Süt
Süt ile peynir gibi süt ürünleri beslenmede kalsiyum ihtiyacını karşılamanın en kolay yoludur. Ancak laktoz (sütte bulunan şeker) intoleransı olanlar için bu gibi ürünler gaza, ishale, karın şişkinliğine ve kramplara sebep olabilir. İnsanlar laktozu parçalayan bir enzim olan laktazı yeterince üretmediğinde laktoz intoleransı ortaya çıkar. Çölyak hastalığı, Crohn hastalığı ve kemoterapi de bağırsaklara zarar vererek laktoz intoleransına yol açabilir. Sütten uzak durmak laktoz intoleransı olanlar için en iyi seçenektir.
Alkol
Alkol ise, yemek borusu sfinkterinde gevşeme ve uyuşmaya sebep olabilir. Bu da mide ekşimesi veya reflüye yol açabilir. Diyetisyen Anderson, içki içmenin mide zarını alevlendirebileceğini, bazı enzimlere zarar verebileceğini ve besinlerin emilmesini önleyebileceğini söylüyor. Fazla alkol ishale ve kramplara sebep olabilir.
Meyveler ve tohumlar
Meyveler sağlığımız için iyidir, fakat ahududu, böğürtlen, çilek gibi küçük çekirdeklere sahip meyveler, divertiküliti veya bağırsakta (genellikle kalın bağırsakta) gelişen torbalara sahip olan kişiler için enfeksiyona sebep olabilir. Teoriler, tohumların torbaları tıkayacağı ve enfeksiyon riski oluşturacağı yönündedir. Dr Mccashland “Bu durum bir çalışmada kanıtlanmış değil, ancak her zaman teorileştirildi” diyor. Aynı şekilde ayçiçeği, kabak veya keten tohumu gibi besinler de benzer potansiyel tehlikeye sahip sayılıyor.
Kahve, çay ve gazlı içecekler
Diyetisyen Jessica Anderson, kahve, çay ve gazlı içeceklerin, mide asidini mideyle sınırlı tutan yemek borusu sfinkterini aşırı gevşetmekle kalmayıp, aynı zamanda ishal ve kramplara yol açabilen diüretik etki de yaratabileceğini söylüyor. Özellikle kafeinli içecekler, gastroözofageal reflü hastalığı olan kişiler için sorun oluşturabilir. Diyetisyen Anderson’a göre reflü veya mide ekşimeniz varsa, nane çayından kaçınmalısınız diyor ve ekliyor: Nane çayı bununla beraber mideyi de sakinleştirme etkisine de sahip.