Röportaj: Eda Zamanpur ve Zehra Işık, adL için yaratılan Selene adlı eseri anlattılar

8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında kadın giyim markası Adil Işık, sanatçı Eda Zamanpur ile bir çalışma yaptı. Ressam ve İç Mimar Eda Zamanpur, adL’nin İstinyePark mağazasının vitrininde bir sanatsal çalışma gerçekleştirdi. Bu eser şu an mağazanın vitrininde yer alıyor ve dileyenler ziyaret edip görebilirler.

Projenin yer aldığı mağazanın vitrini Eda Zamanpur’un çalışma alanı haline gelmiş ve burada çalışmayı yaptığı günler boyunca alışveriş merkezini ve mağazayı ziyaret edenler de yaratım sürecini canlı canlı görme fırsatı bulmuşlar. Heyecan verici bir süreç ve herkes için unutulmaz bir deneyim…

Marka, 8 Mart Dünya Kadınlar günü için bir sanatçı ile vitrin çalışması yapmak istemiş. Fakat ilk önce acaba vitrin boyama ile ilgili bir şeyler mi yapsak diye düşünmüşler… Sonrasında Eda Zamanpur ile yolları kesişmiş. Eda Zamanpur’un çalışmalarını düşününce kendisinin canlı bir performans gerçekleştirmesi fikrine yoğunlaşılmış ama bunu mağaza dışına taşımak istemişler… Bu hikayeyi dinlerken mağaza alanında bambaşka bir deneyim fırsatı sunan söz konusu çalışmayla ilgili çokça soru beliriyor zihinde ve çalışmanın ayrıntılarını merak ediyorsunuz. Biz de bu detayları Eda Zamanpur ve Adil Işık Group Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Zehra Işık’tan dinledik.İşte mini sohbetimiz…

Eda Hanım, eseri yaratım sürecinizde renklere nasıl karar verdiniz?

Eda Zamanpur: Aslında kumaştan yola çıktık. Benim ilk yaptığım eskiz çalışmada gold ve mavi renkleri düşünmüştüm. Sonrasında ise koleksiyondan kumaşlar bana iletilince bronz tonlarına döndük. Daha da iyi oldu bu şekilde. Ben çalışmalarıma başlarken önce bir dijital eskiz ya da elimle bir çizim hazırlayıp sunum yapıyorum. Ama sonra ortaya çıkacak olan işte ufak farklılıklar oluyor. Vitrinde ilk yaptığım dijital eskiz yer alıyor. Sonrasında bahsettiğim kumaşla beraber renk değişti. Ya da mesela bu çalışmayı hazırlarken bir çocuk geliyor, resme dokunuyor, orada bir köşe değişiveriyor… İnsanların interaktif bir şekilde bana katılmaları işimin bir parçası oldu artık. Atölyeme gireyim, tüm aşamaları elimde saklayayım, bunun keyfi de ayrı. Ama onun dışında herkesin gözleri önünde, onların da katkısıyla beraber bir iş ortaya çıkarmayı da çok seviyorum.

İlk yorumlar nasıl bu çalışmayla ilgili peki?

Eda Zamanpur: Gördüğüm kadarıyla insanların zihninde unutulmaz bir anı kaldı. Vitrine gelenler, çocuklar… Çocukların anneleri bana yazdılar, işin bitmiş halini görünce çok sevindiler. Bu beni ayrı mutlu ediyor. Çünkü bambaşka insanları da yaratım sürecine dahil etmiş oluyorum. 

Yaratım süreciniz nasıldı, kaç günde tamamlandı?

Eda Zamanpur: Üç gün sürdü ama tabii onun öncesinde bir çalışmamız oldu. Bu konuyu seçene kadar bizim üç tane daha güzel fikrimiz vardı…

Peki diğer fikirler nasıllardı?

Zehra Işık: Onlar da çok güzeldi, hepsi güzeldi doğrusu... Bu hikayeyi seçmemizde ise konusu ve boyutu etkili oldu. Ayın kadının döngüselliğini anlatması, doğurganlığını sembolize etmesi, dayanıklılığına atıfta bulunması… Bence kadınların bu üç önemli özelliğini bir hikayede topladı. Zaten ekipçe görür görmez direkt “İşte bu!” dedik.

Eda Zamanpur: Diğerleri de kadın dayanışmasını, kadınların birbirine desteğini anlatan fikirlerdi. Her zaman Ay’ı bir dişil enerji olarak görmüşümdür. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü söz konusu olunca, projeyi duyar duymaz ilk anda Ay ile ilgili bir şey yapma fikri oluştu bende. 

Yeni anne oldunuz Eda Hanım, sizi bu çalışmada besleyen bir yanı oldu mu anneliğin?

Eda Zamanpur: Bence annelik beni daha dayanıklı ve pili tükenmeyen bir insan haline getirdi. Bebeğimle ilgileniyorum ve bunun yanında yaratma isteğimi de besliyorum. O yüzden yorulmaz bir insanım şu an…

Zehra Işık: Ben Eda’nın enerjisine inanamadım. Hiç düşmüyor ve pozitif enerjisi hep devam ediyor.

Ne kadar süre daha vitrinde bu çalışma yer alacak?

Zehra Işık: 10 gün daha vitrinde bu çalışmayı sergileyeceğiz…