Alkol
Alkol ise, yemek borusu sfinkterinde gevşeme ve uyuşmaya sebep olabilir. Bu da mide ekşimesi veya reflüye yol açabilir. Diyetisyen Anderson, içki içmenin mide zarını alevlendirebileceğini, bazı enzimlere zarar verebileceğini ve besinlerin emilmesini önleyebileceğini söylüyor. Fazla alkol ishale ve kramplara sebep olabilir.
Meyveler ve tohumlar
Meyveler sağlığımız için iyidir, fakat ahududu, böğürtlen, çilek gibi küçük çekirdeklere sahip meyveler, divertiküliti veya bağırsakta (genellikle kalın bağırsakta) gelişen torbalara sahip olan kişiler için enfeksiyona sebep olabilir. Teoriler, tohumların torbaları tıkayacağı ve enfeksiyon riski oluşturacağı yönündedir. Dr Mccashland “Bu durum bir çalışmada kanıtlanmış değil, ancak her zaman teorileştirildi” diyor. Aynı şekilde ayçiçeği, kabak veya keten tohumu gibi besinler de benzer potansiyel tehlikeye sahip sayılıyor.
Kahve, çay ve gazlı içecekler
Diyetisyen Jessica Anderson, kahve, çay ve gazlı içeceklerin, mide asidini mideyle sınırlı tutan yemek borusu sfinkterini aşırı gevşetmekle kalmayıp, aynı zamanda ishal ve kramplara yol açabilen diüretik etki de yaratabileceğini söylüyor. Özellikle kafeinli içecekler, gastroözofageal reflü hastalığı olan kişiler için sorun oluşturabilir. Diyetisyen Anderson’a göre reflü veya mide ekşimeniz varsa, nane çayından kaçınmalısınız diyor ve ekliyor: Nane çayı bununla beraber mideyi de sakinleştirme etkisine de sahip.
Çikolata
Diyetisyen Jessice Anderson, çikolatanın içinde bulunan bileşenlerin bazı kişilere zarar verebildiğini belirtiyor ve çikolatanın aslında mideye kötü gelen asıl şey olmadığını açıklıyor: Örneğin süt alerjisi olan kişiler için çikolatanın asıl suçlusu süt içeriğidir. Çikolatadaki kafein içeriği ise IBS'li kişiler için kramplara, şişkinliğe veya ishale de yol açabilir.