Ciddi hastalanmayan insanların 5 ortak noktası

Yıl boyunca kendinizi sürekli hasta mı buluyorsunuz. Etrafınızdaki arkadaşlarınız uzun süredir rahatsızlanmıyor ama size çok sık mı hastalanıyorsunuz? Bunun tabii ki bazı nedenleri var. İşte hastalanmayan insanların 5 ortak özelliği...

HASTALANMAYAN İNSANLARIN 5 ORTAK ÖZELLİĞİ

1. Sinirlenmezler

Birçok hastalık öfkeyle ilişkilidir ve yüzde 90'ı zihinsel stresten kaynaklanmaktadır. Duygularınızı iyi kontrol ederseniz daha az hastalanırsınız.

Öfkelendiğinizde kalpteki kan akışı iki katına çıkar ve nabzınız daha güçlü ve daha hızlı olur. Kalbe giden kan akışının artması aritmiye, miyokard iskemisine, göğüste sıkışmaya ve çarpıntıya neden olabilir. Öfke aynı zamanda anjina ve kalp krizlerinin de önemli bir nedenidir.

Dolayısıyla sinirlenmezseniz o kadar da hastalanmazsınız. Bu zor olabilir ama yine de iyi bir ipucu.

2. Geç saatlere kadar ayakta kalmazlar

Geç kalmak ne kadar kötü? Biyolojik saat, davranış, hormon seviyeleri, uyku, vücut ısısı ve metabolizma gibi hayati vücut fonksiyonlarını düzenler.

Ekim 2017'de Nobel Fizyoloji ve Tıp Ödülü üç Amerikalı bilim adamına verildi. Ödüllü araştırmaları bize, yaşam tarzımız her zaman "biyolojik saatimize" aykırı olduğunda, büyük hastalıklara yakalanma riskimizin arttığını hatırlatıyor.

Geç saatlere kadar ayakta kalmaktan kaynaklanan ani ölüm haberlerini sıklıkla görüyoruz, bunlar alarm verici hikayeler değil. Geç saatlere kadar ayakta kalmak aynı zamanda endokrin hormon düzeylerinin bozulmasına ve anormal hücre metabolizmasına yol açabilir ve kanser riskini artırabilir.

3. Dikkatsizce yemek yemezler

“Ne yersen osun” sözü oldukça yerindedir.

Pek çok insanın sağlıksız beslenme alışkanlıkları var, akşam yemeğini geç atıştırmalıklarla değiştiriyor, zamanında yemek yemiyor ve yüksek yağlı ve yüksek tuzlu bir diyet uyguluyor… Dikkatsiz beslenme, Çinlilerin hastalık ve ölümlerindeki en önemli faktör.

Ağustos 2021'de Gastroenteroloji dergisinde yayınlanan bir çalışmada, Harvard Halk Sağlığı Okulu Beslenme Bölümü'nden bilim adamları, 1991'den 2011'e kadar 27.000'den fazla Çinlinin takip verilerini araştırdılar. Diyet ve yaşam tarzı risk faktörlerinin kişinin sindirim sistemi üzerindeki etkilerini analiz ettiler. 

Çin'de mide-bağırsak kanseri için beş temel risk faktörü buldular: sigara içmek, aşırı kırmızı et tüketimi, meyve ve sebzelerin yetersiz tüketimi, obezite ve alkol tüketimi. Bu beş faktörden dördü yeme alışkanlıklarıyla ilgilidir.

4. Melankolik ​​değiller

Üzgün ​​hissetmek normaldir ancak uzun süre çok üzgün olmanız sağlığınızı olumsuz etkileyebilir. Aşırı morali bozuk insanlar Kırık Kalp Sendromuna yakalanabilir ve ciddi vakalarda “kalp kırıklığından” ölebilirler.

Kırık Kalp Sendromu aynı zamanda “strese bağlı kalp krizi” olarak da adlandırılabilir. Genel olarak kalbin yoğun zihinsel şok veya güçlü duyguların stresine dayanamaması sonucu oluşan hastalığı ifade eder. Klinik belirtilerin şiddeti farklılık göstermektedir.

Genellikle hastanın yoğun duygular hissettiği, aşırı üzüntü veya öfke yaşadığı önemli bir olay meydana geldikten sonra, bu dönemde vücudunun farklı yerlerinde ağrılar hissedilebilir. Bu baş ağrısı, baş dönmesi, boğaz kuruluğu, hazımsızlık, kas ağrısı vb. içerebilir.

Semptomlar zayıflık, göğüste sıkışma ve boğulmayı içerir ve ciddi vakalar miyokardiyal nekroz, kalp yetmezliği, kardiyojenik şok, ventriküler fibrilasyon ve ani ölüme neden olabilir.

5. Kendilerini aşırı yormazlar

Günümüz toplumu çok hızlı ve bazı iş günleri ara vermeden geçiyor. Ancak insan vücudu bir yay gibidir. Aşırı çalışma, vücudun hastalıklara karşı bağışıklığının hızlı bir şekilde azalmasına yol açacaktır.

Yorgunluktan hastalığa giden sadece beş adım vardır: Hafif bir yorgunluk hissetmek, vücudun ağırlaşması, enerjinin kalmaması, hastalanmak ve ciddi bir hastalığa yakalanmak.