepimiz gibi kabullerinden vazgeçmeyerek doğru bildiklerini yıkmamak için direniyor. Tabii ki hayatın hepimize yaptığı gibi 'Kıvılcım’ın kabuğu nasıl kırılacak, içinden ne çıkacak ilerleyen bölümlerde hepimiz göreceğiz. Şimdilik kendini koruyan bir 'Kıvılcım' var.
SPORUN ETKİSİ NE OLDU?
Evrim Alasya "Lisanslı bir jimnastik sporcusuydunuz. Sporcu kişiliğinizin oyunculuğunuza ne gibi katkıları oldu?" sorusuna da şu yanıtı vermiş:
Hayatımın her alanında her zaman sporun avantajını yaşadım, özellikle de mesleğimde. Oyunculuğun olmazsa olmazı bedensel ifadesidir. Bunun için çok oyuncunun bedeni yumuşak olmalıdır. Oyuncu, bedenine hâkim olmalıdır yani. Bunun için çok sıkı çalışması gerekir. Bunu bana spor sağladı. Hâlâ sahnede ekmeğini yerim.
Evrim Alasya, hayallerini süsleyen bir rol olup olmadığı sorulunca da şu yanıtı vermiş:
Tiyatroda istediğim rolleri oynuyorum zaten. Çok şükür bu konuda şanslı bir oyuncuyum. Seçme şansım televizyonda daha sınırlı. Çok ters köşe role rastlamak kolay olmuyor ama elimden geldiğince ters köşe rolleri seçiyorum. Televizyonda en çok oynamak istediğim rollerden biri psikolojik sorunları olan bir dedektifi canlandırmak. Şu anda gönlümde yatan budur.