Ofiste hareketli olmanın 6 yolu
Gün boyu masa başında çalışıyor ve hareketsizlikten şikayet ediyorsanız, bahaneleri kenara bırakın ve harekete geçin!
Masa başı çalışanlarının en çok şikayetçi olduğu konulardan biri hareketsizlik. Ofiste sizi yerinizden kaldırarak aktif kalmanızı sağlayacak önerilere göz atın.
Hızlı bir hayatın içinde koşturup duruyoruz. Tamamlanması gereken işler, aciliyeti olan projeler ya da yolunda gitmeyen stresli durumlar yüzünden sağlığımıza olumsuz etkilerde bulunabiliyoruz. İş çok önemli evet ama siz daha önemlisiniz. Kendinizi sağlıktan uzaklaştırdığınız sürece yapmanız gereken işleri de olması gerektiği gibi yapamayacaksınız. İşinin büyük kısmını dışarıda yapanların çoğu fiziksel yorgunluklarından, masa başında vakit harcayanların ise hareketsizlikten şikayetçi olduğu bir dönemdeyiz. Ama artık masa başında çakılı kalmanızı gerektiren nedenlere dur demenin zamanı geldi. Çünkü hareket etmeden, masada iki büklüm çalışarak kendinize büyük kötülük ediyorsunuz. Bir masa başı çalışanı olduğunuzu varsayarak, işinizi yaparken masanıza mahkum olmadığınızı fark ettirecek, aktif ve dinç kalmanızı sağlayacak öneriler sunuyoruz.
Yüz yüze iletişim
Hareket etmek iyi hissettirir mottosundan yola çıkarak ofiste irtibata geçmeniz gereken herkesle yüz yüze görüşmeye çalışın. Ofisiniz ne kadar büyük bilmiyoruz ama en azından yakın çevrenizi bu hareket sistemine dahil edebilirsiniz. E-posta atmanın ya da telefon etmenin şart olmadığı durumlarda kalkın ve iş arkadaşınızın yanına gidip derdinizi öyle anlatın. İletmeniz gereken durumlar olmadığında da aklınıza geldikçe kalkın ve birkaç tur atın. Hızlı tempoda yürümeseniz bile, yerinizden kalkmak, saatlerce aynı pozisyonda oturmanıza oranla çok daha yararlı!
İşe kendi aracınızla gidiyorsanız, ofisten üç dakika uzakta bir yere park edip, hedefinize yürüyebilirsiniz.
Bir aşağı bir yukarı
Masanızda rahat olduğunuzu düşünerek oturduğunuz pozisyonlarda omurganızdan sonra en çok can çekişen bölgelerinizden biri bacaklarınız… Hareketsiz bıraktığınız, oynatmaya tenezzül bile etmediğiniz bacaklarınız ve ayaklarınız bu yüzden rahatsızlanıyor. Kan dolaşımınız duruyor, haliyle uyuşmalar ve şişmeler başlıyor. Buna engel olmak için ayaklarınızı, bacaklarınızı hatırlayın ve oturduğunuz yerde dümdüz karşıya doğru uzatıp aşağı indirin ve kaldırın. Aklınıza her geldiğinde tekrarlayın. Hatırlamakla ilgili sıkıntılarım var diyorsanız masanıza su içmeniz gerektiğini hatırlatana benzer, “Bacaklarını hareket ettir” gibi bir not yazmayı unutmayın.
Merdiven asansöre karşı
Tembelliğin lüzumu yok! Bu cümleyi kendinize hep hatırlatmaya çalışın. Ofis binası ne kadar yüksek olursa asansör en büyük düşmanınız olsun! Belki 35 katlı bir plazada çalışıyor olabilirsiniz ama bu bütün katları merdivenle inip çıkacağınız anlamına gelmiyor. Kendi katınıza dört-beş kat kala asansörden ayrılabilir, geri kalan katları yürüyerek çıkabilirsiniz. Ufak da olsa bir kardiyo egzersizi yapmış gibi olacaksınız. Ofisiniz zaten kısa bir binada yer alıyorsa asansöre elinizi bile sürmemeniz gerekiyor. Herhangi bir maniniz olmadığı sürece asansörden uzak durmak, hareket etmeye başlamak için en güzel başlangıç!
Hafif yiyecekler
Yemek yiyince bir ağırlık çöktüğünde, nasıl hissettiğinizi çok iyi biliyoruz ve sizi anlayabiliyoruz. Ancak bu durumu değiştirmek elinizde. Evde olduğunuz zaman bir sakınca yok ama ofisteki öğle yemeğinden sonra yorgunlukla beraber mayışmanız ya da “Şuraya bir yere kıvrılasım var” deyip yatma isteğiniz sonuçsuz kalacak. Çünkü evde değil ofistesiniz ve enerjik gözükmeniz, iş halledebilecek dinçlikte olmanız gerekiyor. O halde kendinizi iyileştirmeye içeriden başlayın ve aslında hayatınızın her evresinde yapmanız gerektiği gibi iş gününüzde tıka basa doymaya çalışmayın. Limitinizi bilin, hafif yiyecekler tüketin. Kızartma ve işlenmiş gıdalardan uzak durun. Bol bol su için. Farkı çok kısa sürede göreceksiniz.
Gün ortası egzersizi
Öğle arasında çok fazla vaktiniz olmayabilir. Yemek yemek ya da halletmeniz gereken işler derken bir saat hemen bitiyor. Ancak kendinize uygun bir zaman dilimi yaratabildiğiniz sürece yogaya ya da biraz esnemeye fırsat verebilirsiniz. Eğer düzeneğiniz müsaitse sessiz bir ortamda yapacağınız 20 dakikalık bir yoga seansıyla kaslarınızı gevşetebilir, zihinsel olarak da rahatlayabilirsiniz. Bunu uygulayacak bir durumunuz yoksa ayakta birkaç esneme hareketi yaparak bedeninizi rahatlatabilirsiniz. Omuzlardan başlayıp kollarınıza, kollarınızdan gövdenize ve son olarak da bacaklarınıza odaklanarak farklı esneme hareketleri sayesinde hareketsiz kalan vücudunuzu yeniden hayata döndürebilirsiniz.
Market alışverişi
Ofistesiniz. İşler bir hayli birikiyor ama altından kalkıyorsunuz. Bir yandan da evde halledilmesi gereken bazı işler var, mutfak alışverişi gibi. İşinizi sonraya bırakmayın, market alışverişinizi de bahane ederek hareket edin. Ofisinize yakın bir yerlerde gideceğiniz market sizin için güzel bir “yerinizden kalkma” bahanesi olacak. Aynı zamanda evinizdeki işinizi de gün içinde halletmiş olacaksınız.
*Elif Gürsoy/Formsante