Yaz planı yapmadan önce...
Bu yaz için plan yapmadan önce önümüzdeki aylarda Avrupa'daki dev açıkhava müzik festivallerinde neler olduğuna göz atmak ister misiniz?
Rock Am Ring
5-8 Haziran Nürburgring, Almanya
Avrupadaki rock ve metal festivallerinden birini seçmek gerekiyorsa eğer Am Ring kesinlikle görülmesi gerek bir festival. Nürburgring Formula 1 pistinde yapılan bu festivalde yılın en gözde metal ve rock grupları sahne alacak.
Kimler var: Metallica, Iron Maiden, Linkin Park, Kings Of Leon, Avenged Sevenfold, QOTSA bazıları. Ayrıca Jake Bugg da var, Woodkid de, Anthrax’ın yanında Gogol Bordello ve The Fratellis de. Enteresan bir line up.
Oraya gitmişken: Nürburg’da yapılacak her şey motor sporları ve yarışlarla ilgili. E pistte o gün festival var zaten. Siz en iyisi Nürburg kalesini gezin. Fazla uzatmadan doğru festivale…
Bilet fiyatı: Farklı bilet kombinasyonları var. Fiyatlar 200 euro’dan 300 Euro’ya kadar değişiyor.
Sziget
11-18 Ağustos Budapeşte, Macaristan
Avrupa’nın en güzel şehirlerinden birinde, Tuna nehri üzerinde yer alan Obudai adasında düzenlenen festival sadece ticari açıdan büyük isimleri değil dünyanın dört bir yanından irili ufaklı grup ve sanatçıları da ağırlıyor. Festival ortamı ve festival ruhu açısından da en pozitif olanlarından bir tanesi.
Kimler var: Bu yıl kadroda Placebo, QOTSA, Lily Allen, Calvin Harris, Skrillex, Deadmou5, The Kooks, Macklemore & Ryan Lewis, Jake Bugg, Bombay Bicycle Club, Klaxons, Tom Odell gibi isimler gözüme çarptı.
Oraya gitmişken: Aslında bakarsanız elbette Budapeşte gayet turist dostu bir yer ve gidilecek, görülecek onlarca müze, meydan, yapı, eser, pub, restoran var. Sekiz günlük festivale baştan sona katılacaklar için zaman çok. Ama benim önerim alanda kalmak ve alanı keşfetmek olurdu. Ada hayli büyük, her yan ağaçık, doğa şahane ve konserler ve etkinlikler neredeyse 24 saat aralıksız devam ediyor. Keşif yapmak isteyenler için cennet.
Isle of Wight
12-15 Haziran Isle of Wight, İngiltere
İngiltere’nin en nezih festivallerinden biri olarak biliniyor. Tarihi boyunca çok ünlü isimleri ağırlamış bir yer. 1968-1970 arası yapılıp 2002’de tekrar canlandırıldı. O yıllar Joni Mitchell’dan Jefferson Ariplane’e, Jimi Hendrix, The Doors, Moody Blues’dan Chicago ve Ten Years After’a pekçok ismi ağırladı.
Kimler var: Red Hor Chili Peppers, Kings Of Leon, Travis, The Specials, Calvin Harris gözüme çarpanlar.
Oraya gitmişken: Burası, adı üzerinde bir ada. Burada yapılan en önemli şey buradaki festival. Tarihe meraklıysanız ama o başka. Ortaçağ şatoları emrinize amade. Bana kalırsa seyahati uzun planlayın, birkaç gün Londra ya da en kötü Brighton’a gidin. Kafanıza göre bir iki gün geçirin festivalin ardından.
Bilet fiyatı: 205 Pound
Rock in Rio – Lizbon
25 Mayıs – 1 Temmuz Lizbon, Portekiz
Rio de Janeiro, Madrid ve Lizbon’da yapılan festival her yıl çok farklı tarzlarda isimleri bir araya topluyor. Mümkünse Rio’ya gitmeli. Ama Lizbon’a gitmek için de iyi bir nedendir.
Kimler var: The Rolling Stones, Robbie Williams, Linkin Park, Arcade Fire, Justin Timberlake bunlar en bilinenleri, daha neler neler.
Oraya gitmişken: Bairro Alto’da bir gece gezmesine çıkmak, okyanus kıyısında yürmek, Bica, Lapa, Principe Real mahalle mahalle dolaşıp sokaklarda takılmak. Şarap içmek, deniz ürünleri tatmak. Bunlar yapmanız gerekenler.
Bilet fiyatı: Günlük biletler 60 Euro civarında satışta. Biletleri tükendi ama…
Rocwerchter
3-6 Temmuz Leuven, Belçika
Avrupa’da her yıl en iyi festival kadrosunu sunan festival. O yıl kim turnedeyese muhakkak sahnede yer alıyor. Yılın 11 ayı dünyanın en sakin kasabası olan Leuven’den shuttle’larla 15 dakikada gidilen bir alanda yapılıyor.
Kimler var: Kimler yok ki? Metallica, Arctic Monkeys, The Black Keys, Kings of Leon, Pearl Jam, Damon Albarn, Interpol, Farnz Ferdinand, Foals, MGMT… Henüz tamamlanmamış programın bir de detaylarını okuyun daha neler neler var.
Oraya gitmişken: Bira için. Belçika dünyanın en iyi biralarının üretildiği yer, Leuven de Belçika’nın en iyi biralarının bulunduğu yer. Bir bistro ya da restorana gidin, biraları deneyin, ortaya da tencerede midye söyleyin. Tavsiye: en sade soslusundan söyleyin. “Ne iyi ettik de geldik” diyeceksiniz.
Bilet fiyatı: An itibarıyla biletler tükenmek üzere. Kombine biletler bitmiş, tek günlükler mevcut. Olması ikinci el bilet sitelerine hücum. Bence uğraşmaya değer.
Müzik yazarı Mehmet Tez, hafifmuzik.com sitesi için şahane bir festival rehberi hazırladı. İşte yaz aylarında ucundan köşesinden ilişmek isteyebileceğiniz o liste...
Primavera Sound
28-31 Mayıs / Barcelona
En iyi yanı belki de Barcelona’da olması. Ulaşım kolay, yeme içme şahane, fiyatlar görece olarak ucuz ( İstanbul ’a göre açık ara ucuz) her taraf kahve, bar tapasçı, sahilden denize girmek serbest. Daha ne ister ki insan?
Kimler var: Arcade Fire, Pixies, Black Lips, Chvrches, Temples, Kendrick Lamar, The National, Midlake. İndie müzik dinleyicisi ne dilerse hepsi (fazlası da) var.
Oraya gitmişken: Muhakkak bir akşamınızı şehirde takılmaya ayırın. Festival programına göre programa bakın ve kendinize bu iş için zaman yaratın. Konser alanı şehre yakın olduğundan gidiş geliş nispeten dağ başındaki festivallere göre kolay. Gözünüze hoş görünen bir yere girin, biraz jamon ya da chorizo yanında bir de şarap açtınız mı tadından yenmez. Özellikle deniz ürünlerinden yapılan tapas’lara dikkat.
Bilet fiyatı: 190 Euro
Roskilde
29 Haziran – 6 Temmuz Roskilde, Danimarka
Rock, indie ya da ana akım dışında farklı etnik ve elektronik müziklerde nitelikli birşeyler izlemek istiyorsanız Roskilde’ye gitmeniz lazım. Özellikle adı danı duyulmamış yeni isimlerin çaldığı sahneler şahane keşiflere açık.
Kimler var: The Rolling Stones, Arctic Monkeys, Stevie Wonder, Manu Chao, Kasabian… Sleigh Bells’den Kavinsky ve Lyke Li’ye onlarca yüzlerce farklı tonda sanatçı.
Oraya gitmişken: Festival toplam 8 gün sürüyor. Yani orobüs ya da shuttle ile Kopenhag’a gidip etrafı gezmek mümkün. Şehir merkezindeki müzik mağazalarına takılın ya da liman tarafında gidip yüzünüzü güneşe verip bir şeyler için mutlaka.
Bilet fiyatı: 250 Euro.
Pukkelpop
14-16 Ağustos Hasselt, Belçika
Belçika’nın Hollanda sınırındaki öğrenci şehri Hasselt’ta yapılıyor. Genellikle indie isimlerin yoğunlaştığı bir festival.
Kimler var: Die Antwoord’dan, Outkast’a, Calvin Harris’ten Queens of the Stone Age’e kadro çok geniş.
Oraya gitmişken: Çok yakındaki Anvers’e de mutlaka turistik bir seyahat yapın. Ne bileyim mesela Rubens’in evini gezin, nehir kenarındaki mekanlara takılıp biralardan deneyin, inanılmaz deniz ürünlerinden sipariş edin. Yılan balığı da olur, midye de…
Bilet fiyatı: Kombine biletler tükendi. 85 Euro’luk günlük biletler hala satışta.
Reading and Leeds Festival
22-24 Ağustos, Reading ve Leeds, İngiltere
İki ayrı yerde eş zamanlı yapılan Reading festival bu yıl İngiltere’de (elbette biletleri çoktan tükenen ve an itibarıyla artık girişi imkansız olan) Glastonbury’den sonra en şu an en çeşitli kadroya sahip festival.
Kimler var: Arctic Monkeys, Jake Bugg, QOTSA, Blink 182, Foster The People, Die Antwoord diye gidiyor.
Oraya gitmişken: Valla İngiltere’de festival izlemek çamur, yağmur, İngiliz ergenlerinin taşkınlıkları, üzerinize dökülen bira, her yana sinen sidik kokusu, pislik, kötü yemek falan demektir. Bunlardan vakit bulursanız trenle bir saat uzaklıktaki Londra’ya gidip nezih ortamlarda takılın.
Bilet fiyatı: 213 pound
Festivalcilere tavsiyeler
*Bir festivali sadece kadrosunda o yıl yer alan sanatçılara bakarak değerlendirmeyin. Kararınızı buna göre vermeyin. Bazen ortam sanatçıdan daha önemlidir. Blogları okuyun, eşe dosta danışın mutlaka.
*Kalacak yer konusu önemli. Otel, ev kiralamak bunlar hep mümkün ama en zevklisi biraz zahmete katlanıp festival alanında çadırda kalmaktır. Bunu en azından bir kez mutlaka yapın. Festivali çadırda geçirmek askerlik gibidir, bir kere yapar hayat boyu anlatırsınız.
*Heyecanlanıp havalara girip erkenden yeme içmeye abanıp kendinizden geçip akşamki en güzel konseri kaçırmayın. Festival tarihi, en sevdiği grup sahnede coşarken tuvalet kuyruğunda iki büklüm ömür geçirenlerle, ya da çimlerin üzerinde uyuyanlarla doludur.
*Hafif ve basit şeyler yemeye bakın. Festival alanları görebileceğiniz en hijyenik yerler değildir.
*Telefonunuz her fırsatta şarja takın. Eş dosta ulaşmak önemli.
*Konserlerde, eğer başarabiliyorsanız telefonunuz ya da kameranız cebinizde kalsın. İnanın en güzeli bu. Benim arşivim bir kere bile izlenmemiş yüzlerce amatör konser videosu dolu. Bırakın hafızanızda kalsın.
*Her konseri en önden izlemek zorunda değilsiniz. Bazen arkalarda ortam daha iyi… Kasmayın.
*Yanınıza mızmız birini almayın. Böyle biriyle festivale gidilmez. Sevgilinizse kavga eder karınızsa boşanmanın eşiğine gelirsiniz. Arkadaşınızsa eğer, bin yıllık dostluğu tehlikeye atmayın. Festival demek yürümek demek, ayakta kalmak demek, lüks olmaması demek, ne bulursan onu ye demek, kalabalık demek. Bunu anlamayacak biriyle zor.
5-8 Haziran Nürburgring, Almanya
Avrupadaki rock ve metal festivallerinden birini seçmek gerekiyorsa eğer Am Ring kesinlikle görülmesi gerek bir festival. Nürburgring Formula 1 pistinde yapılan bu festivalde yılın en gözde metal ve rock grupları sahne alacak.
Kimler var: Metallica, Iron Maiden, Linkin Park, Kings Of Leon, Avenged Sevenfold, QOTSA bazıları. Ayrıca Jake Bugg da var, Woodkid de, Anthrax’ın yanında Gogol Bordello ve The Fratellis de. Enteresan bir line up.
Oraya gitmişken: Nürburg’da yapılacak her şey motor sporları ve yarışlarla ilgili. E pistte o gün festival var zaten. Siz en iyisi Nürburg kalesini gezin. Fazla uzatmadan doğru festivale…
Bilet fiyatı: Farklı bilet kombinasyonları var. Fiyatlar 200 euro’dan 300 Euro’ya kadar değişiyor.
Sziget
11-18 Ağustos Budapeşte, Macaristan
Avrupa’nın en güzel şehirlerinden birinde, Tuna nehri üzerinde yer alan Obudai adasında düzenlenen festival sadece ticari açıdan büyük isimleri değil dünyanın dört bir yanından irili ufaklı grup ve sanatçıları da ağırlıyor. Festival ortamı ve festival ruhu açısından da en pozitif olanlarından bir tanesi.
Kimler var: Bu yıl kadroda Placebo, QOTSA, Lily Allen, Calvin Harris, Skrillex, Deadmou5, The Kooks, Macklemore & Ryan Lewis, Jake Bugg, Bombay Bicycle Club, Klaxons, Tom Odell gibi isimler gözüme çarptı.
Oraya gitmişken: Aslında bakarsanız elbette Budapeşte gayet turist dostu bir yer ve gidilecek, görülecek onlarca müze, meydan, yapı, eser, pub, restoran var. Sekiz günlük festivale baştan sona katılacaklar için zaman çok. Ama benim önerim alanda kalmak ve alanı keşfetmek olurdu. Ada hayli büyük, her yan ağaçık, doğa şahane ve konserler ve etkinlikler neredeyse 24 saat aralıksız devam ediyor. Keşif yapmak isteyenler için cennet.
Isle of Wight
12-15 Haziran Isle of Wight, İngiltere
İngiltere’nin en nezih festivallerinden biri olarak biliniyor. Tarihi boyunca çok ünlü isimleri ağırlamış bir yer. 1968-1970 arası yapılıp 2002’de tekrar canlandırıldı. O yıllar Joni Mitchell’dan Jefferson Ariplane’e, Jimi Hendrix, The Doors, Moody Blues’dan Chicago ve Ten Years After’a pekçok ismi ağırladı.
Kimler var: Red Hor Chili Peppers, Kings Of Leon, Travis, The Specials, Calvin Harris gözüme çarpanlar.
Oraya gitmişken: Burası, adı üzerinde bir ada. Burada yapılan en önemli şey buradaki festival. Tarihe meraklıysanız ama o başka. Ortaçağ şatoları emrinize amade. Bana kalırsa seyahati uzun planlayın, birkaç gün Londra ya da en kötü Brighton’a gidin. Kafanıza göre bir iki gün geçirin festivalin ardından.
Bilet fiyatı: 205 Pound
Rock in Rio – Lizbon
25 Mayıs – 1 Temmuz Lizbon, Portekiz
Rio de Janeiro, Madrid ve Lizbon’da yapılan festival her yıl çok farklı tarzlarda isimleri bir araya topluyor. Mümkünse Rio’ya gitmeli. Ama Lizbon’a gitmek için de iyi bir nedendir.
Kimler var: The Rolling Stones, Robbie Williams, Linkin Park, Arcade Fire, Justin Timberlake bunlar en bilinenleri, daha neler neler.
Oraya gitmişken: Bairro Alto’da bir gece gezmesine çıkmak, okyanus kıyısında yürmek, Bica, Lapa, Principe Real mahalle mahalle dolaşıp sokaklarda takılmak. Şarap içmek, deniz ürünleri tatmak. Bunlar yapmanız gerekenler.
Bilet fiyatı: Günlük biletler 60 Euro civarında satışta. Biletleri tükendi ama…
Rocwerchter
3-6 Temmuz Leuven, Belçika
Avrupa’da her yıl en iyi festival kadrosunu sunan festival. O yıl kim turnedeyese muhakkak sahnede yer alıyor. Yılın 11 ayı dünyanın en sakin kasabası olan Leuven’den shuttle’larla 15 dakikada gidilen bir alanda yapılıyor.
Kimler var: Kimler yok ki? Metallica, Arctic Monkeys, The Black Keys, Kings of Leon, Pearl Jam, Damon Albarn, Interpol, Farnz Ferdinand, Foals, MGMT… Henüz tamamlanmamış programın bir de detaylarını okuyun daha neler neler var.
Oraya gitmişken: Bira için. Belçika dünyanın en iyi biralarının üretildiği yer, Leuven de Belçika’nın en iyi biralarının bulunduğu yer. Bir bistro ya da restorana gidin, biraları deneyin, ortaya da tencerede midye söyleyin. Tavsiye: en sade soslusundan söyleyin. “Ne iyi ettik de geldik” diyeceksiniz.
Bilet fiyatı: An itibarıyla biletler tükenmek üzere. Kombine biletler bitmiş, tek günlükler mevcut. Olması ikinci el bilet sitelerine hücum. Bence uğraşmaya değer.
Müzik yazarı Mehmet Tez, hafifmuzik.com sitesi için şahane bir festival rehberi hazırladı. İşte yaz aylarında ucundan köşesinden ilişmek isteyebileceğiniz o liste...
Primavera Sound
28-31 Mayıs / Barcelona
En iyi yanı belki de Barcelona’da olması. Ulaşım kolay, yeme içme şahane, fiyatlar görece olarak ucuz ( İstanbul ’a göre açık ara ucuz) her taraf kahve, bar tapasçı, sahilden denize girmek serbest. Daha ne ister ki insan?
Kimler var: Arcade Fire, Pixies, Black Lips, Chvrches, Temples, Kendrick Lamar, The National, Midlake. İndie müzik dinleyicisi ne dilerse hepsi (fazlası da) var.
Oraya gitmişken: Muhakkak bir akşamınızı şehirde takılmaya ayırın. Festival programına göre programa bakın ve kendinize bu iş için zaman yaratın. Konser alanı şehre yakın olduğundan gidiş geliş nispeten dağ başındaki festivallere göre kolay. Gözünüze hoş görünen bir yere girin, biraz jamon ya da chorizo yanında bir de şarap açtınız mı tadından yenmez. Özellikle deniz ürünlerinden yapılan tapas’lara dikkat.
Bilet fiyatı: 190 Euro
Roskilde
29 Haziran – 6 Temmuz Roskilde, Danimarka
Rock, indie ya da ana akım dışında farklı etnik ve elektronik müziklerde nitelikli birşeyler izlemek istiyorsanız Roskilde’ye gitmeniz lazım. Özellikle adı danı duyulmamış yeni isimlerin çaldığı sahneler şahane keşiflere açık.
Kimler var: The Rolling Stones, Arctic Monkeys, Stevie Wonder, Manu Chao, Kasabian… Sleigh Bells’den Kavinsky ve Lyke Li’ye onlarca yüzlerce farklı tonda sanatçı.
Oraya gitmişken: Festival toplam 8 gün sürüyor. Yani orobüs ya da shuttle ile Kopenhag’a gidip etrafı gezmek mümkün. Şehir merkezindeki müzik mağazalarına takılın ya da liman tarafında gidip yüzünüzü güneşe verip bir şeyler için mutlaka.
Bilet fiyatı: 250 Euro.
Pukkelpop
14-16 Ağustos Hasselt, Belçika
Belçika’nın Hollanda sınırındaki öğrenci şehri Hasselt’ta yapılıyor. Genellikle indie isimlerin yoğunlaştığı bir festival.
Kimler var: Die Antwoord’dan, Outkast’a, Calvin Harris’ten Queens of the Stone Age’e kadro çok geniş.
Oraya gitmişken: Çok yakındaki Anvers’e de mutlaka turistik bir seyahat yapın. Ne bileyim mesela Rubens’in evini gezin, nehir kenarındaki mekanlara takılıp biralardan deneyin, inanılmaz deniz ürünlerinden sipariş edin. Yılan balığı da olur, midye de…
Bilet fiyatı: Kombine biletler tükendi. 85 Euro’luk günlük biletler hala satışta.
Reading and Leeds Festival
22-24 Ağustos, Reading ve Leeds, İngiltere
İki ayrı yerde eş zamanlı yapılan Reading festival bu yıl İngiltere’de (elbette biletleri çoktan tükenen ve an itibarıyla artık girişi imkansız olan) Glastonbury’den sonra en şu an en çeşitli kadroya sahip festival.
Kimler var: Arctic Monkeys, Jake Bugg, QOTSA, Blink 182, Foster The People, Die Antwoord diye gidiyor.
Oraya gitmişken: Valla İngiltere’de festival izlemek çamur, yağmur, İngiliz ergenlerinin taşkınlıkları, üzerinize dökülen bira, her yana sinen sidik kokusu, pislik, kötü yemek falan demektir. Bunlardan vakit bulursanız trenle bir saat uzaklıktaki Londra’ya gidip nezih ortamlarda takılın.
Bilet fiyatı: 213 pound
Festivalcilere tavsiyeler
*Bir festivali sadece kadrosunda o yıl yer alan sanatçılara bakarak değerlendirmeyin. Kararınızı buna göre vermeyin. Bazen ortam sanatçıdan daha önemlidir. Blogları okuyun, eşe dosta danışın mutlaka.
*Kalacak yer konusu önemli. Otel, ev kiralamak bunlar hep mümkün ama en zevklisi biraz zahmete katlanıp festival alanında çadırda kalmaktır. Bunu en azından bir kez mutlaka yapın. Festivali çadırda geçirmek askerlik gibidir, bir kere yapar hayat boyu anlatırsınız.
*Heyecanlanıp havalara girip erkenden yeme içmeye abanıp kendinizden geçip akşamki en güzel konseri kaçırmayın. Festival tarihi, en sevdiği grup sahnede coşarken tuvalet kuyruğunda iki büklüm ömür geçirenlerle, ya da çimlerin üzerinde uyuyanlarla doludur.
*Hafif ve basit şeyler yemeye bakın. Festival alanları görebileceğiniz en hijyenik yerler değildir.
*Telefonunuz her fırsatta şarja takın. Eş dosta ulaşmak önemli.
*Konserlerde, eğer başarabiliyorsanız telefonunuz ya da kameranız cebinizde kalsın. İnanın en güzeli bu. Benim arşivim bir kere bile izlenmemiş yüzlerce amatör konser videosu dolu. Bırakın hafızanızda kalsın.
*Her konseri en önden izlemek zorunda değilsiniz. Bazen arkalarda ortam daha iyi… Kasmayın.
*Yanınıza mızmız birini almayın. Böyle biriyle festivale gidilmez. Sevgilinizse kavga eder karınızsa boşanmanın eşiğine gelirsiniz. Arkadaşınızsa eğer, bin yıllık dostluğu tehlikeye atmayın. Festival demek yürümek demek, ayakta kalmak demek, lüks olmaması demek, ne bulursan onu ye demek, kalabalık demek. Bunu anlamayacak biriyle zor.