Diyet gazlı içeçekler
Eğer ruh sağlığınızı düşünüyorsanız, yaz aylarında diyet içecekleri tüketiminizi en aza indirmek isteyebilirsiniz. Psikiyatrist Dr. Jacques Jospitre, Jr., "Sıcak bir yaz gününde birçoğumuz serinlemek için bir diyet gazlı içecek tercih ederiz, ancak sağlıkla ilgili endişeler, faydalarından daha ağır basmaktadır" şeklinde açıklıyor. "Yüksek şekerli gazlı içeceklerin sağlığımız için iyi olmadığını biliyoruz, ancak diyet gazlı içecekler aslında daha da zararlı olabilir. Bu içeceklerin çoğu, serotonin ve dopamin gibi iyi bir ruh hali için gereken iki molekülün düzgün üretimini durduran ve beyin nörokimyasını etkileyen fenilalanin adlı bir kimyasal içerir." şeklinde açıklıyor.
Fazla kahve
Bazı insanlar için aşırı miktarda kafein, anksiyete üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilir. Klinik psikolog Dr. Brittney Jones, "Eğer bir kişi endişe eğilimindeyse veya birden fazla stres faktörüyle uğraşıyorsa, aşırı kafeinin kortizol tepkisini artırabileceğini ve adrenal yorgunluğa neden olabileceğini bilmelidir. Bunun yanı sıra uyku sorunlarından bahsetmeye bile gerek yok, sürekli stres ve tükenmişlik için bir reçete olabilir" dedi.
Araştırmalar, günlük olarak 250 miligramdan (yaklaşık 2 1/2 fincan) fazla kafein tüketiminin anksiyete üzerinde olumsuz bir etkisi olabileceğini göstermektedir, bu nedenle Jones, kahve tüketimini bu miktarın altında tutmak için çaba göstermektedir. Kafein nedeniyle gerginlik veya anksiyete hisseden kişiler için, matcha çayı gibi bir alternatif harika olabilir, çünkü içerdiği bileşik sayesinde birçok kişiye sakinlik verir.
İşlemiş yiyecekler
Klinik psikolog Aura De Los Santos, "Anksiyete seviyemi yükselten bir gıda süpermarketten aldığım pancake unu kutusudur," dedi. "Kahvaltıda pancake yemekten hoşlanırım, ancak bu pancakeleri ardışık iki gün boyunca yediğimde vücudumun iltihaplandığını ve bunun anksiyete oluşturduğunu gözlemledim. Konsantre olmakta zorluk çekerim, ruh halim değişir ve huzurlu hissetmem. Şişkinlik çok rahatsız edici ve bu durum zihinsel sağlığımı olumsuz etkiler." dedi.
Şeker
Klinik sosyal hizmet uzmanı Jason Phillips, şekerden kaçınmak için elinden geleni yaptığını belirtti. "Şeker vücuttaki iltihabı artırır, bu da depresyonla ilişkilidir." dedi. American Journal of Clinical Nutrition'da 2015 yılında yayınlanan bir araştırma, şekerli ve nişastalı gıdaların depresyona katkıda bulunabileceğini öne sürmüştür.
Ancak, meyvelerde bulunan doğal şeker tüketimi, şekerlemelerde bulunan şekerden oldukça farklıdır. Bu nedenle, şeker ve diğer işlenmiş karbonhidrat kaynakları ruh sağlığına zararlı olabilirken, tüm şeker kaynakları aynı değildir.