"Bir pasta yaptı, yanağını dayar uyursun..."

Dünyaca ünlü, ödüllü yemek blogu Cafe Fernando’nun yazarı Cenk Sönmezsoy’un yıllardır beklenen kitabı çıktı.

"Bir pasta yaptı, yanağını dayar uyursun..."

Cenk Sönmezsoy’un öğrenciyken yurt mutfağında yaptığı domatesli makarnadan Dolce & Gabbana’ya özel tasarladığı Brownie Dantel Giyer’e kadar uzanan bir yemek hikâyesi.

İstanbul’a taşındıktan sonra, uzun seneler yaşadığı San Francisco’da yediği şeylerin özlemini çeken Sönmezsoy, günlerden bir gün bir yemek blogu açmaya karar verir ve bloguna Altın Kızlar dizisindeki en sevdiği karakter olan Rose Nylund’ın oyuncak ayısının ismini verip, mutfağında özlemini çektiği tatlıları yapmaya başlar.
Sönmezsoy, yaptıklarıyla kısa sürede uluslararası başarı kazanır. New York Times ve Washington Post’ta çıkan haberleri, tarifleri ve fotoğraflarıyla yemek ekine kapak olduğu San Francisco Chronicle makalesi takip eder. Derken blogu Cafe Fernando, Times Gazetesi tarafından “Dünyanın En İyi 50 Yemek Blogu”ndan biri olarak gösterilir. Bu başarıyı, Amerikan yemek dergisi Saveur’ün düzenlediği blog ödüllerinde üç sene arka arkaya 40.000 blog arasından sıyrılarak kazandığı “En İyi Seyahat Blogu”, efsane restoran Chez Panisse hakkında yazdığı yazısıyla “En İyi Yemek Yazısı” ve Dolce & Gabbana için tasarladığı brownie’yle “En İyi Özgün Tatlı Tarifi” ödülleri takip eder. Dünyanın farklı ülkelerinde 250 binden fazla okuru olan Cafe Fernando blogunun yazarı ve fotoğrafçısı Cenk Sönmezsoy, kitabı için 4 yıldan uzun bir süre çalıştı. Tariflerin hepsi sayısız deneme sonucunda geliştirildi ve farklı mutfak deneyimlerine sahip bir grup gönüllü tarafından denendi. Kitap, iletilen yorumlar ışığında şekillenen kurabiye, kek, pasta, tart, ekmek, dondurma ve reçel gibi 100’ü aşkın tatlı ve hamurişi tarifinden oluşuyor.

Dokuz ayrı konu başlığı altındaki tariflerden bazıları şöyle:


Kurabiye
Üzerine kaç tane çay içerseniz için tadı damağınızdan gitmeyecek Vanilyalı Un Kurabiyesi, oldu da beş çayına uzaylı misafirleriniz gelirse gururla ikram edebileceğiniz Fıstıkella ve ilk defa deneyecek birinin bile püf noktaları ve adım adım fotoğrafları eşliğinde başarılı bir sonuç alabileceği Macaron. BrownieDolce & Gabbana’ya özel tasarladığı Brownie Dantel Giyer ve daha önce Washington Post’ta yayınlanan Antep Fıstıklı Brownie’nin yeni versiyonlarına ek olarak, içinden süt reçeli akan, likörde bekletilmiş vişne taneleri fışkıran ve dünyada brownie yemeyen kalmasın diye geliştirdiği, glütensiz, Leblebili Brownie.

Kek, Cheesecake & Pasta

Tadına bakan arkadaşının “Sanki elma ısırmışsın gibi” dediği, 1 küsur kilo gelen keke 2 kilo elmayı sığdırarak hazırladığı Elmalı Kek ve Sönmezsoy’un “Bir çikolatakoliğin önüne koyabileceğiniz en güzel şey” olarak tarif ettiği, çikolatalı pastaların şahı olan, kapaktaki Şeytan Çikolata Giyer.

Tart, Pie, Quiche, Cobbler & Crisp

Okurlarını ellerinde bıçaklarla pazarlara döken Anjelik Erikli Galette ve adını Altın Kızlar’ın en süslüsünden alan, arka kapaktaki Blanche.

Ekmek, Hamur işi & Kahvaltı

Paris’tekilere taş çıkaracak, yapım aşaması adım adım fotoğraflarla anlatılmış Kruvasan ve okurların senelerdir beklediği Pamuk Ekmek ve Profiterol.

Dondurma, Donmuş Yoğurt & Sorbe

Sönmezsoy’un ıssız bir adaya düşse yanına alacağı üç şeyden biri olan Çikolatalı Dondurma ve özel bir teknikle elde ettiği ipek gibi ev yapımı Böğürtlen Soslu Donmuş Yoğurt.

Şekerleme, Çikolata & İçecekler

Kitabı karıştırırken bakmaya doyamayacağınız örtülerin yaratıcısı Esin Hanım’ın neredeyse asırlık Mürver Şerbeti ve Vişne Likörü.

Reçel, Jöle & Pestil
Klasik reçel tarifindeki beyaz şeker miktarını %65 oranında azaltarak hazırladığı reçel, jöle ve pestil tarifleri.

Temel Tarifler

Diğer tariflerin temel taşları olan, Vanilya Özütü, adım adım fotoğraflar eşliğinde anlatılan Tart & Pie Hamurları, cheesecake’lerde kullanabileceğiniz bisküvi kırıntıları ve kitabın dışındaki birçok tarifte de kullanabileceğiniz diğerleri. Deneyenlerin kafalarında en ufak bir soru işareti olmadan ilerleyebilmeleri ve fotoğraflarda gördükleriyle birebir aynı sonucu almaları için tüm püf noktalarıyla anlatılan tariflere, kimi zaman ortaya çıkış hikayelerinin anlatıldığı, kimi zaman da kendi damak tadınıza göre nasıl şekillendirebileceğinizi anlatan yazılar eşlik ediyor.

“Kek kalıbı alırken nelere dikkat etmek gerekir?”, “Hangi tart hamuru için hangi kalıp uygundur?”, “Keklerin düzgün kabarması için ne yapmak gerekir?”, “2 kilo elma, kendisi 1 küsur kilo olan keke nasıl sığar?”, “Alelade görünen bir pastayı 10 dakikada Paris’teki bir pastanenin vitrininden fırlamış hale nasıl getirirsiniz? Getirdikten sonra kesmeye nasıl kıyarsınız? Haydi kıydınız; jilet gibi kesilmiş dilimler nasıl elde edersiniz?” gibi soruların yanıtları ve çok daha fazlasını bulacağınız kitapta, 250’ye yakın fotoğraf bulunuyor. Ayrıca tariflerde kullanılan ölçülerin, malzemelerin, tekniklerin ve ekipmanın derinlemesine incelendiği bölümler de yer alıyor.
 
Cenk Sönmezsoy Hakkında:
Uluslararası ödüllere sahip yemek blogu Cafe Fernando’nun yazarı ve fotoğrafçısı olan Cenk Sönmezsoy, Bilkent Üniversitesi İşletme bölümünden mezun olduktan sonra University of San Francisco’da MBA programını tamamlamıştır. Kariyerine San Francisco’daki bir halkla ilişkiler ajansında başlayıp, Türkiye’ye döndükten sonra uzun seneler pazarlama ve reklamcılık sektörlerinde çalışan Sönmezsoy, blogu Cafe Fernando 4 yaşına girdiğinde kurumsal hayatına son verip tam zamanlı blog yazarı olmuştur. Blogundan ve kitap çalışmalarından arta kalan zamanlarında yemek stilistliği ve fotoğrafçılık yapmaktadır. Big Sur’de geçireceği emeklilik yıllarını iple çekmektedir. “Cafe Fernando – Bir pasta yaptım, yanağını dayar uyursun” yazarın ilk kitabıdır.