Dürüst ol, empati kur, tutkunu kaybetme
Bodrum Gümüşlük’teki Sianji Wellbeing Resort’un yönetim kurulu üyesi ve wellness bölümüyle ilgili projelerden sorumlu olan Çisem Çakır Sülüşoğlu, tutkularının peşinden giden bir kadın. Gençlere de bunu öğütlüyor; “İşiniz geleceğiniz için çok önemli, çünkü kariyer büyük ölçüde hayat kalitenizi belirler.”
Röportaj: Gülru İncu
Fotoğraf: Nurdan Usta
Çisem Çakır Sülüşoğlu, Notre Dame de Sion Fransız Lisesi’ni bitirdikten sonra Londra’daki Central Saint Martins College of Art&Design’ın Ürün Tasarımı Bölümü’nden mezun olmuş. 1.5 sene iki farklı mimarlık firmasında çalıştıktan sonra bu mesleğin kendine uygun olmadığını düşünüp, tamamen farklı sulara yelken açmaya karar vermiş ve kendini aile mesleğinin içinde bulmuş bir anlamda. “O sırada aile otelimiz olan Sianji Wellbeing Resort, sağlık programlarıyla ön plana çıkmaya başlamıştı fakat istediğimiz seviyede değildi. Programların kalitesini artırmak ve dünyadaki farklı trendleri uygulamak istedik.” Bu amaçla yola çıkmış ve Amerika’da önce Matthew Kenney Academy’de gurme çiğ yemek şefliği, ardından Hippocrates Health Institute’de detoks ve çiğ beslenme üzerine eğitim almış. Her iki eğitimde de çok şey öğrendiğini ama asıl eğitiminin Türkiye’ye döndükten sonra başladığını söylüyor 30 yaşındaki Sülüşoğlu. Eğitimlerin ardından Sianji Wellbeing Resort’ta köklü değişiklikler yapmışlar, farklı sağlık programları uygulamışlar. Sülüşoğlu, şu anda otelin yönetim kurulunda, wellness bölümüyle ilgili projelerden sorumlu. Bunu yanı sıra şu sıralar ‘göz bebeğim’ dediği Naturally Serein adlı Youtube kanalında cilt bakımıyla ilgili videolar paylaşıyor. Vaktinin büyük bir kısmını kitap okuyarak ve araştırarak geçiriyor.
Uzakdoğu’nun cazibesine kapıldım
Seyahat etmek onun için büyük bir tutku. Yeni kültürler keşfetmekten aldığı hazzı başka hiçbir şeyin vermediğini söylüyor. “Barcelona’yı çok beğendim ama Uzakdoğu’nun cazibesine kapıldım. Güney Kore kültürüne karşı özel bir ilgim var. Yakın zamanda Seul ve Tokyo’ya gittim ve gerçekten hayran kaldım. Bali’nin de yeri benim için çok ayrı. Yurt içinde de değeri asla bilinmeyen cevherler var aslında, yine son zamanlarda gittiğim Kuyucak Köyü’ndeki Lavanta Turu çok güzeldi.” Ona göre profesyonelliğin en önemli sırrı dürüst olmaktan geçiyor. Empati yapabilme yeteneği ve işine tutkuyla bağlı olmak başarının en önemli anahtarları. Hayat felsefesini en iyi özetleyen düşüncenin ise Gandi’nin şu sözlerinde saklı olduğunu söylüyor: “Söylediklerinize dikkat edin, düşüncelerinize dönüşür. Düşüncelerinize dikkat edin, duygularınıza dönüşür. Duygularınıza dikkat edin, davranışlarınıza dönüşür. Davranışlarınıza dikkat edin, alışkanlıklarınıza dönüşür. Alışkanlıklarınıza dikkat edin, değerlerinize dönüşür. Değerlerinize dikkat edin, karakterinize dönüşür. Karakterinize dikkat edin, kaderinize dönüşür.”
Baş ucu kitapları
“Eckhart Tolle’un Şimdinin Gücü adlı kitabı bana bambaşka bakış açısı katan kitaptır. Başka başucu kitaplarım da var Holografik Evren gibi ama en etkilisi buydu sanırım. Yerli en sevdiğim yazar İhsan Oktay Anar. Türk edebiyatının en efsane yazarlarından biri bence. Dili, seçtiği konular muazzam. Ursula K. Le Guin de son zamanlarda favorim. Bilimkurgu adına edebiyatta çığır açmış bir isim.”
Vazgeçilmez 10’u
1. Ailem. Annem, babam, abim ve eşim. Ne olursa olsun beni her daim destekledikleri için.
2. Dostlarım. Ne mutlu ki bir şeyler öğrenebildiğim, beraber büyüdüğüm ve hayatı paylaşabildiğim çok yakın dostlarım var.
3. Evdeki huzurum. Yengeç burcu biri olarak hayattaki en önemli şeylerden biri evim ve evde bulduğum huzur.
4. Kitaplarım. Onlarsız nasıl kendimi geliştirebilecektim? Şimdiki bakış açımı kitaplara borçluyum.
5. Seyahat. Yeni kültürler tanımama vesile olduğu ve dünyanın ne kadar engin olduğunu her seferinde hatırlattığı için.
6. Pes etmemek. Bu olmasaydı zaten şu anki Çisem de olmazdım.
7. Merak. Bu huyum nereden gelmiş bilmiyorum ama ilgimi çeken her konuyu derinlemesine araştırırım. Özellikle yapılan araştırmalara göz atıyorum Pubmed gibi kaynaklardan. Biraz mesleki deformasyon ama her bilgiye körü körüne inanmıyorum.
8. Bilim. Bilime hayranım, çünkü bizi insanlık olarak ileriye götürecek tek şey bilim. Hak ettiği değeri vermemiz gerekiyor.
9. Doğa. Doğa ile çok güçlü bir bağım var. Her fırsatta şehirden kaçıp ayağımın toprağa basmasını istiyorum. Şehir hayatı, plazalar, yüksek apartmanlar insanın doğasına aykırı olmasına rağmen bunlardan kaçamıyoruz. Evimde beni doğaya bağladığını düşündüğüm 20’den fazla bitki var, hepsine çocuğum gibi bakıyorum.
10. Sağlıklı yaşam. Aldığım eğitimler bu konuda farkındalığımı artırdı ve hayat kalitemi yukarıya çekti.
Tamamlayıcı detaylar
1. Çocukluğumu düşündüğümde aklıma ilk gelen görüntü; Bodrum’da bitmek bilmeyen uzun yaz tatillerimiz.
2. Başkalarında asla katlanamadığım kişilik özelliği; dar fikirlilik, önyargı ve nezaket eksikliği.
3. Çocukken en sevdiğim karakter Mathilda’ydı. Kitap aşığı, üstün güçleri olan bu kıza benzemeyi çok istediğimi hatırlıyorum.
4. Bugüne kadar öğrendiğim en önemli hayat dersi; geçmişe takılma, değiştiremezsin, geleceği düşünüp endişelenme, çünkü daha gelmedi. Sadece anda kalmaya çalış ve hedeflerine odaklan.
5. Hayatımın dönüm noktası; geçirdiğim cochlear implant ameliyatı. Bu ameliyatı olmasam şu anki Çisem olmazdım.
6. Mutlaka yapılacaklar listemin ilk sırasında dünya turu yapmak var.
7. Annem, gerçek hayattaki kahramanımdır.
8. Bugüne kadar gördüğüm en güzel şehir Barcelona, çünkü estetik harikası bir şehir.
9. En çok gurur duyduğum özelliğim; pes etmemem.
10. Dünyayı değiştiren bir karakter olsaydım, insanların zihnini olumlu yönde değiştirebilen biri olmayı isterdim. Onları empati ve adalet duygusundan zengin yapabilmek için.