Can Küccük'ten 2023 dekorasyon ve tasarım trendleri
Çeşitli ölçeklerde mimari ve iç mimari projelere imza atan KüccüK Architects Kurucusu Y. Mimar Can Küccük 2023 yılında ön plana çıkacak olan tasarım trendlerini değerlendirdi. Can Küccük’e göre 2023 yılında doğadan ilham alan renkler ve materyaller iç mekanlara bir akış halinde olacak.
Çeşitli ölçeklerde mimari ve iç mimari projelere imza atan KüccüK Architects Kurucusu Y. Mimar Can Küccük 2023 yılında ön plana çıkacak olan tasarım trendlerini değerlendirdi. Can Küccük’e göre 2023 yılında doğadan ilham alan renkler ve materyaller iç mekanlara bir akış halinde olacak.
KüccüK Architects Kurucusu Y. Mimar Can Küccük konut ve çalışma mekanlarını göz önüne alarak 2023 yılında tasarım alanında konuşulacak yenilikleri ve revaçta olacak trendleri aktardı. Doğanın renkleri olan yeşil ve mavinin sonsuz olasılıklarının iç mekanlarda sıklıkla karşımıza çıkacağından bahseden mimar, aynı zamanda ahşabın farklı tonlarının birlikte kullanımının da ön planda olacağını dile getirdi.
Sürdürülebilirlik kavramının çok derin bir şekilde hayatımıza girdiğinden bahseden mimar, kullandığımız materyallerin, üretim koşullarının, tüketilen yakıtların ve daha birçok konu başlığının bu bağlamın belirleyicileri olarak sayılabileceğini aktarıyor ve ekliyor: ‘’Gün geçtikçe materyal seçimlerimize de bu bilinç yansımaya devam edecek gibi duruyor. İnsanlık tarihinin en kullanışlı materyallerinden biri olan ahşap, 2023’te de yaşam alanlarımızı süsleyecek. Bu süsleme bir aksesuar niteliğinde de olabilir, taşınabilir ya da sabit mobilya seçimlerimizde de kullanılabilir. Ancak ahşap derken mekanda tek ton ahşabın varlığı ahşabın o sıcak ve kapsayıcı etkisini azaltıyor. O nedenle 2023 yılında çok çeşitli ağaçların çok çeşitli tonlarını görmek mekanları zenginleştirecek.’’
Geçtiğimiz süreç içerisinde tam algılayamamış olsak da pandeminin bizlerle doğa arasında ciddi bir engel olduğundan bahseden Can Küccük, bu sürecin insanoğlunun doğaya olan ihtiyacını ve muhtaciyetini fark etmesi için bir mihenk taşı niteliği taşıdığını sözlerine ekliyor. ‘’Bu farkındalıkla beraber yeşilin iç mekanlara akışına hep beraber tanık oluyoruz. Bu akış belirgin olarak daha yeni başladı ve 2023 ile birlikte çeşitli şekillerde artarak devam edecek. Bitki seçiminde bitkinin ve kullanıcısının karşılıklı bir uyum içinde olması gerekiyor. O nedenle öncelikli olarak biz tasarımcıların kullanıcının bitki bakımı tecrübesi ve bakıma zaman ayırabilme gibi kriterlerini değerlendirerek bitki önerilerinde bulunmamız gerekiyor.’’ diyen mimar, kendi yaşam alanı için seçim yapan kullanıcıların da çeşitli kriterleri değerlendirmesi gerektiğini hatırlatıyor.
Sanatsal üretim ve sanat ürünleri sergilemenin günümüzün gelişen trendlerinden bir tanesi olduğunu aktaran Can Küccük, kullanıcıların bütçelerine göre satın aldığı sanat eserleri veya kendi eserlerini üretmeleri ile sanatın bütünsel kalkınmasında kendi rollerini üstlendiğinden bahsediyor ve ekliyor: ‘’Bu durum yaşam alanları ve çalışma alanlarında sanat eserlerinin sergilenmesi gibi tasarım sorunlarını da beraberinde getiriyor. En yaygın eser sergileme çözümü olan duvara asılı tablonun aydınlatılması, günümüze kadar hep yukarıdan sarkıtılan bir aplik ile yapılmaktaydı. Hatta bu aplik türü için tablo apliği tabiri de kullanılmaktadır. Tablo eskimeme hassasiyetine göre üretilse de sanat eserinin doğrudan ve sürekli yapay ışığa maruz kalması renklerde değişime neden olabilmektedir. Ayrıca eser, tablonun üzerine düşen doğrudan ışığın sıcaklığına, şiddetine ve açısına göre farklı deneyimlenebilmektedir. Bu nedenle 2023 yılında sanat eserlerini üstten, doğrudan ve sürekli ışığa maruz bırakarak aydınlatmak yerine, yanlardan mekanı aydınlatarak deneyimletmek daha çok tercih edilen yöntemlerden biri haline gelecektir.’’
2023’te karşımıza çıkacak trendlerden bir diğerinin ise açık mutfaklar ile minimum duvar elemanı gördüğümüz mekanlar olacağından bahseden mimar, modernleşme ile değişen ve gelişen aile yapısında “kadının konumunun’’ da değiştiğini dile getiriyor. ‘’Ev işi yapan kadın” yerine üretimde yer alan ve sosyal hayatın doğrudan bir parçası olan kadınları gördüğümüzden bahseden Can Küccük, eskiden “kadının çalışma alanı” olarak düşünülen mutfakların, artık cinsiyet ayrımı olmadan evde yaşayan her bireyin kullandığı bir mekan olduğunu aktarıyor ve ekliyor: ‘’Açık mutfaklar, kadın erkek fark etmeksizin bireylerin sosyal ortamdan uzaklaşmadan yaşamın içinde kalmasını sağlıyor. Bu duruma mekansal iletişim açısından bakıldığında ise yaşam alanlarını genişletirken, mekanın programını yaşam alanına yaymasını da sağlayabiliyor.’’
‘’Yaşam alanları modernleşmenin sonucu olarak kentsel yerleşime sıkışması ile daha küçük hale geldi. Post pandemi ile yaşam alanlarının fonksiyonu çeşitlenmek zorunda kaldı. Salon/çalışma alanı, yatak odası/ütü odası, mutfak/oturma odası gibi çeşitli fonksiyonlar üstelenen mekanlar sıklıkla karşımıza çıkmaya başladı.’’ diyen mimar, yaşam alanlarına entegre mini çalışma nişleri oluşturmanın evden çalışanlar için bir ihtiyaç haline geldiğini, bu nedenle 2023’te yaşam alanları ile entegre çalışma alanlarını daha çok göreceğimizi sözlerine ekliyor.
‘’Dünyanın her geçen gün dijitalleşmesi ile birlikte birçok kişinin fikirlerine ve yorumlarına farklı platformlar aracılığı ile ulaşabilen insanların bu kadar yoğun uyarıcının arasında kendini dinleme ile ilgili bir arayış içerisinde olduğunu düşünüyorum. Bu kadar yoğun tasarımsal akımların ardından minimalizm gibi akımların gelmesinin en önemli etkenlerinden birinin, insanın kendini dinleme iç güdüsü olduğu söylemek yanlış olmaz.’’ diyen Y.Mimar Can Küccük, tasarımsal olarak minimal alanlar oluşturmanın yanı sıra farkındalık sahibi insanların kendilerini dinlemek, tabiri caiz ise inzivaya çekilmek için enerjisi yüksek, bitkilerin egemen olabileceği konforlu yaşam alanların 2023 yılında ön planda olacağını dile getiriyor ve ekliyor: ‘’Bu sene oldukça konforlu bir tercih olan L koltukları tasarımlarda görmeye devam edeceğiz. Ancak L koltuk seçimlerinde kullanıcıların dikkat etmesi gereken konu bu koltukların en “rahatsız” bölümü olan köşe kısımlarıdır. Bu nedenle L koltukların iki kolunun noktasal olarak birleştirilmesi yerine açılı olarak tasarlanması, köşelerde ihtiyaç duyulan inziva alanını oluşturabilmektedir.’’
Tüm bunların yanı sıra 2023’te karşımıza çıkacak renklerin, doğada bulunan materyallerin tasarlanan mekana akışı yönünde olacağını aktaran mimar, bunların başında yeşil tonları ve mavinin sonsuz olasılığının sayılabileceğini dile getiriyor ve ekliyor: ‘’Bu sene yeşili ve maviyi açık mekanların can alıcı noktalarında sıklıkla göreceğiz. Beyaz tonların hakim olduğu alanlarda da yeşil ve mavi kullanımından çekinmeye gerek yok. Ayrıca bu renklerin içerisinde kıvamında altın tonları ekleyerek renklerin kalitesini arttırabilirsiniz.’’