Müjgan Ferhan Şensoy: Şehrin en cool’u
Tarzı yaşına, şehre, hayatta durduğu yere, tavrına birebir uyuyor. Gösterişten uzak bohem ve grunge şıklığı, samimi tavrı, sıcak gülümsemesiyle Müjgan Ferhan Şensoy, bize göre şehrin en cool gençlerinden.
Aşık olduğunuzda ruh haliniz nasıl değişir?
Aşkın ne olduğunu tam çözemedim. Ama bana durmaksızın; her yere şiirler yazmak, üstünü başını batırarak resimler yapmak, bağıra çağıra şarkı söylemek arzusu veriyor. O halin içindeyken, uçma gücünü hissettiğim de oldu kendimde birkaç kere. Biraz ürkütücü bir hal.
Evlilik, çocuk gibi planlar size ne kadar yakın?
Ben şu an hayatın içinde kendi durduğum yeri bulmaya çalışıyorum, henüz kendimle ilgili keşifleri bitirmiş değilim, belki de bu süreç hiç bitmez. Bu yolculukta evlilik, çocuk gibi planlar nasıl yapılır bilmiyorum. Belki de hiç hesapta olmadığı bir anda çıkacak karşıma, bunların planla programla olacak şeyler olduğuna inanmıyorum.
Hayatta tahammül sınırınızın en yüksek olduğu insanlar kimler?
En yüksek diyeceksek; babam.
En son ne için ağladınız?
Anlaşılmadığımı hissettiğim için, bu beni kötü hissettiriyor.
Geceleri uyumadan önce neyin hayalini kuruyorsunuz?
Anneannemin hayatta olduğunun.
En uçuk hayaliniz ne?
Roman yazmak.
Müjgan Ferhan Şensoy’un gardırobundan
1. By retrosuperfuture
2. Proenza schouler
3. Prada
4. Cos
5. UrartYazı: Sinem Gürleyük
Stilinizi nasıl tanımlarsınız?
Giydiklerini seçme imkanı olan insanların, giydiklerinin kendilerini ifade etmelerinin bir biçimi olduğunu düşünürüm. Çok keskin çizgileri olan bir stilim olup olmadığını bilmiyorum. New York’ta yaşadığım dönemde sokak modasının değişken, dinamik ve karmaşık halinden etkilendim. Bohem ve grunge’ı şıklaştırmayı seviyorum. Vintage alışveriş beni çok heyecanlandırıyor, özellikle jean ceketlerde.
En çok yatırım yaptığınız parçalar neler?
Ayakkabı, mont, ceket.
Stil konusunda bir idolünüz var mı?
Jane Birkin, Diane Keaton, Kate Moss, Ece Sükan.
Nasıl bir mücevherle ödüllendirilmek istersiniz?
Mücevhere düşkün değilim. Aile büyüklerine ait ya da geçmişe dair bir yaşanmışlığı, hikayesi olan bir şey beni etkiler tabii ki.
Nasıl bir alışveriş kadınısınız?
Hızlıyımdır, genelde kafamda bir fikirle giderim, çok çabuk sıkılırım dolaşırken. Mağazada kıyafet denemek gibi bir huyum yok. Gözümle anlamaya çalışırım, eğer olmazsa sonradan değiştiririm.
Sizin için şık olmak ne demek?
Tarzından ve kendinden ödün vermeden yerine göre giyinmek ve bunu yaparken de şık olmaya uğraşmış gibi görünmemek bence.
Sizi en iyi hangi parçalar tarif eder?
Deri ceket, jean gömlek, yüksek belli jean pantolon, bot.
Ne giyeceğinizi uzun uzun düşünür müsünüz?
Önceden belli ise nereye gideceğim, düşünürüm. Ama öbür türlü de giy çıkar yapmam, baştan karar verip öyle giyinirim.
Modayı nasıl, nereden takip edersiniz?
Modayı takip etmek gibi bir takıntım yok ama sosyal medya özellikle de Instagram sayesinde her türlü akım çok daha hızlı yayılıyor artık. Bu sene Paris Fashion Week’deki Chanel defilesini Instagram sayesinde neredeyse canlı izlediğimizi fark ettim. Karl Lagerfeld de sosyal medyanın gücünü kullanarak, defile aracılığıyla kadın hakları ve özgürlük mesajları verdi dünyaya.
Kararsız kaldığınız bir günde ne giyersiniz?
Siyah skinny jean, kot gömlek, deri ceket, bot.
Uzak durduğunuz bir desen, kesim ya da renk var mı?
Çok renkli kıyafetler giymem genelde. Niye bilmiyorum, belki siyah her zaman daha kolay diye.
Olmadan yaşayamayacağınız bir güzellik ürünü var mı?
Yok. Cildimi temizleyebildiğim ve nemlendirebildiğim sürece sıkıntı yok. Makyaj zaten benim için hayati bir konu olmaktan çok uzak.
Makyaj çantanızın favori ürünleri ve markaları neler?
Makyaj yaptığım zaman yapmamış gibi durmasına çok özen gösteriyorum bu ürünleri o yüzden seviyorum; Giorgio Armani Luminessence BB Fluid, Guerlain Terra Cotta, Benetint Rose Tinted Lip&Cheek Stain, Sephora Outragous Volume Mascara Ultra Black, Mac Select Cover Up Concealer.
Spora ve diyete ne kadar yakınsınız? Neler yapıyorsunuz?
Sağlıklı beslenmek beni mutlu ediyor, doğadan gelen her şeyi çok seviyorum. Hayalim bir gün tam anlamıyla organik beslenmek. Hafta içi her sabah bir saat yürüyüş yapıyorum.
10 sene sonrası için kendinize koyduğunuz hedefler var mı?
Yok, 10 gün sonrayı düşünmek bile beni strese sokuyor. 10 sene sonrası için en birincil hedefim mutlu ve huzurlu olmak.
Sizin hayatınızdan oyunculuğu çekip alsak ne yaparsınız?
Oyunculuğa profesyonel olarak yeni adım atmış olsam da yapmazsam olmaz dedim, buna emin olmadan yapılabilecek bir iş değil bence. Ama sanatın her alanı beni ilgilendiriyor, yazmak, çizmek, çekmek. Yazmak beni çok mutlu ediyor, esas eğitimim sinema televizyon olduğu için üniversitedeyken daha çok senaryo yazmak üzerine yoğunlaşmıştım. Yazmaya hep devam edeceğimi umuyorum.
Babanızla birlikte ‘Masal Müfettişi’ adlı oyunda oynuyorsunuz. Onunla sahnede olmak size neler hissettiriyor?
Çok heyecan verici, bir o kadar da gergin bir durum. Zaman zaman, gözünün ucuyla uyarıyor ters giden bir şey varsa. Her an tetikte olmak durumundasınız. Onun sahnede olan hiçbir anı, hiçbir şeyi kaçırmaması da hayranlık uyandırıcı, başlı başına bu bile koskoca bir ders.
Babanızdan öğrendiğiniz en değerli şey ne?
Cesaret. Her türlü koşulda fikrimi söylemekten ve savunmaktan korkmamayı öğrendim. İnandığın, güvendiğin, tutkuyla bağlı olduğun bir şeyin arkasında dimdik durduğun zaman başına gelebilecek tüm engeller ve zorluklar anlamsızlaşıyor.
Bünyenizde aileden kimin genleri daha baskın?
Buna bir türlü karar veremiyorum, annemden de babamdan da çok fazla karakter özelliği almışım.
Bu sezon en çok sevdiğiniz trendler neler?
Boğazlı kazaklar, kürk yakalı ceketler ve her tarafta gördüğüm püskül ve saçaklar!
En çok alışveriş yaptığınız semtler, şehirler nereler?
İstanbul’da Nişantaşı, Galata, Karaköy. New York’ta da Soho, West Village, Lower East Side ve Brooklyn.
En sevdiğiniz markalar hangileri?
Rag&Bone, Anthropologie, Zadig&Voltaire, Sandro, Alexander Wang, Acne, Chanel, Saint Laurent, Prada.
Tasarımlarını giymekten mutluluk duyduğunuz tasarımcılar kimler?
Tuvana Büyükçınar, Raisa Vanessa, Zeynep Erdoğan, Nihan Peker.
Giyinirken fikirlerine güvendiğiniz birileri var mı etrafınızda?
Küçüklüğümden beri annem ve kardeşimin fikirlerine çok güvenirim. Biz giyinirken evde üç kadın olduk hep. Ama son yıllarda fikrine en çok güvendiğim kişi en yakın arkadaşlarımdan biri, İlknur Aykanat. İlknur zaten styling yapıyor profesyonel olarak. Etrafınızda böyle biri olması inanılmaz bir şey! Sizin dolabınızdan aklınıza gelmeyecek kombinler çıkıyor.
Bugüne kadar aldığınız en iyi ve en kötü güzellik tavsiyeleri neler?
En iyi tavsiye annemden aldığım; ‘asla makyajla uyuma ama maskarayla hiç uyuma!’ En kötüsüyse bir arkadaşımdan; ‘Yüzüne koruyucu krem yerine bronzlaştırıcı yağ sür’ tavsiyesi.
Cilt bakımınız için neler yapıyorsunuz?
Cilt temizliğine çok önem veriyorum, asla makyajla uyuyamam. Yatmadan önce mutlaka makyajımı silip, yüzümü temizler sonra nemlendirici sürerim. Bunlar için Lierac Demaquillant Douceur makyaj temizleyici, Lancome Bi-Facil göz makyajı temizleyici ve Dermalogica nemlendirici krem kullanıyorum. Düzenli aralıklarla da cilt bakımına gidiyorum.
Aşkın ne olduğunu tam çözemedim. Ama bana durmaksızın; her yere şiirler yazmak, üstünü başını batırarak resimler yapmak, bağıra çağıra şarkı söylemek arzusu veriyor. O halin içindeyken, uçma gücünü hissettiğim de oldu kendimde birkaç kere. Biraz ürkütücü bir hal.
Evlilik, çocuk gibi planlar size ne kadar yakın?
Ben şu an hayatın içinde kendi durduğum yeri bulmaya çalışıyorum, henüz kendimle ilgili keşifleri bitirmiş değilim, belki de bu süreç hiç bitmez. Bu yolculukta evlilik, çocuk gibi planlar nasıl yapılır bilmiyorum. Belki de hiç hesapta olmadığı bir anda çıkacak karşıma, bunların planla programla olacak şeyler olduğuna inanmıyorum.
Hayatta tahammül sınırınızın en yüksek olduğu insanlar kimler?
En yüksek diyeceksek; babam.
En son ne için ağladınız?
Anlaşılmadığımı hissettiğim için, bu beni kötü hissettiriyor.
Geceleri uyumadan önce neyin hayalini kuruyorsunuz?
Anneannemin hayatta olduğunun.
En uçuk hayaliniz ne?
Roman yazmak.
Müjgan Ferhan Şensoy’un gardırobundan
1. By retrosuperfuture
2. Proenza schouler
3. Prada
4. Cos
5. UrartYazı: Sinem Gürleyük
Stilinizi nasıl tanımlarsınız?
Giydiklerini seçme imkanı olan insanların, giydiklerinin kendilerini ifade etmelerinin bir biçimi olduğunu düşünürüm. Çok keskin çizgileri olan bir stilim olup olmadığını bilmiyorum. New York’ta yaşadığım dönemde sokak modasının değişken, dinamik ve karmaşık halinden etkilendim. Bohem ve grunge’ı şıklaştırmayı seviyorum. Vintage alışveriş beni çok heyecanlandırıyor, özellikle jean ceketlerde.
En çok yatırım yaptığınız parçalar neler?
Ayakkabı, mont, ceket.
Stil konusunda bir idolünüz var mı?
Jane Birkin, Diane Keaton, Kate Moss, Ece Sükan.
Nasıl bir mücevherle ödüllendirilmek istersiniz?
Mücevhere düşkün değilim. Aile büyüklerine ait ya da geçmişe dair bir yaşanmışlığı, hikayesi olan bir şey beni etkiler tabii ki.
Nasıl bir alışveriş kadınısınız?
Hızlıyımdır, genelde kafamda bir fikirle giderim, çok çabuk sıkılırım dolaşırken. Mağazada kıyafet denemek gibi bir huyum yok. Gözümle anlamaya çalışırım, eğer olmazsa sonradan değiştiririm.
Sizin için şık olmak ne demek?
Tarzından ve kendinden ödün vermeden yerine göre giyinmek ve bunu yaparken de şık olmaya uğraşmış gibi görünmemek bence.
Sizi en iyi hangi parçalar tarif eder?
Deri ceket, jean gömlek, yüksek belli jean pantolon, bot.
Ne giyeceğinizi uzun uzun düşünür müsünüz?
Önceden belli ise nereye gideceğim, düşünürüm. Ama öbür türlü de giy çıkar yapmam, baştan karar verip öyle giyinirim.
Modayı nasıl, nereden takip edersiniz?
Modayı takip etmek gibi bir takıntım yok ama sosyal medya özellikle de Instagram sayesinde her türlü akım çok daha hızlı yayılıyor artık. Bu sene Paris Fashion Week’deki Chanel defilesini Instagram sayesinde neredeyse canlı izlediğimizi fark ettim. Karl Lagerfeld de sosyal medyanın gücünü kullanarak, defile aracılığıyla kadın hakları ve özgürlük mesajları verdi dünyaya.
Kararsız kaldığınız bir günde ne giyersiniz?
Siyah skinny jean, kot gömlek, deri ceket, bot.
Uzak durduğunuz bir desen, kesim ya da renk var mı?
Çok renkli kıyafetler giymem genelde. Niye bilmiyorum, belki siyah her zaman daha kolay diye.
Olmadan yaşayamayacağınız bir güzellik ürünü var mı?
Yok. Cildimi temizleyebildiğim ve nemlendirebildiğim sürece sıkıntı yok. Makyaj zaten benim için hayati bir konu olmaktan çok uzak.
Makyaj çantanızın favori ürünleri ve markaları neler?
Makyaj yaptığım zaman yapmamış gibi durmasına çok özen gösteriyorum bu ürünleri o yüzden seviyorum; Giorgio Armani Luminessence BB Fluid, Guerlain Terra Cotta, Benetint Rose Tinted Lip&Cheek Stain, Sephora Outragous Volume Mascara Ultra Black, Mac Select Cover Up Concealer.
Spora ve diyete ne kadar yakınsınız? Neler yapıyorsunuz?
Sağlıklı beslenmek beni mutlu ediyor, doğadan gelen her şeyi çok seviyorum. Hayalim bir gün tam anlamıyla organik beslenmek. Hafta içi her sabah bir saat yürüyüş yapıyorum.
10 sene sonrası için kendinize koyduğunuz hedefler var mı?
Yok, 10 gün sonrayı düşünmek bile beni strese sokuyor. 10 sene sonrası için en birincil hedefim mutlu ve huzurlu olmak.
Sizin hayatınızdan oyunculuğu çekip alsak ne yaparsınız?
Oyunculuğa profesyonel olarak yeni adım atmış olsam da yapmazsam olmaz dedim, buna emin olmadan yapılabilecek bir iş değil bence. Ama sanatın her alanı beni ilgilendiriyor, yazmak, çizmek, çekmek. Yazmak beni çok mutlu ediyor, esas eğitimim sinema televizyon olduğu için üniversitedeyken daha çok senaryo yazmak üzerine yoğunlaşmıştım. Yazmaya hep devam edeceğimi umuyorum.
Babanızla birlikte ‘Masal Müfettişi’ adlı oyunda oynuyorsunuz. Onunla sahnede olmak size neler hissettiriyor?
Çok heyecan verici, bir o kadar da gergin bir durum. Zaman zaman, gözünün ucuyla uyarıyor ters giden bir şey varsa. Her an tetikte olmak durumundasınız. Onun sahnede olan hiçbir anı, hiçbir şeyi kaçırmaması da hayranlık uyandırıcı, başlı başına bu bile koskoca bir ders.
Babanızdan öğrendiğiniz en değerli şey ne?
Cesaret. Her türlü koşulda fikrimi söylemekten ve savunmaktan korkmamayı öğrendim. İnandığın, güvendiğin, tutkuyla bağlı olduğun bir şeyin arkasında dimdik durduğun zaman başına gelebilecek tüm engeller ve zorluklar anlamsızlaşıyor.
Bünyenizde aileden kimin genleri daha baskın?
Buna bir türlü karar veremiyorum, annemden de babamdan da çok fazla karakter özelliği almışım.
Bu sezon en çok sevdiğiniz trendler neler?
Boğazlı kazaklar, kürk yakalı ceketler ve her tarafta gördüğüm püskül ve saçaklar!
En çok alışveriş yaptığınız semtler, şehirler nereler?
İstanbul’da Nişantaşı, Galata, Karaköy. New York’ta da Soho, West Village, Lower East Side ve Brooklyn.
En sevdiğiniz markalar hangileri?
Rag&Bone, Anthropologie, Zadig&Voltaire, Sandro, Alexander Wang, Acne, Chanel, Saint Laurent, Prada.
Tasarımlarını giymekten mutluluk duyduğunuz tasarımcılar kimler?
Tuvana Büyükçınar, Raisa Vanessa, Zeynep Erdoğan, Nihan Peker.
Giyinirken fikirlerine güvendiğiniz birileri var mı etrafınızda?
Küçüklüğümden beri annem ve kardeşimin fikirlerine çok güvenirim. Biz giyinirken evde üç kadın olduk hep. Ama son yıllarda fikrine en çok güvendiğim kişi en yakın arkadaşlarımdan biri, İlknur Aykanat. İlknur zaten styling yapıyor profesyonel olarak. Etrafınızda böyle biri olması inanılmaz bir şey! Sizin dolabınızdan aklınıza gelmeyecek kombinler çıkıyor.
Bugüne kadar aldığınız en iyi ve en kötü güzellik tavsiyeleri neler?
En iyi tavsiye annemden aldığım; ‘asla makyajla uyuma ama maskarayla hiç uyuma!’ En kötüsüyse bir arkadaşımdan; ‘Yüzüne koruyucu krem yerine bronzlaştırıcı yağ sür’ tavsiyesi.
Cilt bakımınız için neler yapıyorsunuz?
Cilt temizliğine çok önem veriyorum, asla makyajla uyuyamam. Yatmadan önce mutlaka makyajımı silip, yüzümü temizler sonra nemlendirici sürerim. Bunlar için Lierac Demaquillant Douceur makyaj temizleyici, Lancome Bi-Facil göz makyajı temizleyici ve Dermalogica nemlendirici krem kullanıyorum. Düzenli aralıklarla da cilt bakımına gidiyorum.