4 yakışıklı oyuncuyla yaz aktivitesi

SARP CAN KÖROĞLU
Kurt Seyit ve Şura, Adını Feriha Koydum ve Güneşin Kızları dizilerinde başarılı performanslara imza atan Sarp Can Köroğlu, en son Hayatımın Aşkı dizisindeki Hakan karakteriyle kamera karşısındaydı.

YAZ GELİNCE BEN: Senenin en mutlu ve en enerjik modunda oluyorum. Yazın tam ortasında doğmuş bir Yengeç burcu olarak senenin ilk gününden itibaren yazı ve sıcakları bekliyorum...

VAZGEÇİLMEZ AKTİVİTEM: Yaz geldiği gibi rüzgarlı sahillerde kite board yapmak.

MÜKEMMEL BİR PROGRAM: Kız arkadaşım ve köpeğimizle Akyaka’ya gitmek, bol bol kite board yapıp, denize ve güneşe doymak.

SICAK HAVADA ASLA: Enerjim düşmez. Aralıkta üşümektense, temmuzda terlemeyi tercih ederim.

MEVSİMİN OLMAZSA OLMAZLARI: Arkadaşlarımla saatler süren mangal keyfi yapmak ve sahilde tavla oynamak.

YAZ AŞKI: Aşkın yazı kışı olmaz, ne zaman karşına çıkarsa değerini bilmek lazım.

UNUTULMAZ BİR YAZ AKŞAMI: Üç sene önce Bodrum’da ablamın düğünü benim için asla unutulmayacak en değerli yaz akşamlarından biri olarak kalacak hep.

UĞUR KARABULUT
İlk kez Hayat Devam Ediyor ve Emir’in Yolu dizileriyle karşımıza çıkan Uğur Karabulut, son dönemde Hayat Şarkısı dizisindeki Kemal rolüyle radarımıza hızlı bir dönüş yaptı.

YAZ GELİNCE BEN: Daha hareketli olurum, aynı zamanda daha düşünceli… Daha çok okurum, arkadaşlarla daha çok buluşur, koşar, güler, konuşur, paylaşırım.

VAZGEÇİLMEZ AKTİVİTEM: Mutlaka bisiklet turları yaparım. Onun dışında, İstanbul’daysam Tarihi Yarımada’ya gidip turistlerin keşfetmediği eski, gözde olmayan yapıları keşfe çıkarım. Bazen güvenlikleri atlatıp Süleymaniye Camisi’nin minaresine kaçak çıkar, şehrin inanılmaz manzarasını fotoğraflarım. Bazen de Maçka Parkı’nda arkadaş buluşmalarına dahil olurum. Şehir dışındaysam deniz, orman, kır, dağ, bayır dolaşmak; başka ülkedeysem mutlaka uzun ve klimalı müze gezileri yapmak, tiyatro oyunları izlemek, milli parkları keşfetmek sıralamanın başında geliyor.

MÜKEMMEL BİR PROGRAM: Arkadaşlarımın her şeyi planladığı, benim de dahil olduğum yeni rotaları keşfe çıkmak.

SICAK HAVADA ASLA: Asla demeyeyim ama trafik ve motorlu taşıtlardan mümkün olduğunca uzak kalmaya çalışırım.

MEVSİMİN OLMAZSA OLMAZLARI: Karpuz, erik, güneş kremi, güneş gözlüğü, suyun her hali ve trekking.

YAZ AŞKI: Yaz aşkı sabun köpüğü gibi bir şey herhalde. Başına yaz getirince aşk daha sıcak olmuyor. Aşk mevsimsiz, zamansız bence. Hem sakin hem fırtınalı hem güneşli harlı hem kışlı karlı. Yaza da kışa da yetkin bir güç aşk...

UNUTULMAZ BİR YAZ AKŞAMI: Sevgilimle yıldızların altında yolumuzu kaybedip gülme krizlerine girdiğimiz bir Akdeniz gecesi... Ayrıntılar bende saklı kalsın.

İSMAİL EGE ŞAŞMAZ
Güneşi Beklerken ve Serçe Sarayı’ndaki rolleriyle hızlı bir yükselişe geçen İsmail Ege Şaşmaz, Aşk Yalanı Sever dizisindeki Serdar karakteriyle ekranın favori isimlerinden olmaya devam ediyor.

YAZ GELİNCE BEN: Daha enerjik oluyorum diyebilirim, tam bir yaz insanıyım.

VAZGEÇİLMEZ AKTİVİTEM: Havalar ısınınca arkadaşlarımla havuza gitmekten çok keyif alıyorum. Ayrıca fly board en büyük aktivitem sanırım. Benim için çok eğlenceli bir su sporu.

MÜKEMMEL BİR PROGRAM: Sabah alarm kurmadan kalkmak, uzun bir kahvaltının ardından denizde yüzmek, güneşlenmek, kitap okumak. Akşam da yakın arkadaşlarla kurulan yemek masası benim için mükemmel bir programın karşılığı.

SICAK HAVADA ASLA: Uyuyamam.

MEVSİMİN OLMAZSA OLMAZLARI: Biraz klasik kaçabilir ama deniz, kum ve güneş!

YAZ AŞKI: Bu konudan biraz muzdarip bir insanım. Kolay aşık olamıyorum. Aşk benim için tek bir yaza sıkıştırabileceğim bir duygu değil.

UNUTULMAZ BİR YAZ AKŞAMI: Ailemle kendi bağ evimizde yaptığımız mangal ve aile sohbeti. Ben İstanbul’da, ailem Manisa’da oldukları için özlem biraz fazla oluyor.

Röportaj ve Prodüksiyon: Ece Üremez
Fotoğraf: Nurdan Usta

ÇAĞRI ÇITANAK
Daha önce Kavak Yelleri, Suskunlar ve Benim İçin Üzülme adlı dizilerde rol alan Çağrı Çıtanak şu sıralar Tatlı İntikam dizisinde canlandırdığı Bülent karakteriyle dikkatleri çekiyor.

YAZ GELİNCE BEN: Sıcağı pek sevmem. Yazla da pek aram yoktur o yüzden. Yaz gelince daralırım, gerilirim, mutsuz bir adam bile olabilirim. Fiziksel ya da zihinsel tüm aktiviteler kısıtlanıyor bende sıcağı görünce. Aslında bu kadar kötü aram sıcaklarla.

VAZGEÇİLMEZ AKTİVİTEM: E tabii durum böyle olunca en büyük aktivitem yaz sıcağının ortasında soğuğa dair bir şeyler aramak oluyor. Gölge ya da rüzgar gibi… Kamp sevgisi de oradan geliyor zaten. Mottomuz belli. 1. Ağaç gördün mü gölgesine çadır kurarsın. 2. Ağacı gördün mü hamak gerip yatarsın.

MÜKEMMEL BİR PROGRAM: Bir sonraki adımı belli olmayan programdır her zaman. Ne zaman seni tam olarak neyin mutlu edeceğini önceden kestirmen zor. Lafın özü özgürlüğe geliyor biraz. Ama güneşin denize değdiği bir gün batımını izlemek bu ara fazlasıyla iş görecektir. Kesin!

SICAK HAVADA ASLA: ‘Asla’sı yok hayatın bence. Ben ki; ‘Geçmiş olsun yaz geldi’ diye telefonlar alan adam, güneşin alnında maç yapabiliyorum iş için. Bir başkası ailesi için yapar, başka biri başka bir şey için. Ama ‘asla’sı yok hayatın. Zaten detaylarla mutlu olabilmeyi ya da avunabilmeyi öğreten şey bu. Mutsuzluğun ortasında olma, durma, yaşama zorunluluğu…

MEVSİMİN OLMAZSA OLMAZLARI: Bence yazın en kıymetlisi, hani sabaha karşı bir rüzgar olur ya, en azından yattığın yerde terlemiyorsundur artık. Ve hep hayal meyal hatırlarsın o rüzgarı çünkü hissettiğin an uyumaktan ziyade bayılırsın. Bak işte o uyku kadar kıymetli. Aslında belki de öyle bir rüzgar yoktur, çünkü ben hiç üçüncü saniyesinden sonrasını bilenini görmedim.

YAZ AŞKI: Aşk denir mi ona bilemem ama kabul ediyorum bu tabiri. Hep tadı damağında kalır, o yüzden hep iyi hatırlanır. Yerine göre çok güzel kılıf olur yaşananlara. İyi ki vardır yaz aşkı.

UNUTULMAZ BİR YAZ AKŞAMI: Müzik, rüzgar, açık hava, doğanın herhangi bir yerinin kendine has kokusu…