Diyabet (şeker) hastalığı belirtileri neler? Neden olur? A'dan Z'ye diyabet (şeker) hastalığına dair merak edilenler
Uzun süren kan şekeri yüksekliği diyabet, halk arasında şeker hastalığı olarak adlandırılıyor. Peki Diyabet (şeker) hastalığı belirtileri neler? Neden olur? Acıbadem Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doçent Doktor Savaş Karataş
Diyabet, pankreasın (karın içi salgı bezi) artık insülin üretemediği veya vücudun insülini etkili bir şekilde kullanamadığı durumlarda ortaya çıkan süregelen bir hastalık olarak tanımlanıyor. Acıbadem Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doçent Doktor Savaş Karataş, şeker hastalığına dair merak edilenleri detaylıca anlattı.
Diyabet (şeker) hastalığı nedir?
Diyabet, pankreasın (karın içi salgı bezi) artık insülin üretemediği veya vücudun insülini etkili bir şekilde kullanamadığı durumlarda ortaya çıkan süregelen bir hastalıktır. Bu durum, hiperglisemi olarak da bilinen kandaki glikoz (şeker) düzeylerinin artmasına neden olur. Ülkemizde yüzde yirmilere kadar ulaşmış diyabet oranı en sık önlenebilir ölüm nedenlerinin altta yatan önemli bir etmenidir ( kalp hastalıkları, kanser, inme).
Diyabet (şeker) hastalığı belirtileri nelerdir?
Genel yorgunluk, baş ağrısı, başka nedenlere dayanmayan kilo kaybı ya da aşırı kilo alımı, polidipsi (sürekli içme isteği), kuru ağız, poliüri (özellikle geceleri idrara çıkma ihtiyacının artması), bulanık görme, sürekli enfeksiyonlar.
Bu belirtiler sadece bir kısmı görülebilirken hiç biri de olmayabilir. Diyabetli her 2 yetişkinden birisi hasta olduğunu bilmemektedir.
Diyabet hastalığı nedenleri nelerdir?
%80-90 oranında diyabet kilo fazlalığı ve şişmanlığın sonucu olarak ortaya çıkar. Bunun başlıca nedenleri de sağlıksız beslenme ve hareketsizliktir. Öte yandan aile ile aktarılan genetik yük, epigenetik değişiklikler, uyku bozuklukları, barsak yararlı bakterilerin gereksiz antibotiklerle yok edilmesi, kimyasal ve endokrin bozuculara maruz kalma da diyabetin ortaya çıkışını kolaylaştıran etmenlerdir.
Daha düşük oranda diyabet pankreasın az çalışması ya da pankreas işlemcesi (cerrahi) sonrası ortaya çıkabilir.
Diyabet hastalığı çeşitleri nelerdir?
En sık görülen diyabet tipi olan tip 2 diyabet obezite ve sağlıksız beslenme ile ilişkili olandır. Burada pankreas insulin üretmekle birlikte kas, yağ ve karaciğer dokusunda insuline direnç gelişir.
Tip 1 diyabet ise daha çocuk ve gençlerde görülür, pankreas insulin üretemez, iç bağışıkıkta insulin üreten adacık hücrelere karşı antikor gelişmiştir. Bu hastalar yaşamlarıı boyunca insulini dışarıdan alamk zorundadır. LADA diyabet tip 1 diyabetin erişkinlerde çıkan biçimidir. Antikor yanıtı yıllar içinde gelişir.
MODY diyabet sadece anne genetiği ile mitokondriler üzerinden aktarılır.Burada MODY tipini belirlemek sağaltımın doğru olması açısından önem arz eder.
Diyabet (şeker) hastalığı tanısı nasıl konulur?
Kan şekeri seviyeleri son yemekten 8 saat sonra ölçülür ve 70 ila 100 mg/dl arasında değişir: bu değerler artarsa hastada hiperglisemi gelişmiştir. Şeker değeri 101 ile 125 mg/dl arasına yerleştiğinde hasta prediyabet (zamanla takip gerektiren bir risk durumu) kategorisine girerken, iki ölçümde 126 mg/dl'nin üzerine çıkması durumunda hastada gerçek diyabet gelişmiş demektir.Tokluk şekerinin 200 mg/dl üzerinde olması da kesin diyabet olduğunu doğrular.
Gizli şeker nedir?
Gizli şeker, kan şekeri düzeylerinin yükseldiği ancak Tip 2 diyabet tanısı alacak kadar yüksek olmadığı bir sağlık durumudur.Gizli şekerli kişilerin çoğu (%85'e kadar) bu duruma sahip olduklarının farkında değildir.
Gizli şeker belirtileri nelerdir?
Gizli şeker tipik olarak herhangi bir belirti veya semptom göstermez. Boyun, koltuk altı ve kasık gibi vücudun belirli kısımlarındaki koyu renkli cildin olası bir işaretin gözden kaçabileceğini belirtiyor. Rutin fizik muayeneler ve kan tahlilleri, prediyabetin teşhis edilmesinde ve insanlara gereksinim duydukları sağaltımın belirlenmesinde önemli bir araçtır.
Diyabet hastalığı tedavi yöntemleri nelerdir?
En büyük tedavi yöntemi öncelikli hastanın hastalığın ve sağaltıma uyumun önemini kavramasıdır. Bu bağlamda eğitim sağaltımın temelidir. Daha sonraki aşama eğitim ile birlikte beslenme düzeni, hareketlilik biçimi hastalığına uygun olarak bireysel olarak şekillendirilmelidir. Bunlarla birlikte uygun ilaç kullanımı da sağaltımın bir diğer ayağıdır. Kontrolsuz diyabet hastalarının yaptığı en büyük yanlış sadece ilaç sağaltımını yeterli görüp eğitim, beslenme ve egzersiz düzenini görmezden gelmeleridir.
Şeker hastalığı için beslenmenin önemi nedir?
Diyet, daha önce de söylediğimiz gibi, tip 2 diyabetin önlenmesi ve kontrolü için temeldir. Aslında çoğu diyabet kılavuzu, herhangi bir ilaç tedavisine ancak diyette değişiklik yapıldıktan sonra başlanmasını önerir. Ancak pratikte buna her zaman uyulmuyor! Çünkü diyabet gibi kalıcı, süregen bir durum için "diyet yapma" fikri çoğumuzu ertelemeye yetiyor. Bununla birlikte, tip 2 diyabet sıklıkla aşırı kilo, obezite ve insülin direnci (insüline karşı doku duyarlılığının azalması) ile ilişkilidir. Bu nedenle kilo vermek ve sağlıklı beslenmeyi sürdürmek klinik yönetimin önemli bir parçasıdır. Bunun kanıtı olarak kilo kaybının aynı zamanda kan şekeri, kan basıncı ve lipidlerdeki iyileşmelerle de bağlantılı olduğunu görebiliriz. Bu nedenle başta kardiyovasküler olaylar olmak üzere çeşitli komplikasyonları geciktirebilir veya önleyebilir.
Şeker hastaları nasıl beslenmeli?
- Öncelikli olarak besin gruplarını tam olarak bilmeliyiz. Burada alınan karbonhidrat, yağ ve proteinin miktarı kadar tipi de önemlidir.
- Basit şekeri, yani kahveye konulan veya tatlılarda kullanılan klasik şekerin kullanımını azaltmamız gerekiyor.
- Tercih edilecek besinler arasında mutlaka sebzeler, lifler ve tam tahıllar yer alıyor. Sadece rafine un kullanmak yerine tam tahıllı her çeşit tahılı veya kepekli makarnayı tercih etmek daha doğru olur. Bilimsel çalışmalarla doğrulanan bir strateji, yemek yeme sırasını tersine çevirmektir. Bu nedenle öğünlere sebzelerle başlayın, ardından proteinleri ve ardından karbonhidrat kaynağını takip edin. Alınan besinlerin kalorisi, glisemik indeksi ve yağ indeksi kesinlikle bilinmeli.
- Hayvansal yağlar bitkisel yağlarla ( öncelikli zeytinyağı) değiştirilmeli. Her sene yeni moda diyetler çıkarken kanıtlanmış en iyi beslenme diyeti, Akdeniz diyetidir.. (Beslenme açısından dengeli, eksiksiz, sebze, meyve, yeşillik ve tam tahıllardan elde edilen lif açısından zengin ve hayvansal yağ oranı düşük). Diyabet görülme sıklığını %52 oranında sınırlar.
- Omega 3 alımı için haftada 2-3 kez lüfer başta olmak üzere balık tüketimi, Omega6 için ise orta miktarda tohum ve kuruyemiş tüketimi teşvik edilmelidir. Salata, pancar, ıspanak, hindiba, kök sebzeler, havuç, pancar, şalgam, brokoli, rezene, lahana ve lahana gibi yapraklı sebzeler başta olma üzere tüm sebzeler akdeniz diyetinde önemlidir..
- Baklagiller ve sebzeler, vitaminlerin, mineral tuzların ve liflerin besinsel alımını sağlamanın yanı sıra, düşük kalorili alım karşısında tokluğun artmasına da katkıda bulunur.
- Bunun yanında gazlı içecekler, fast food, kraker, bisküvi, kızarmış patates, bal ve kimyasal içerik içeren diğer gıdalardan uzak durulmalı.
Şeker hastalığından korunmak için ne yapmalı?
Burada elimizdeki en önemli iki silah diyet ve egzersizdir. İlk hedefimiz kan şekeri, vücut ağrılığımız kadar bel çevresini normalleştirmek olmalıdır. Aslında yapılacaklar çok basit.
- Gazlı ve şekerli içeceklere, atıştırmalıklara ve fast food yiyeceklere veda edilmeli. Lif açısından zengin besinler (meyve, sebze, baklagiller, tam tahıllar) kan şekeri düzeyinin kontrol altında tutulmasına yardımcı olur.
- Çok sayıda araştırma, C vitamini ve K vitaminleri ile magnezyumun tip 2 diyabete yakalanma olasılığını sınırlayabileceğini öne sürüyor. Ananas, koyu yeşil yapraklı sebzeler ve avokado özellikle tavsiye ediliyor.
- Günde otuz dakikalık fiziksel egzersiz, vücut ağırlığını ve kan şekerini kontrol altında tutmak için yeterlidir. Orta düzeyde bile olsa fiziksel aktivite yapılmalı.
- Uyku düzeni akşam 11 ile gece 3 arasını uyuyarak geçirecek şekilde düzenlenmeli.
- Sosis ve kırmızı etleri ölçülü tüketilmeli. Çok fazla doymuş yağ tüketmek hastalanma olasılığınızı artırır. Bunun dışında balıklar, özellikle de lüfer (hamsi, uskumru, sardalya vb.), sızma zeytinyağı, badem ve ceviz sofralara sıklıkla getirilebilir (sosis out balık in).
- Sigara içmemek ve pasif sigara içimine maruz kalmamak sizi şeker hastalığına yakalanma riskinden korur. Alkol aşırı tüketiminden kaçınılmalıdır.
- Ağız içi temizliğe özen göstermek, barsak faydalı bakterileri arttırmak için probiyotik içeren gıdalara da yer vermek gerekir.
- Kan şekeriniz 100 ile 125 mg/dl arasında ise 6-12 ayda bir tekrar ölçülmelidir.
- Tip 2 diyabetli ebeveyniniz veya kardeşiniz varsa, 30 yaşından sonra yılda bir kez kan şekeri ölçümüne başlamalısınız.
- Sık sık genital, idrar yolu veya cilt enfeksiyonlarınız varsa veya çok sayıda diş çürüğünüz varsa kan şekeri seviyenizi ölçmek daha iyidir.
Tüm bu öneriler en yaygın biçim olan tip 2 Diyabet için geçerlidir.